Sancar: Bizim anlayışımız diyalogdur

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, 'Herkes İçin Adalet' kampanyası kapsamında parti Genel Merkezi’nde Müslüman Din Alimleri ile bir araya geldi.

Sancar: Bizim anlayışımız diyalogdur

Seda TAŞKIN

ARTI GERÇEK- Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, "Herkes İçin Adalet" kampanyası kapsamında partisinin Genel Merkezi’nde Müslüman Din Alimleri ile bir araya geldi. Sancar, "Bizim anlayışımız sorunların tek çözüm yolunun diyalog olduğudur" dedi.

Parti genel merkezinde düzenlenen toplantıya HDP Eş Genel Başkan Yardımcıları Tülay Hatimoğulları, Tuncer Bakırhan ve Meclis Başkanvekili Nimettullah Erdoğmuş da eşlik etti.

Görüşmenin ardından açıklama yapan Sancar’ın konuşmalarından satır başları şöyle:

‘ADALET OLMADAN İYİLİK GERÇEKLEŞMEZ’

"Bu memleketin zor zamanları iyi zamanlarından daha fazladır. İyiliğin çok tanımı, kaynağı vardır. Bu kaynakların en değerlisi adalet kavramıdır. Adalet olmadan iyiliğin gerçekleşemeyeceğini hepimiz kendi hayatlarımızdan da tecrübe ederiz. Ama bunu bütün toplum hayatına yaygınlaştırmak konusunda tek tek tercihlerin yetersiz kaldığını bir sonuç alamayacağını biliyoruz.

‘İYİLİK MÜCADELESİ KURTULUŞTUR’

"İyiliğin mutlaka hep birlikte fiilen ve fikren güçlendirilmesi gerekiyor. Ülkemizde iktidar anlayışı belki de iyiliğin tersi ne varsa onu temsil ediyor. Bu tek başına bu ülkeye mahsus bir durum değil. Yaşadığımız coğrafyada benzer örnekleri geçmişte de günümüzde de yaşıyoruz. Belki de son zamanlarda karşılaştığımız en büyük, en radikal kötülük örneği zihniyet ve pratik olarak IŞİD tarafından temsil ediliyor. İyiliğin tersi kötülük. Kötülüğün de çeşitleri ve seviyeleri var. Mesela sonsuz kötülük diye bir şey var. Sonsuz iyilik zordur. İyiliğin ölçüsü vardır. Fakat sonsuz kötülük mümkündür. Her türlü inanç ilkesini, her türlü birlikte yaşama kaidesini, her türlü adalet fikrini terk etmekle varılacak sınır ve dip de yoktur. Sınırsız kötülük mümkün, bunun karşısında sabırlı bir iyilik mücadelesi kurtuluştur. Eğer bir ülkede insanlar haklarına bağlılarsa veya haklara eşit olarak erişemiyorsa o memlekette adaletten söz etmek mümkün değildir.

‘EN BÜYÜK ARAYIŞIMIZ ADALETTİR’

"İslam’ın adalete büyük değer verdiğini biliyoruz. Ben huzurlarınızda bu konuda ahkâm kesecek kadar haddini bilmeyen biri değilim, elbette sizlerden öğreneceğiz. Bu konuda sizlerin yol göstericiliği bizim için çok önemlidir ama şunu iyi biliyoruz ki İslam adaletle vardır, İslam adalet fikrini en fazla güçlendiren, en kuvvetli savunan inançlardandır. Bu nedenle eğer adaletten vazgeçilirse, o inançtan da vazgeçilmiş demektir. Eğer adalet mefkûresine aykırı davranılırsa, o inançta, inanç iddiasında samimiyet kalmamıştır. Bu yüzden bizim en büyük arayışımız her alanda adalettir. IŞID benzeri zihniyetler tam da bunu yapmak istediler. Herkesi tek bir inanca mecbur etmeye çalıştılar. İnanmayan başları kesmeyi de kendilerine hak görecek kadar zulüm yapmaya çalıştılar. Tekçilik çatışmayı getirir, çatışmaya karşı en büyük panzehir çoğulculuktur, farklılıkların eşit bir şekilde bir yaşamasını savunur."

’28 ŞUBAT BİR ZULÜM MÜDAHALESİYDİ’

28 Şubat sürecine ilişkin de konuşan Sancar, "28 Şubat bir zulüm müdahalesiydi. O gün zulme maruz kalanlar iktidarı ele geçirdiklerinde o zulmü uygulayanların zihniyeti ile aynı yöntemlere başvurdular" dedi.

Sancar, şöyle devam etti:

"Kötülükte sınırsız ilerleyebilirsiniz ama bu yolun sonu vardır. Bu yolun sonunu getirecek olan şey adalet ilkesi, toplumun bütün kesimlerini bir araya getirme çabasıdır. Eğer biz inançlarımızla adalet ilkesini bir kenara bırakmadan bir araya gelmeye çalışırsak o zaman bu zulüm yönetiminin sonunu da getiririz."

‘ADALET MÜCADELESİ VERİYORUZ’

"Biz parti olarak farklılıkları bir arada eşit bir şekilde yaşatabileceğimiz bir ülkenin mücadelesini veriyoruz. Bu konuda eksikliklerimiz olabilir ama inancımız sağlamdır" diyen Sancar, "Bu inancımız samimidir, bu daha da kuvvetlendirmek için sizin gibi alimlerin yol göstericiliğine, el vermesine ihtiyacımız çoktur. Bizim bu el vermeden kastımız da bize dışarıdan destek olmanız değildir. Tam tersine sizinle birlikte yaratacağımız büyük adalet hareketinin bir parçası olmaktır. Ne üstünde ne de başka yerinde durmayı hedefliyoruz. Biz adalet mücadelesinin en önünde olmayı kabul ederiz ama kendimize en üstünde rolünü biçmeyi de adalet fikrine aykırı sayarız" diye konuştu.

Sancar, konuşmasının devamında da şunları kaydetti:

‘ADALET YOLU HEDEFİMİZDİR’

"Eşit bir şekilde bir arada yürüyebileceğimiz bir adalet yolu bizim hedefimizdir. Bunun özellikle demokratik İslam anlayışının çok büyük değeri olduğunu elimizden geldiğince söylemeye ve her seferinde yeniden öğrenmeye çalışıyoruz. Bugüne kadar bu konuda bize katkı sunmuş âlimlerimiz, Seydalarımız, değerli kardeşlerimiz var. Hepsine minnettarız. Eğer biz bu ülkede özgürlüğü gerçekleştiremezsek inançların samimiyetini sağlama imkânımız da olmayacak. Özgür olmayan insanın inancında samimi olmasını, inancında hakiki yaşamasını beklemek doğru değil. O nedenle aynı zamanda özgürlük mücadelesidir adalet yürüyüşü. Ve bunu da en iyi sağlayacak olan bu fikri güçlü kaynaklarla, ilahi eserler ve ilahi direktifler ya da kaynaklarla bize, bu topluma herkese anlatabilecek bir aydınlık fikir çalışmasıdır. Bu çalışmanın da değerli emekçileri olarak sizleri burada bir arada görmek bizleri mutlu ediyor. Bizlere umut veriyor. Bu yürüyüşte başarılı olacağımıza dair inancımızı kuvvetlendiriyor.

Sancar: Bizim anlayışımız diyalogdur - Resim : 1

‘İSLAM VE ADALET’ BULUŞMASI

"Bu konuda partimizin çalışmalarını yürüten bir komisyonumuz var. Halklar ve İnançlar Komisyonu. Bu komisyonun çeşitli çalışmaları oluyor. Son olarak şimdi burada gerçekleştirdiğimiz toplantının yer aldığı bir programı hayata geçirmeye başladı. Bugüne kadar farklı bölgelerde 9 toplantı gerçekleştirdi. Sizin gibi değerli alimlerin, kardeşlerin, Seydaların bir araya geldiği tartıştığı, fikir ürettiği, yol gösterdiği çok değerli toplantılar yaptı. Bu 10'uncusudur. Burada, İç Anadolu Bölgesinde gerçekleştirdiğimiz bu toplantı da bizim için çok değerli halkadır. Buradan gideceğimiz yer de 25 Mart’ta gerçekleştireceğimiz Büyük Adalet Buluşmasıdır. O buluşmanın adını da ‘İslam ve Adalet’ olarak koyduk.

"Bu çalışmanın başarılı olmasına katkılarınızdan dolayı şimdiden teşekkürlerimi sunarım. Başarılı olacağından şüphem yok. Haksızlığın, kötülüğün zafere ulaşma imkânı yoktur. Ama yeter ki adalete inananlar, zalimler kadar güçlü ve kararlı olmayı başarsınlar. Biz bu konuda toplumun çok geniş kesimlerinin bir araya gelebileceği zeminin ve şartların bulunduğuna inanıyoruz.

ZULME BAŞVURUYORLAR

"Bugün karşı karşıya bulunduğumuz zulüm yönetiminin hiç de bu kadar kuvvetli olmadığını biliyoruz. Çünkü zulüm adaletten uzaklaşmanın, kendine inanmaktan uzaklaşmanın en açık göstergesidir. Hakkı ve hak yolunu terk ettiğini bilen, halkın gönlünde rızasının kalmadığını bilen yönetimin elinde tek kaynak vardır; zulüm, zorbalık, baskı. Şimdi baskı artıyor. Çünkü bu iktidar halkın gönlündeki kabulünü kaybettiğini biliyor. Hak yolunu tümüyle tahrip ettiğini biliyor. Sonunun geldiğini biliyor ve ömrünü uzatmanın tek yolu olarak zorbalığa, zulme, yasağa başvuruyor.

‘ADALET BARIŞIN TEMEL KAYNAĞIDIR’

"Adalet barışın temel kaynağıdır. Biz bu ülkede barış istiyoruz. Hakların teslim edildiği, çoğulculuğun, eşitliğin kabul gördüğü bir yaşam istiyoruz. Bunun da temeli ancak adaletle olur. Adalet yoksa barış olmaz. Barışa gidebilmek için adaleti kuvvetlendirmek, adalete sarılmak gerekiyor. Adaleti güçlendirmek, aynı zamanda barış mücadelesinde de büyük yol almak demektir.

‘ÇÖZÜM DİYALOGDUR’

"Bizim anlayışımız sorunların tek çözüm yolunun olduğudur. O da diyalogdur, müzakerede, hakikat arayışıdır, mutabakat arayışıdır. Bunun dışında hiçbir yol baskı yasak şiddet toplumsal sorunları çözemez. İşte bu çerçevede adalet mücadelesi de sorunların müzakere ile diyalogla, hakikat ve mutabakat arayışı ile çözülmesi mücadelesidir. Aynı zamanda barış mücadelesidir. Bu mücadelede en özel rolü ve sorumluluğu olan kesimler arasında siz değerli alimler bulunuyorsunuz. Geçmişte de böyle olmuştur. Barışın inşacıları adalete kayıtsız, şartsız inanan hak yolcularıdır."

Ankara HDP mithat sancar