Müsilaj incelemesinin ilk sonuçları: Pandemi de etkilemiş, sudaki canlılar strese girmiş
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı Plankton Araştırma Laboratuvarı, Marmara Denizi’ni etkisi altına alan deniz salyasında ilk incelemesini tamamladı. Salyaya tek hücreli canlı türlerinin neden olduğu anlaşıldı. Tek hücreli canlıların çoğalmasında fosfor ve azotun etken olduğunu söyleyen Prof.Dr. Neslihan Özdelice, "2 seneye yakın hepimiz evde kaldık, yoğun deterjan kullandık. Deterjan içeriklerinde yoğun fosfor var. Yeme içme alışkanlığı bile arttı, bunlar bile etken" dedi.
İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı Plankton Araştırma Laboratuvarı'nda, 23 gün önce Marmara Denizi'nin çeşitli bölgelerinden alınan deniz salyası örnekleri incelendi. İncelenen salyada çok sayıda evsel atık, bakteri ve müsilaja sebep olan tek hücreli canlılar tespit edildi. Tek hücreli canlıların müsilajı arttırmada büyük rol oynadığı saptandı. Bu tespit ile birlikte, deniz sularında hali hazırda bulunan bu tek hücreli canlıların neden bu sene bu denli fazla müsilaja sebep olduğu da araştırılacak, incelemede farklı bir tür de keşfedildi.
ARTAN EVSEL ATIĞIN STRESE SOKTUĞU CANLILAR DAHA FAZLA MÜSİLAJA NEDEN OLMUŞ
Laboratuvarda yapılan incelemelerde İlk izlenimlere göre bu seneki artışın evsel atıklar gibi dış etkenlerin bu canlıları strese soktuğu, dolayısıyla tek hücreli canlıların daha fazla müsilaja neden olduğu belirlendi. Aynı zamanda yanlış avlanma gibi etkenler de tek hücreli canlıların üremesine yol açarak, müsilajın artmasına sebep olduğu açıklandı.
‘2007-2008'DEKİ MÜSİLAJDA GÖRMEDİĞİMİZ YENİ BİR CANLI TÜRÜ BULDUK’
İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Neslihan Özdelice, "2007-2008 yıllarında gözlemlediğimiz türlerin çoğu, yine bu sene de müsilajdan sorumlu olan türler baskın. Onların dışında farklı olarak bir tür daha gördük. Bu türlerle denemeler yapacağız. Canlıyı belli bir sıcaklık, azot, fosfor kullanarak strese sokarak hangi şartlarda, hangi noktada müsilaj salgıladığını belirleyeceğiz. 2007-2008'de görmediğimiz bir tür daha aktif hale gelmiş halde. Bu senelerden sonra yoğun bir girdi olmuş ki, gerek yağışlarla tarımsal alanlardan girdi, gerek evsel atık oranlarıyla evsel atıklardaki oran da yükselmiş ki, biz bu yapıyı yoğun olarak bu sene görüyoruz" şeklinde konuştu.
‘BU CANLILARI YOK ETMEK YAPACAĞIMIZ EN KÖTÜ ŞEY OLUR’
Prof. Dr. Özdelice, "Bu canlılar zaten suda olması gereken canlılar, suya oksijen veren canlılar. Buradaki olay bu canlıları strese sokan bir faktör var. Bu nedenle dışarıya müsilaj salınımı gerçekleşiyor. Bu algleri yok etmek yapabileceğimiz en kötü şey olur. Çünkü bunlar fotosentez yapan ortama oksijen veren canlılar. Bizim bunları strese sokan faktörleri yaratmamız gerekiyor" dedi.
‘CORONAVİRUS DÖNEMİNDE HEPİMİZ YOĞUN DETERJAN KULLANDIK, BU BİLE ETKEN’
Özdelice, "En çok azot, fosfor dediğimiz yükün fazla olması sorun. 2 seneye yakın hepimiz evde kaldık, yoğun deterjan kullandık. Deterjan içeriklerinde yoğun fosfor var. Coronavirus dönemi hepimiz evde yoğun deterjan kullandık. Yeme içme alışkanlığı bile arttı, bunlar bile etken" diye konuştu.
(DHA)