İzmir'de zeytinlikler ve naranciye bahçelerinde JES buharı tehlikesi: 'Ağır metaller kanserojen riski taşıyor'

İzmir'de zeytinlikler ve naranciye bahçelerinde JES buharı tehlikesi: 'Ağır metaller kanserojen riski taşıyor'
İzmir'de zeytinliklerle ve narenciye bahçeleri ile çevrili jeotermal elektrik santralinden çıkan ağır metaller içeren duman gökyüzüne salındı. Köylüler önlen alınmadığı için şikayet ederken, uzmanlar uzun dönemde kanserojen riskine dikkat çekti.

İZMİR - Seferihisar ilçesine bağlı Kavakdere ve Orhanlı köylerinin arasında yer alan RSC Elektrik Üretim Şirketi’ne ait jeotermal enerji santralinin ağır metaller içeren buharı gökyüzüne bırakıldı. Orhanlı Köyü Kültür Doğa Gençlik ve Spor Kulübü Derneği, santralden buhar salındığı anları sosyal medya hesaplarından paylaştı ve kamu kurumlarını göreve çağırdı.

Türkiye’nin biyolojik çeşitlilik açısından kritik öneme sahip olan önemli doğa alanlarından biri içerisinde bulunan Orhanlı ve Kavakdere köylerindeki zeytinlikler ve narenciye bahçeleri de JES'ten salınan buhardan etkileniyor. Kış aylarında bu görüntüler daha sık yaşanıyor.

'DEFALARCA ŞİKAYET ETTİK'

Orhanlı Köyü Derneği’nin yöneticilerinden Galip Ener, yeraltından çıkan sıcak suyun buharının filtresiz bir şekilde dönem dönem doğaya salındığını belirterek, "Biz bunu defalarca kamu kurumlarına ilettik, şikayette bulunduk ama ne yazık ki tesisle ilgili etkili bir yaptırım olmuyor. Biz de bunu ara gördükçe paylaşıyoruz" dedi.

'TARIM ÜRÜNLERİNİN ÜZERİNE YAPIŞIYOR'

Buharın yağmurla birlikte aşağıya indiğini söyleyen Ener, "Gökyüzüne gidip kaybolmuyor. Orhanlı Vadisi’ndeki birçok tarım ürününün üzerine yapışıyor. Şu anda tam narenciye toplama zamanı ve bu narenciyeler insanlara gidiyor. Oradaki canlılar da bu buharı soluyor. Ne yazık ki bu şirket bu çalışmalarını yapıyor" diye konuştu.

'DENETİM OLMADIĞI İÇİN İSTEDİKLERİ ŞEKİLDE FAALİYET SÜRDÜRÜYORLAR'

Kamu kurumlarına denetim çağrısında bulunan Ener “Bizim görüntüler sadece santralin dışından çekilmiş hali. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü'nün buradaki çalışmaları yerinde denetlemesi gerekiyor. Mevzuata uygun olup olmadığını incelemesi gerekiyor. Yasaların verdiği izinler doğrultusunda çalıştığını düşünmüyoruz. Tam tersine fırsat buldukça, kamu kurumlarının denetiminin olmadıklarını bildikleri için istedikleri şekilde faaliyetlerini sürdürüyorlar" dedi.

'KÜKÜRT CANLILARI ETKİLİYOR, TARIMI BİTİRİYOR'

Artı Gerçek’e konuşan halk sağlığı uzmanı Tuğrul Şahbaz da "Burada temel sorun enerjiyi elde ettikleri sıcak ve içi mineralli olan suyu tekrar işleri bittikten sonra yer altına deşarj etmeleri. Yeraltına derelere ya da yüzeye bırakmamaları gerekiyor. Mineraller, özellikle kükürt etraftaki tüm canlıları etkiliyor ve tarımı da bitiriyor. İşletmeciler rant için bu maliyeti karşılamıyor suyu yer üstüne deşarj ediyorlar. Bu mineraller yerüstüne deşarj ediliyor bu da toprağın ve ağaçların ölümüne yol açıyor" dedi.

'UZUN DÖNEMDE KANSEROJEN ETKİSİ VAR'

Su baharındaki ağır metallerin yağmurla aşağı ineceğini anlatan Şahbaz, "Aşağı indiğinde tarıma, incire, zeytine zarar verir. Yeraltı suları da bir süre sonra kirlenir. İçeriklerinin de bilinmesi lazım. Yapısı değişkendir. Bölgeye özgü de ağır metal değişebilir. Uzun dönemde kanserojen etkisi vardır. Uzun yıllar boyu yapılan çalışmalarla ortaya çıkar" diye konuştu.

İYİ PARTİ GİK ÜYELİĞİNİ MAHKEME KARARIYLA SİLDİRDİ

İzmir Valiliği ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ortak olduğu İzmir Jeotermal A.Ş bünyesinde yer alan Seferihisar’daki jeotermal kuyularının işletim hakkı 2017 yılında hazırlanan bir protokol ile 20 yıllığına Artes Enerji’ye bağlı RSC Elektrik Üretim Şirketi’ne devredilmişti. Bakanlıktan ÇED izinlerini alan şirket 2020 yılında çalışmalarına başlamıştı. Ankara merkezli Artes Enerji Şirketi Grubu bünyesinde yer alan RSC Elektirik’in sahibi eski İYİ Parti Genel İdare Kurulu (GİK) Haydar Ali Çakmak. Unutulma hakkını kullanan Çakmak, mahkeme kararıyla İYİ Parti GİK üyesi olarak geçtiği haberleri kaldırmıştı.(ARTI GERÇEK)

Öne Çıkanlar