Araştırma: Avrupa'da Ukrayna'nın savaşı kazanabileceğine inananların oranı sadece yüzde 10
Artı Gerçek - Rusya-Ukrayna savaşının ikinci yıldönümünde yayımlanan bir araştırma, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin Kiev'deki Vladimir Zelenskiy yönetimine verdiği koşulsuz desteğin halklar nezdinde sürdürülebilir olmadığını gösterdi. Buna göre, Avrupalıların büyük çoğunluğu savaşı Kiev'in kazanmasını istese de, Ukrayna'nın Rusya'yı hâlâ yenilgiye uğratacağına inananların oranı sadece yüzde 10. Araştırmacılar, AB ülkelerinin liderlerine strateji değiştirerek "kabul edilebilir bir barış anlaşmasını" destekleme çağrısı yaptı.
Düşünce kuruluşu Avrupa Dış İlişkiler Konseyi'nin "Savaşlar ve Seçimler: Avrupa liderleri Ukrayna'ya kamuoyu desteğini nasıl koruyabilir" başlıklı araştırmada, aralarında Fransa, Almanya, Macaristan, İtalya, Hollanda, Polonya, İsveç ve İspanya'nın bulunduğu 12 AB üyesi ülkede Ukrayna savaşına dair kamuoyu mercek altına alındı. Araştırmacılar, Ukrayna'nın "karşı saldırısının" başarısızlığı, ABD'nin politika değiştirmesi ve Donald Trump'ın yeniden başkan seçilmesi ihtimali gibi faktörlerin, savaşın Ukrayna taafından kazanılamayacağı görüşünü pekiştirdiğini belirtti.
'KİEV KAZANIR' DİYENLER, EN İYİMSERLERDE BİLE YÜZDE 17
Ukrayna'nın geçen hafta sonu Avdiyivka kentinden çekilmesinden önce, ocak ayında yapılan araştırmanın öne çıkan sonuçları şöyle oldu:
* Anketin yapıldığı 12 ülkede, Ukrayna'nın savaşı sahada kazanabileceğine sadece her 10 Avrupalıdan biri inanıyor. Ukrayna açısından en iyimser olduğu belirtilen ülkelerden Polonya, İsveç ve Portekiz'de bile Kiev'in kazanacağına inanların oranı yüzde 17'de kalıyor.
* Avrupalıların yüzde 20'si, savaşın Rusya'nın kazanacağını öngörüyor.
* 12 ülkede en yaygın olan görüş, ortalama yüzde 37 oranıyla, savaşın karşılıklı tavize dayalı bir anlaşma ile sonlanacağı yönünde.
* İsveçlilerin yüzde 50'si, Portekizlilerin yüzde 48'i ve Polonyalıların yüzde 47'si, Avrupa'nın Ukrayna'ya Rusya'la savaşması için yardım etmesi gerektiğini düşünüyor.
* Macarların yüzde 64'ü, Yunanların yüzde 59'u, İtalyanların yüzde 52'si ve Avusturyalıların yüzde 49'u ise Kiev'e bir anlaşmayı kabul etmesi için baskı yapılması gerektiği görüşünde.
* Fransa, Almanya, Hollanda ve İspanya'da ise Ukrayna'ya destek ile anlaşma baskısı arasındaki görüşler yaklaşık yarı yarıya bölünmüş durumda.
TRUMP'IN DÖNÜŞÜ SENARYOSU UKRAYNA'YA BAKIŞI NASIL ETKİLER?
* ABD'de Trump'ın başkanlığa dönüşü ihtimali de Avrupa'da hoş karşılanmıyor. 12 ülkedeki katılımcıların yüzde 56'sı, Amerikan seçimlerinden böyle bir sonuç çıkmasının kendilerini hayal kırıklığına uğratacağını söyledi. Bu konudaki tek istisna olan Macaristan'da, katılımcıların yüzde 27'si Trump'ın dönüşünden memnun olacağını söyledi; hayal kırıklığına uğrayacağını belirtenlerin oranı yüzde 31'le ortalamanın epey altında kaldı.
* Araştırmaya göre Trump'ın olası dönüşü, Almanya'daki AfD, Avusturya'daki FPÖ, İtalya'daki İtalya'nın Kardeşleri, Fransa'daki Ulusal Birlik Partisi ve Polonya'daki PiS gibi aşırı sağ partilerin seçmenleri tarafından da büyük ölçüde hoş karşılanmayacak.
* Trump'ın olası başkanlığında Ukrayna'ya askeri desteği kesmesi halinde AB'nin de aynısını yapması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 33 çıktı. Bu senaryoda AB'nin kendi verdiği desteği artırması veya aynı seviyede tutması gerektiğini düşünenlerin oranı ise yüzde 41.
Avrupa Dış İlişkiler Konseyi'nin kurucusu ve araştırmanın eş yazarlarından Mark Leonard, Avrupalı siyasetçilerin birçok ülkede seçim sürecine de girilirken, Ukrayna'ya dair "gerçekçi" bir yaklaşım benimsemesi gerektiğini söyledi. "AB liderleri, Avrupa'nın Ukrayna'ya desteğinin devam etmesini savunabilmek için savaş hakkındaki söylemlerini değiştirmeli" diyen Leonard, giderek daha şüpheci hale gelen kamuoyunu en iyi ikna edecek argümanın "Putin'den çok Kiev'in lehine olan, sürdürülebilir ve müzakere edilmiş bir barışa yol açabilecek türden yardım" olduğunu belirtti.
Araştırmada, "Avrupa ve AB seçim sezonuna girerken, barışı tanımlamak kritik bir mücadele alanı olacak. Liderler, mevcut hissiyatla uyumlu yeni bir dil bulmak zorunda kalacak" denildi. (DIŞ HABERLER)