Almanya'daki ırkçı saldırıların artışı kaygı yaratıyor
Hessen eyaletinde dün bir Eritreli ırkçı bir saldırgan tarafından ağır yaralandı. Siyasiler saldırıların yaygınlaştığı uyarısında bulunarak ırkçılıkla mücadele çağrısı yaptılar.
Dün Almanya'nın Hessen eyaletine bağlı Wächtersbach kentinde yerel saat ile saat 13:00 sularında 55 yaşındaki Alman vatandaşı bulunduğu otomobilden Eritre uyruklu kişiye ateş açarak karnından ağır yaraladı. Olay yerinden kaçan saldırgan daha sonra kendini başından vurarak intihar etti. Şahsın cesedi akşamüstü saatlerinde polis tarafından otomobilinde bulundu.
Saldırganın evinde yapılan aramalarda şahsın yasal yollardan toplam beş silaha sahip olduğu, altıncı bir silahı ise pazartesi günü saldırıdan kısa süre önce satın aldığı tespit edildi.
Frankfurt Başsavcılık Sözcüsü Alexander Badle saldırganın "yabancı düşmanı saiklerle" bu edimde bulunduğunu açıkladı. Badle, failin kendine rastgele bir hedef aradığını ve mağdurun "sırf ten rengi nedeniyle" saldırıya maruz kaldığını söyledi.
Sözcü Alexander Badle, 55 yaşındaki Alman saldırganın "sağ milliyetçi ve aşırı sağcı çevrelerle ilişkileri bulunduğuna dair" işaretler bulunmadığını belirtti. Şahsın bireysel olarak hareket edip etmediği, saldırıdan öncesinde haberdar olan ve benzer saldırılar düzenlemeyi planlayan başka şahıslar olup olmadığı belirsizliğini koruyor. Badle, Frankfurt Başsavcılığı'nın saldırganın bağlantıları olup olmadığı yönünde soruşturmayı derinleştireceğini belirtti.
26 yaşındaki Eritrelinin ise hayati tehlikeyi atlattığı açıklandı.
Aynı eyaltte 2 Haziran’da Kassel Bölge Valisi Walter Lübcke aşırı sağcı biri tarafından başından silahla vurularak öldürülmüştü. Başbakan Angela Merkel’in sığınmacılara açık kapı politikasını savunan Lübcke, 2015 yılında yaptığı bir konuşmanın ardından aşırı sağcılar tarafından ölümle tehdit edilmiş, bunun üzerine CDU'lu siyasetçiye geçici olarak koruma verilmişti.
OLAYA SİYASİLERDEN TEPKİ
Almanya’nın Göç, Mülteciler ve Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Annette Widmann-Mauz, Twitter hesabında yaptığı açıklamada, "Almanya’nın ortasında Eritreli bir adama silahla saldırılıyor" ifadelerine yer vererek "Nefretin kışkırtılması şiddete, nefret de bir noktada cinayete yol açıyor. Bunu kabul etmemeli, kabullenmemeliyiz. Irkçılık ve aşırı sağ ile kararlı mücadele şart" diye yazdı.
Mitten in Deutschland wird auf einen Mann aus Eritrea geschossen. Aus Hetze wird Gewalt, aus Hass irgendwann Mord. Das können und dürfen wir nicht hinnehmen! Deshalb: Kein Relativieren, sondern konsequentes Vorgehen gegen Rassismus und Rechtsextremismus. #Wächtersbach
— A.Widmann-Mauz (@AWidmannMauz) 23. Juli 2019
Bir başka açıklamayı da Almanya’nın Avrupa’dan Sorumlu Devlet Bakanı Michael Roth yaptı. Sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yapan Roth, "Almanya’da ırkçılığın yaygınlaştığı" uyarısında bulundu.
Der #Rassismus in Deutschland breitet sich immer mehr aus. Die furchtbaren Schüsse auf einen Menschen in #Waechtersbach müssen uns lauter, entschlossener & mutiger werden lassen im Einsatz gegen die Feinde einer Gesellschaft, in der wir ohne Angst verschieden sein können.
— Michael Roth MdB ?? (@MiRo_SPD) 23. Juli 2019
Roth paylaşımında, "Wächtersbach’ta bir insanı hedef alan korkunç kurşunlar, korkmadan farklı olabileceğimiz bir toplumun düşmanlarına karşı yürüttüğümüz mücadelemizde daha yüksek sesli, daha kararlı ve daha cesur olmamızı gerekli kılıyor" çağrısını yaptı.
Sosyal Demokrat Parti Genel Sekreteri Lars Klingbell ise, aşırı sağcıların Almanya için gerçek bir tehdit oluşturduğunu söyledi, Wächtersbach saldırısının bunun bir kanıtı olduğunu kaydetti.
MUHALEFET AFD'Yİ SORUMLU TUTTU
Muhalefetteki siyasi partilerden de çağrılar yükseldi. Yeşiller Partili Cem Özdemir, toplumun her kesiminde ırkçılık ve aşırı sağa karşı özgürlüğün aktif olarak savunulması gerektiğini savundu. Hessen Eyaleti’nin Sol Partili Milletvekili Achim Kessler ise silahlı saldırı girişiminden Almanya için Alternatif Partisi’ni (AfD) sorumlu tuttu, "AfD’nin parlamentolarda ve dışardaki nefret söylemleri aşırı sağcı terörü besliyor" açıklamasını yaptı.
Almanya Türk Toplumu (TGD) da saldırıya tepki gösterdi. TGD’nin Twitter hesabından yapılan paylaşımda, siyasi ve basın çevrelerinde, saldırı karşısında sessiz kalanlar olduğuna dikkat çekilerek şu ifadelere yer verildi:
"Kimilerinin artık bu şiddeti kanıksadığı noktaya mı gelindi? Bu kayıtsızlığın nedeni ne?"
Deutsche Zustände 2019:
— Türkische Gemeinde (@tgd_att) 23. Juli 2019
In #Wächtersbach wird ein Eritreer von einem Rassisten niedergeschossen.
Und ein Teil der medialen und pol. Öffentlichkeit schweigt!
Ist es jetzt schon soweit, dass sich einige an diese Gewalt gewöhnt haben, oder warum diese Gleichgültigkeit?