Temelli'den Erdoğan'a: Artık sıra ailelere mi geldi, biraz edep
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli'den, Erdoğan'ın 'Bu adam temelsiz' sözlerine cevap: 'Çıkmış soyadımla alay ediyor. Artık sıra ailelere mi geldi? Haddinizi bilin, edep biraz edep.'
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, partisinin seçim çalışmaları kapsamında Konya'nın Cihanbeyli ilçesinde halka seslendi. Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye ile müzakerelerin askıya alınmasını öneren raporu kabul etmesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Temelli, "Avrupa Parlamentosu kararını kınıyorlarmış, biz de sizi kınıyoruz ülkeyi bu hale getirdiğiniz için" dedi. Temelli, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendisinin soy ismiyle ilgili söylemine de cevap vererek, "Sıra ailelere mi geldi, biraz edep" dedi. Temelli'nin gündeminde Erdoğan'ın doğalgazın gitmediği Şırnak'a doğalgaz getirdikleri iddiası da vardı.
İLGİLİ HABER: AHMET ŞIK YÜKSEKOVA'DA: KAYYIMLAR YARGILANACAK
Erdoğan'ın ayrımcı dille, nefret söylemiyle insanlar birbirine düşman etmek istediğini söyleyen Temelli, "Ayrımcılığı, nefret söylemini asla kabul etmiyoruz. Ortak vatanımızda bir arada demokratik cumhuriyeti inşa etme kararlılığındayız" dedi.
'BU TEKÇİ ZİHNİYETE EN GÜÇLÜ CEVABI VERECEĞİZ'
Temelli şöyle konuştu:
"Kürtlere defol diyor. İnsanlara, HDP’lilere terörist diyor. Her gün bir başka nefret söylemiyle ayrımcılığı derinleştirmeye çalışıyor. Buna itirazımız var, bunu kabul etmiyoruz. Bu ülkede yaşayan herkes buna itiraz etmeli. Türkler, Kürtler, Ermeniler, Aleviler, Sünniler. İnancımız ve kimliğimiz ne olursa olsun bu kimlikler bizim onurumuzdur, ne olursa olsun asla taviz vermeyiz. Bizi ayırmaya, bizi bölmeye çalışan bu tekçi zihniyete de en güçlü cevabı vermekten asla vazgeçmeyiz. Dün olduğu gibi bugün de yarın da bu kararlılığımızı göstereceğiz.
Eğer bu ülkede, İmralı'da tecride izin verirseniz, tecridi görmezden gelirseniz tecride devam ederseniz, Kürt meselesini çözümsüz kılarsınız. Kürt meselesinin çözümsüz kaldığı bu ülkede, hiçbir meseleyi çözemezsiniz. Hiçbir meseleyi çözemediğiniz için ülkeyi bu hale sürüklediniz.
'BEKA SORUNU YOK, İŞSİZLİK, YOKSULLUK SORUNU VAR'
Şimdi 17 yıldır iktidarda olan bu hükümet çıkmış diyor ki beka sorunu var. Sen hiçbir sorunu çözemedin tam tersine bu ülkeyi bir sorunlar yumağı içine hapsettin, şimdi kalkmış beka sorunu var diyor. Sizin beka sorununuz var mı? Yok, ben hiç rastlamadım. Bütün ülkeyi dolaşıyorum. Biri de çıksın desin ki 'Beka sorunumuz var.' Ama soruyorum şimdi, sizin işsizlik, geçim, yoksulluk sorununuz var mı? Var. Bu sorunu görmezden gelenler, yok sayanlar çıkmışlar beka sorunu var diyorlar. Küçük ortağı büyük ortağına sürekli diyor ki 'Beka sorununu ihmal etmeyin.' O zaman önce sen büyük ortağına sor bakalım, '17 yıldır bu ülkeyi yönettin, 17 yıl sonunda beka sorunu var diyorsan bunun müsebbibi sen değil misin?' Niye bu soruyu ona sormuyorsun da bize soruyorsun? Biz mi iktidardaydık? Biz mi 17 yıldır bu ülkeyi yönettik?
'SİNEVİZYONLARDA 5 YIL ÖNCE BİRBİRİNİZE SÖYLEDİKLERİNİZİ GÖSTER'
Hani mitinglerde sinevizyonla habire bizi gösteriyor, bizi suçluyor, bize hakaret ediyor ya, bir de dön 5 yıl önce birbirinize ne demişsiniz onu göster. Bu beka sorunu dediğiniz meseleye nasıl yaklaşmışsınız ve sonra hiçbir şey olmamış gibi nasıl ortak olmuşsunuz, bir de onu anlat bakalım meydanlara, bir de onların sinevizyonlarını göster. Bu ülkenin bir beka sorunu yok. Bu ülkenin bir iktidar sorunu var. Bu iktidarın yaratmış olduğu sorunlar var; onlardan hep birlikte 31 Mart'ta kurtulacağız.
'AP KARARINI KINIYORLARMIŞ'
Ülke böyle bir yere sürüklenmiş Avrupa Parlamentosu'nun raporu dün kabul edildi. İçinde bulunduğumuz durumun tahlilini yapıyor. Bunlar Avrupa Birliği diye diye iktidara geldiler, şimdi geldiğimiz nokta AB'den kopma noktası. Çünkü hukuka dair, adalete dair, haklara dair, hem çalışan hem işçi, emekçi haklarına dair ne varsa yok saydılar. Bu ülkede hukuku adaleti bitirdiler ve Avrupa Parlamentosu raporu şimdi gelmiş, diyorlar ki bunu kınıyoruz. Biz de sizi kınıyoruz, bu ülkeyi bu hale getirdiğiniz için. Avrupa’yla sadece iktisadi ilişkileri olsun, hak hukuk meseleleri olmasın. İşte gelinen nokta bu.
'BÜTÜN AFRİKA'YI DOYURACAK KONYA OVASI KENDİNE YETEMİYOR'
Ekonomi küçülüyor dedik. Ekonomi küçülürken bundan en çok emekçiler, çiftçiler, esnaflar mağdur oluyor. Çiftçinin hali ortada. İşte Cihanbeyli, Konya ortada. Şu Konya Ovası'nın dili olsa da anlatsa. Bütün Afrika'yı doyuracak bu ova kendine yetemiyor. Bütün tarımsal alanları, ekilebilir arazileri mahvettiler. Yanlış tarım politikalarıyla ekilebilir arazileri kuruttular. Tarım alanlarını yok ettiler. Çiftçileri mağdur ettiler, yoksullaştırdılar. Hayvancılığı bitirdiler.
'TERÖRİST DEĞİL, HDP'LİYİZ'
Biz bunları söyledikçe bize saldırmaya devam ediyor, HDP'ye saldırmaya devam ediyor. Bizi topyekun terörist ilan etmiş. Biz de diyoruz ki terörist değiliz HDP'liyiz. Önce bütün Kürtleri ülkeden kovdu. Sonra herhalde uyardılar ki vazgeçti. Sonra terörist olduk. Sonra herkes terörist oldu. Manavlar, hal esnafı, çiftçiler herkes terörist oldu. Peki bu patates üretimini yasaklayan, bu ülkeyi mağdur eden, patates ithaline izin veren, o ithalatı yapacak şirketin danışmanı olan Tarım Bakanı, bu çiftçilerin yanında ne oluyor? Biz kimseye kötü söz kullanmıyoruz, her şeyi biliyoruz, peşinizdeyiz. Soğan da, buğday da… Bu ülke buğday, saman ithal ediyor. Bunları söyledikçe halkı ve bizi suçlamaya devam ediyor. Bu ülkenin ortak değerlerine bugüne kadar kimse laf etmemiş. 3-5 oy için halkı birbirine düşürüyor. Bu ülkenin ezanına da, bayrağına da, marşına da bugüne kadar kimse laf etmedi, etmezdi. Ama burada siyaset yapanlar bu ülkeye en büyük kötülüğü yapıyor.
'ŞİMDİ DE ÇIKMIŞ SOYADIMLA ALAY EDİYOR'
Bunlar yetmedi şimdi çıkmış benim soyadım ile alay ediyor. Bu soyadı benim onurumdur, soyumdur. Artık sıra ailelere mi geldi. Haddinizi bilin. Edep biraz edep. Bu ülkeye ayrımcılığı getirmeyin. Bunu içinize sindirin, seçimle geldiniz, seçimle gideceksiniz. İnsanların değerleri ile soyadları ile alay etmeyiniz. Bu halk size sandıkta en güzel cevabı verecek. Bu halkın nasıl erdemli olduğunu o gün anlayacaksınız.
'ŞIRNAK'TA DOĞALGAZ YOK, KAYYIMIN ENKAZI VAR'
Şırnak'ta doğalgaz yok. İnsanların senden talepleri var, insanların dertlerine cevap vermelisin ama o azarlıyor. Biz dedik bu olmaz. Bir enkaz var. Kayyım enkazı var, kayyımın olmadığı yerlerde AKP'li belediye enkazı var. Süpürgeleriniz hazır mı? Hazır olmayanlar hazırlasın. 31 Mart'ta bu kayyımları ve kötülükleri faşizmin çöplüğüne atacağız." (POLİTİKA SERVİSİ)