Mahkemeden Demirtaş'a özel uygulama
Selahattin Demirtaş, SEGBİS'e zorla çıkarıldı. Uygulamaya tepki gösteren Demirtaş reddi hakim talebinde bulunurken, HDP suç duyurusuna hazırlanıyor.
POLİTİKA - HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş bugün Şırnak 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, Edirne Cezaevi'nden SEGBİS ile bağlanarak savunma yaptı.
Bu davada Selahattin Demirtaş'a yöneltilen suçlama, 27 Aralık 2013 tarihinde yapılan yerel seçim aday tanıtım toplantısında kitle içerisinde bazı kişilerin "yasa dışı slogan attığı gerekçesiyle 2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet suçu işlenmesidir."
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş SEGBİS yoluyla, 'Ben yargılamanın adil ve hızlı yürütülebilmesi için mahkemeye yardımcı olmak adına, başından beri bizzat mahkeme huzuruna çıkmayı talep ediyorum' dediği savunmada şunları söyledi;
"Öncelikle SEGBİS ile savunma yapmayı açık ve net bir şekilde savunma hakkımın ihlali olarak görüyor ve kabul etmiyorum. Adil yargılanma hakkımın açık bir gaspı olarak görüyorum. Susma hakkımı kullanmak istemiyorum. Tutuksuz yargılandığım bir dosyada, tutukluluktan daha ağır koşullarda yargılama dayatılmasını kabul etmiyorum. Ben yargılamanın adil ve hızlı yürütülebilmesi için mahkemeye yardımcı olmak adına, başından beri bizzat mahkeme huzuruna çıkmayı talep ediyorum.
Şu anda mahkeme salonunun görüntüsünü de sesini de net olarak alamıyorum. Duruşma salonunda bulunan avukatlarımla, kimsenin duyamayacağı şekilde görüş alışverişi yapabileceğim koşullar da mevcut değildir. Benim Şırnak’ta bizzat duruşmaya getirilmememin gerekçesi olarak tanınmış bir kişi olmam, çevremin geniş olması gösteriliyor. Bunlar benim kusurum ve zaafım değil. Güvenlik sorununu yaratan da ben değilim. Türkiye’nin 12 farkı şehrinde hakkımda 25 dava açanlar ve dosyalarıma coğrafi olarak en uzak cezaevine beni koyanlar bunun sorumlusudurlar.
Ben yargılanmaktan kaçmıyorum, çekinmiyorum. Başından beri istediğim tek şey adil, dürüst ve hızlı yargılanabilmektir. Bununla birlikte mahkemeniz hakkımda hazırlanan iddianameyi yeterli deliller toplanmadan, etkili bir soruşturma yapılmadan kabul etme suretiyle beni sanık konumuna düşürmüştür. Mahkemenizin gıyabımda yapılan duruşmalarda verdiği ara kararlarda, soruşturma aşamasında yapılması gereken delil toplama faaliyetine giriştiği açıkça anlaşılmaktadır. Kovuşturma aşamasından çok, soruşturma aşamasının safahatları gibi ilerlemektedir dosya.
Yine mahkemenizce, bizzat duruşmada bulunma talebimin şahsım ve avukatlarımca mütemadiyen tarafınıza iletilmiş olmasına rağmen, iki ayrı defa bulunduğum cezaevine müzekkere yazılarak SEGBİS’e zorla çıkarılmam talimatı verilmiştir. Oysa CMK’da kimler hakkında zorla getirilme kararı verilebileceği açıkça sayılmıştır. Ben duruşmaya çıkmaktan ve mahkemeye gelmekten imtina etmeyen, bilakis bu konuda ısrar eden bir sanık olmama rağmen, mahkemeniz benim hakkımda kanuna açıkça aykırı bir şekilde, zorla getirme kararları vermiştir.
Hem eksik iddianamenin kabulü ile hem de duruşmanın savunma hakkım güvence altına alınmak suretiyle inceletilmemesi nedeniyle daha mahkeme huzuruna bile çıkarılmadan, mahkemenizin ara kararlarla aleyhime delil toplama işlemleri yapmış olması mahkemenize olan güvenimi ve inancımı sarsmıştır. Beni adil, tarafsız ve bağımsız bir şekilde yargılayabileceğinize dair en küçük bir hissiyatım yoktur. Bu nedenle Ceza Muhakemeleri Kanununun 29. maddesinde belirtilen "tarafsızlığını şüpheye düşürecek diğer sebeplerden dolayı da hakimin reddi istenebilir" hükmüne dayanarak reddi hakim talebinde bulunuyorum. Çünkü bu yargılamanın öznesi benim. Mahkemenizin en çok koruması gereken şey de benim savunma hakkım, adil yargılanma hakkımdır. Ancak iddianamenin kabulünden bu yana bu hakkımın korunması bir yana, bizzat tarafınızca aleni bir şekilde ihlal edilmiştir. Bu nedenle reddi hakim talebimin bir üst mahkemeye iletilmesini bekliyorum. Beni adil yargılayacağınıza inanmıyorum."
'ADİL YARGILAMA HAKKI ENGELLENİYOR'
Duruşmayı takip eden HDP heyeti açıklama yaptı. Açıklamayı duruşma sonrası yapan HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım ve Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, şöyle konuştu:
Ahmet Yıldırım: Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş'ın onlarca dosyasından sadece birinin duruşması için buradaydık. Eş Genel Başkanımız yargılanmak istediğini, bunu hızlandırmak, kolaylaştırmak istediğini ama tarafsız, adil bir yargı aradığını söyledi. Diğer eş genel başkanımız Figen Yüksekdağ, bir kere mahkemenin önüne çıktığında, çıkma gerekçesinin faşizmin gözünün içine bakmak olduğunu söylemiştir.
Bugün Eş Genel Başkanımız ve milletvekillerimizin neden tutuklu olduklarını bu mahkemede bir kez daha ibretle izledik. Yargı falan değil bu, hukuk hiç değil. Müvekkilin avukatla ilişkisini engellemeye çalışan, ne avukatların ne dosyanın özünü soran, Eş Genel Başkanımızın yüzüne bakamayan birinin tarafsız ve bağımsız olmasını biz zaten beklemiyoruz. Oynanan bir tiyatrodur.
Biz Eş Genel Başkanımızın ifade ettiği üzere bütün iş ve işlemlerimizden, söylem ve etkinliklerimizden ötürü yargılanmak istiyoruz. Bazen yargı halka açıklığın, hesap verebilirliğin çok iyi bir enstrümanıdır. Tabii hukuki ise, tarafsız ise. Ama sanığa bakamayan, avukata bakamayan, bilgisayar monitörünün arkasından başını kaldıramayan bir yargıç, gerekçe göstermeden tüm talepleri reddetmiştir. Eş Genel Başkanımız Demirtaş ve avukatların taleplerini ise gerekçe yazmadan bir kararla tamamlamıştır.
Meral Danış Beştaş: Biraz önce bir yargılamaya tanıklık etmedik. Bir hakimin verilen talimatların, belki de kişisel öfkesinin, belki de siyasi düşüncesinin sonucu olarak taraflı bir tutumla hem avukatlara hem 6 buçuk milyonun iradesine ve salondakilere sataşma cür'etine tanıklık ettik.
4 Kasım’da milletvekillerimizi ve eş genel başkanlarımızı özel uçaklarla, helikopterlerle 5 ayrı ilden toplayan iktidar, bugün masraf olur diye SEGBİS’i dayatıyor. Adil yargılama hakkını engelliyorlar. Çünkü Demirtaş’ın konuşmasından korkuyorlar. Bu hukuksuzluğun ortaya çıkmasını istemiyorlar.
SEGBİS’e zorla çıkarma kararı Türkiye tarihinde bir ilktir. Eş Genel Başkanımız Demirtaş'ın adil yargılanmasına bir an önce başlanması gerekiyor. Biz hem HSYK’ya hem Adalet Bakanlığına hem uluslararası kurumlara bu yargılamaların taraflı olduğunu hemen bildireceğiz. Hakim hakkında da suç duyurusunda bulunacağız.