Dünyanın en eski analog bilgisayar düzeneğinde yeni bulgular ortaya çıktı

Artı Gerçek - Bilim insanları, yerçekimi dalgalarına dair yaptıkları araştırmada, dünyanın en eski bilgisayar mekaniği 'Antikythera Düzeneği" hakkında yeni bulgulara ulaştı. Uzay - zaman dokusundaki dalgalanmalar üzerine yeni araştırmalar, 2 bin yıllık çarklı düzeneğin, güneş takvimi yerine ay takvimini takip ettiğini açıkladı.

Dünyanın ilk bilgisayarı olarak anılan 'Antikythera Düzeni' ismini ise keşfedildiği Yunan adasının ismi olan Antikythera'dan alıyor.

ANTİKYTHERA DÜZENEĞİ AY TAKVİMİNİ HESAPLAMAKTA KULLANILIYORDU

Çalışmanın ortak yazarı ve Glasgow Üniversitesi fizik ve astronomi bölümünde araştırma görevlisi olan Joseph Bayley, yaptığı açıklamada şöyle dedi: "Antikythera düzeneği ve Yunan zanaatkarların bu cihazı yaparken gösterdikleri özen ve hassasiyeti, son derece doğru ölçüm teknikleri gerektirecek ve delikleri açmak için inanılmaz derecede sabit bir el gerektirecekti."

2021 yılındaki araştırmada, X-ray kullanılarak çarklı mekanizmanını kırık halkalarından birinin altındaki düzenli aralıklı deliklerin yeni detayları önceki araştırmaya dayanıyor. Yeni çalışmayla birlikte Britanya Horoloji Enstitüsü'ne göre 'takvim halkası' olarak bilinen bu bölüm, antik Yunanca ile kazınmış Antik Mısır ay isimleriyle etiketlenmiş.

Kayıp Rıhtım'ın Nature dergisinden aktardığına göre, 2021'de yayımlanan çalışmada bilgisayarlı X-ray görüntülemede 'aynı zamanda güneş, ay ve antik çağda bilinen beş gezegenin hareketlerini ve bunların antik Yunan kozmoları olarak nasıl gösterildiğini açıklayan yazıtlar' tespit edildi.

ATİNA'DA SERGİLENİYOR

Bugün, 'Antikythera Düzeneği' Yunanistan'ın Atina Kentindeki Ulusal Arkeoloji Müzesi'nde sergileniyor. Uzmanlar tarafından yapılmış çalışır bir kopyası ise ABD'de, Montana'daki Amerikan Bilgisayar Müzesi'nde yer alıyor.

NASIL KEŞFEDİLDİ?

Adını, 1900'lerin başında, keşfedildiği Yunanistan'ın Antiythera adlı adasından alan düzenek, Elias Stadiatos adlı bir Yunan süngerci tarafından, adanın açıklarındaki bir batıkta bulundu. Düzenek içinde bulunduğu geminin taşıdığı yükler arasında ezilerek iç içe geçmiş, yaklaşık bir ayakkabı kutusu büyüklüğündeki çarklardan oluşan tahta bir kutu şeklindeydi. (KÜLTÜR SANAT)