TMMOB İkinci Başkanı Uluata: Deprem, rantsal dönüşümün malzemesi haline getirildi

TMMOB İkinci Başkanı Uluata: Deprem, rantsal dönüşümün malzemesi haline getirildi
TMMOB İkinci Başkanı Uluata, tüm uyarılara rağmen kentlerin depreme hazır hale getirilmediğini belirterek 7 Kasım'da kabul edilen Kentsel Dönüşüm Yasasını eleştirdi: "Yasa ile deprem gerçeği yeniden rantsal dönüşüm sürecinin malzemesi haline getirildi."

ADANA - Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Adana İl Koordinasyon Kurulu tarafından düzenlenen 5. Adana Kent Sorunları Sempozyumu başladı. Sempozyumun ana teması 'kent ve afet' olarak belirlendi.

Seyhan Yaşar Kemal Kültür Merkezi'ndeki sempozyumun açılış konuşmasını yapan TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Ahmet Uncu, 6 Şubat'ta Maraş'ta meydana gelen 7.8 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerde resmi rakamlara göre 50 binden fazla insanın öldüğünü hatırlattı.

Uncu, "Bilim ve teknikten uzak, plansız ve öngörüsüz olarak imara açılan bölgeler, engellenemeyen kaçak yapılaşma, yanlış tarım politikaları sonucu kırsaldan kente aşırı göç ve TMMOB’nin tüm itirazlarına rağmen çıkarılan imar afları neticesinde kentlerimiz sağlıksız yapılardan oluşan bir beton yığını haline dönmüştür" dedi.

'İKTİDAR TERCİHİNİ BİLİMDEN DEĞİL, RANTTAN YANA KULLANDI'

TMMOB İkinci Başkanı Selçuk Uluata da yapılan tüm uyarılara rağmen kentlerin depreme hazır hale getirilmediği söyledi.

Uluata, "2003’te Bingöl’de, 2011 Van’da, 2020’de Elazığ ve İzmir’de ve ne yazık ki 11 ilimizi etkileyen 6 Şubat depreminde benzer acıları tekrar tekrar yaşadık, yaşıyoruz. Depreme hazırlıklı olmak bütünlüklü bir program, bu programı uygulayacak bir devlet yapılanması ve güçlü bir siyasi irade gerektirir. Bu süreç siyasi bir tercihtir. Siyasi iktidarlar burada tercihini, insan yaşamından, kamu yararından, bilimden, teknikten ve hukuktan yana değil; kaçak yapılaşmadan ve rant çevrelerinden yana kullanmıştır" diye konuştu.

'KENT MERKEZLERİNDEKİ DEĞERLİ ARAZİLER SERMAYEYE PAZARLANIYOR'

TBMM'de 7 Kasım'da kabul edilen kentsel dönüşüm yasasının, kentsel dönüşümün amacından saptırılarak rant dağıtma aracına dönüştürülmesinin yeni bir örneği olduğunu söyleyen Uluata, "Söz konusu yasa ile deprem gerçeği yeniden rantsal dönüşüm sürecinin malzemesi haline getirilmiştir. Kent merkezlerindeki değerli araziler ve kentsel ortak mekanlar, kentsel dönüşüm adı altında, içinde yaşayanlardan bağımsız, yeni imar hakları verilerek sermaye çevrelerine pazarlanmaktadır. Bu uygulamalarla, kentleri bir arada tutan unsurlar, kent ve kentli kimliği ve ortak kullanım alanları ortadan kaldırılmaktadır" dedi.

'KONUT DOKUNULMAZLIĞI VE BARINMA HAKKI KORUNMALI'

Doğa koruma statüsü verilmiş alanların, tarım arazilerinin, zeytinliklerin hiçbir koşulda yapılaşmaya açılmaması gerektiğini dile getiren Uluata, "Kent hakkı, konut dokunulmazlığı ve barınma hakkı ilkeleri, kiracıları da kapsayacak biçimde kamusal güvence altına alınmalıdır. Afetlerde can ve mal kayıplarını artıran faktörlerin başında gelen, adeta geçerli sistem haline getirilen kaçak yapılaşmayı özendiren 22 yılda 9 kez çıkarılan imar afları son bulmalıdır" diye konuştu.

Öne Çıkanlar