Marmara Denizi’nde müsilaj: Prof. Dr. Sarı: "İşin şakası kalmadı. Acilen harekete geçilmeli"
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi’nde yeniden görülen müsilajın, ekolojik felakete dönüştüğünü, bu hızla yayılması halinde en geç 4 hafta içinde tüm Marmara’ya yayılabileceğini belirterek 'acilen harekete geçilmesi ' gerektiğine vurgu yaptı.

Artı Gerçek- Marmara Denizi’nde ilk kez 2021 yılında geniş kitlelerin gündemine giren ve denizin yüzeyini kaplayan müsilaj yeniden ortaya çıktı. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, “Bu kadar erken ortaya çıkması konunun aciliyetini gösteriyor” diyerek uyardı.
“4 HAFTA İÇİNDE BÜTÜN MARMARA’YI KAPLAYABİLİR”
Prof. Dr. Sarı’nın paylaştığı verilere göre, Gemlik Körfezi, Tekirdağ kıyıları, Marmara Adası çevresi, Bandırma ve Erdek körfezleri ile Çanakkale Boğazı girişinde 10 ila 30 metre derinliklerde müsilaj tespit edildi. Bu hızla yayılması halinde müsilajın en geç 4 hafta içinde tüm Marmara’ya yayılabileceği öngörülüyor.
“YETKİLİ BİRİMLER MÜSİLAJIN KENDİLİĞİNDEN GEÇMESİNİ BEKLİYOR”
Müsilajın, Marmara Denizi’nin hassas yapısı, iklim değişikliğine bağlı sıcaklık artışları ve yüksek kirlilik yüküyle tetiklendiğini belirten Sarı, “İlk iki tetikleyiciye müdahale şansımız yok, elimizdeki tek araç denizin kirlilik yükünü azaltmak” dedi.
2021’de imzalanan Marmara Denizi Eylem Planı’nın etkili uygulanmadığını vurgulayan Prof. Dr. Sarı, “Yetkili birimler müsilajın kendiliğinden geçmesini bekliyor, sonra sonuçsuz toplantılar yapılıyor. Yazın yüzeyde görünmeyince ‘kurtulduk’ diye seviniyoruz. Bu tam anlamıyla bir kısır döngü” ifadelerini kullandı.
“BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK VE BALIKÇILIK TEHDİT ALTINDA”
Müsilajın, Marmara Denizi’nin doğal filtreleri olan pinalar ve deniz çayırlarını yok ettiğini hatırlatan Sarı, “Denizin biyolojik çeşitliliği uzun yıllar geri dönmeyecek şekilde zarar gördü. Balıkçılık sektörü ilk kurban; küçük balıkçılar avlanamaz hale geldi, endüstriyel balıkçılar Marmara’yı terk etti” dedi.
Turizm ve denizcilik sektörlerinin de ciddi risk altında olduğunu belirten Prof. Dr. Sarı, acilen atılması gereken adımları şu başlıklarla sıraladı:
"Yeni bir acil eylem planı hazırlanmalı.
Çalışmayan arıtma tesisleri devreye alınmalı, inşaatı sürenler tamamlanmalı.
Endüstriyel atıklar denetimle kontrol altına alınmalı.
Arıtma tesisleri ileri biyolojik arıtmaya dönüştürülmeli.
Merkezi yönetim ve yerel yönetimler işbirliği yapmalı.
Ulusal ölçekte farkındalık kampanyaları başlatılmalı.
Balıkçılık başta olmak üzere zarar gören sektörlere destek mekanizmaları oluşturulmalı."
Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi’nde yeniden ortaya çıkan müsilajın artık her yıl tekrarlayabileceğine dikkat çekerek, "Toplantılarla zaman kaybetmekten ve suçu birbirimize atmaktan vazgeçelim. Artık işin şakası kalmadı. Marmara Denizi ağır yaralı. Acilen tedavi için harekete geçip gerekli adımları atalım" çağrısında bulundu.(ANKA)