TEOG öncesi son gün uykusu
HABER MERKEZİ - İlköğretim 8. sınıf öğrencileri, yarın başlayacak ve iki gün sürecek olan (25-26 Nisan) "Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş" (TEOG) sınavlarının ikinci aşamasında geleceklerini belirleyecek. Türk Uyku Tıbbı Derneği (TUTD), Sınav öncesi öğrencilerin sınavdaki performanslarında en çok etkili olacak "son gün uykusu" için yeni ‘tüyo’lar verdi.
TUTD Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr Sinan Yetkin, yaptığı yazılı açıklamada, sınav öncesi öğrencilerin ertesi güne bedenen ve zihnen en iyi hazırlanmalarına yardımcı olacak tek şeyin "iyi bir uyku" olduğunu belirterek, şu öğütlerde bulundu;
1. Son gün öncesi öğlen saatlerinde yarım saati geçmeyen kısa bir uyku, gününüzü daha verimli geçirmenizi sağlar. Ancak kesinlikle öğleden sonra uyumayın. Bu saatte yapılan uykular gece uykunuzu bozar.
2. Akşam saatlerinde yatma saatlerinden en az 3 saat öncesinde, yorucu faaliyetleri kesin. Bu saatlerde bedensel ve zihinsel gevşemeye fırsat verin.
3. Yine akşam saatlerinde uykuyu bozabilecek çay, kahve veya kolalı içeceklerden sakının.
4. Yatağın rahat, yatak odasının da ses ve ışıktan korunmuş olmasına dikkat edin.
5. Yatağa yattığınızda cep telefonlarınız veya tabletlerinizle vakit geçirmeyin, bunları kapatın ve odanızın dışında tutun.
6. Uyku kendi içinde birbirini tamamlayan dinamik süreçlerden oluşur. Sağlıklı bir uyku süreci, en az bölünmüş uykuyla sağlanır. Varsa uykunuzun bölünmesine neden olan alışkanlıklardan kaçının, bölünmeyi engellenecek tedbirler alın.
7. Sabah aynı saatte kalkmak uykunuzun düzeni ve biyolojik ritim dengeniz için gerekli kurallardan biridir. Sınav günü de sınavdan önce hazırlanmanız için yeterli bir süreyi gözeterek mümkünse her zaman uyandığınız saatte uyanın.
Doç. Dr. Sinan Yetkin, uykunun, uyanıklığın devamı ve tamamlayıcısı olduğunu belirterek; "Diğer bir deyişle uyku gündüz yaşanmışlıkların devamı olarak değişim gösteren ve yaşanması gereken bir süreçtir. Öğrenciler uykunun gün içinde yaşananlarla ilgili bedenin ve zihnin; tamir, tazelenme ve yeni bir güne hazırlanma süreci olduğunu unutmamalıdır" dedi. Yetkin, sözlerini şöyle sürdürdü:
Her bireyin kendine ait, beynin kurguladığı ve ihtiyaç duyduğu bir uyku süresi olduğunu ve bu sürenin kurgulanan biyolojik ritim içinde alınması gerektiğini kaydeden Yetkin sözlerini şöyle sürdürdü:
"İhtiyaç duyulan uyku süresi alınmadığı takdirde uyku yoksunluğu gerçekleşir. Uykudaki yoksunluk, gün içinde gerek bedensel gerek zihinsel işlevlerde bozulma ile karşılığını bulur. Gündüz işlevsellikteki bozulma, uykudaki yoksunluk miktarı ve süresi ile orantılıdır. ‘Yarışmacı’ sınav sistemleri ile beraber öğrencilerin, çalışma sürelerini artırmak için gereken zamanı uykudan çaldıklarını görüyoruz. Fakat bunun başarıyı artırdığı kesinlikle söylenemez. Araştırmalar, yetersiz uykunun, öğrenme; bellek; dikkat ve dikkati sürdürme yeteneğini bozduğunu göstermektedir. Uykudan çalınan süre ile orantılı olarak bozulan zihinsel işlevler nedeni ile öğrencinin performansında düşme dışında bir şey beklenemez."
Yetersiz uykunun, kısa dönemli bireysel performansta düşmeye neden olmasının yanı sıra uzun dönemli olarak da zihinsel, ruhsal ve bedensel hastalıkların oluşma riskini artırdığını kaydeden Yetkin, "Sağlıklı, güçlü zihinsel ve bedensel performans için, sağlıklı bir uykuya sahip olmak gerekir. Öğrenciler sınav öncesi uykunun önemini böyle kavramalı ve mutlaka yetersiz uykuyla yaşama devam etmeyi önleyecek bir yaşam ritmi oluşturmalıdır. Tüm öğrencilerimize sağlıklı uykular ve başarılar diliyoruz" dedi. DHA