Aslantuğ: Hülya Koçyiğit'e katılmıyorum

Aslantuğ: Hülya Koçyiğit'e katılmıyorum
Hülya Koçyiğit, 'Türkiye'de baskı yok. Aksine herkes çok özgür' demişti. Mehmet Aslantuğ cevap verdi: Dün eleştirirken doğru da şimdi mi yanlış!

HABER MERKEZİ- Mehmet Aslantuğ yeni filmi 'Direniş Karatay' ve verdiği röportajlarla son günlerin en çok konuşulan isimlerinden biri. Aslantuğ konuğu olduğu programda Hülya Avşar'ın 'erkek egemenliği'ni savunan sözlerine "Hiçbir kadın geleceğini bir adamın vicdanına, aşkına, günün sonunda aklının karışmasına bırakmamalıdır" diye cevap vermiş, özellikle sosyal medyada büyük ses getirmişti. Dün Posta gazetesine Hülya Avşar'a haksızlık yapıldığını söyleyen Aslantuğ bugün de Hürriyet Gazetesi'nden Hakan Gence'ye konuştu. Hülya Avşar'a destek mesajları veren Aslantuğ, 'Türkiye'de baskı yok, aksine herkes çok özgür' diyen Hülya Koçyiğit'i ise eleştirdi.

İLGİLİ HABER: MEHMET ASLANTUĞ'DAN HÜLYA AVŞAR'A DESTEK

İşte o röportajdan dikkat çeken bazı sorular ve yanıtları:

- "Hiçbir kadın geleceğini bir adamın vicdanına, aşkına, günün sonunda aklının karışmasına bırakmamalıdır" cümleniz sosyal medyayı ayağa kaldırdı. Biraz açar mısınız?
O çok matah bir ifade değil. Daha iyisini kurmaya çalışayım! Hayat ihtiyaç duydukça başını güçlü bir erkeğin omzuna yaslayan bir kadın olmakla; güçlü bir kadının omzuna yaslayan erkek olmak arasındaki farka göre kurulamaz. Buna göre dizayn edilen toplumların varacağı bir yer yok. Kumdan kaleler gibi, yıkılırlar!

- Son dönemde sanatçılar siyasi figürlerin daha sık yanında. Sanat ve siyasetin iç içe olmasına ne diyorsunuz?
Kendi tasarrufları. Kişisel fikrim şu; sanatçının söylemlerinde politik duruş olabilir. Bunun kriterleri bellidir. Kamu yararı üzerinden konuşur. Siyasi partilerle, liderleriyle ya da üretilen siyasete dolaylı da olsa kefil olmak bana göre değil.

- Hülya Koçyiğit bir röportajında "Baskı yok. Aksine herkes çok özgür" dedi. Katılıyor musunuz?
Katılmıyorum! Mesela sistemi eleştirdiğin bir oyun yasaklanıyorsa, baskı yok diyemezsin. Elbet birilerinin de sistemi, düzeni eleştirme özgürlüğü olacak. Olağanüstü Hal’in bir yönetim biçimine dönüşmesine sesi çıkacak. Dün eleştirirken doğru da şimdi mi yanlış.

- Peki sanatta özgürlük var mı?
Sanat doğası gereği muhaliftir. Muhalif partili değildir, muhaliftir. Tüm iktidarların olası sapmalarına, yanlışlarına bir taraftar gibi kayıtsız, sessiz kalamaz! Bu nedenle bu türden çabaları yönetim erki tarafından bastırılmaya, sindirilmeye çalışılır. Dolaylı ya da dolaysız. Ancak sanatın, incelikli tavrını terk edip hareket etmesi de doğru değil.

- Kısa süre önce dijital yayınlara sansür imkânı tanıyan yasa Meclis’e sunuldu...
Bu tür yasakların hangi ülkelerde olup olmadığına, sonra o ülkelerin; dünya klasmanındaki sıralamasına bakalım. Eğitim standartlarından sosyal devlet olarak meziyetlerine, endüstri, sanat ve kültür alanlarında yaptıklarına. Sonra da kamusal alanı ilgilendiren işlerde yolsuzluk ve rüşvet karnesine! Aklı ve vicdanı olan ne hissedecekse ben de onu hissediyorum!

- Ülkenin geleceğine nasıl bakıyorsunuz?
Öteki yaratmayan, insan hak ve özgürlüklerine karşı olmayan nesiller umut ediyorum. Ülkesiyle aidiyet buhranı yaşamayan; bölünmeyi düşlemeyen, istemeyen; etnik, mezhepsel, kültürel farklılıkları, kimlikleri, yurttaşlık bilinci ve çağdaş, eğitimli insan seviyesiyle sarıp sarmalamaya inanan nesiller... Çok mu?

RÖPORTAJIN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Öne Çıkanlar