Erdoğan'dan ABD'ye: Kimse kendi çıkarı için Irak'ı ateşe atmasın

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'la Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, İstanbul'da Haliç Kongre Merkezi'nde bir araya geldi. Yaklaşık 1 saat geç başlayan görüşme yaklaşık 2 saat sürdü. TürkAkım Projesi'nin açılış töreninde konuşan Erdoğan, "Savaş tamtamlarının çaldığı bu kritik süreçte de diplomasinin tüm kanallarını kullanarak tansiyonu düşürmeye çalışıyoruz. Çok sayıda liderle telefon görüşmesi gerçekleştirdim. Amacımız gerilimi düşürerek yeniden akl-ı selimi hakim kılmaktır. Bölgemiz 20 yıldır devam eden çatışmalar nedeniyle zaten bitap düştü. Vekalet savaşlarının bedelini maalesef Irak'tan Suriye'ye kadar milyonlarca masum kardeşimiz ödedi. İslam medeniyetinin kadim şehirleri birer enkaza dönüştü. Kardeşin kardeşe düşman hale getirildiği bu tablodan en fazla bu bölgeden çıkarı olan dış güçler faydalandı. Hiç kimsenin sadece kendi çıkarları uğruna, Irak başta tüm bölgeyi yeni bir ateş çemberine atmaya hakkı yoktur" dedi. Putin de isim vermeden İran - ABD gerilimine atıfta bulunarak "Hiç de kolay olmayan şartlarda, zor bir dünyada yaşıyoruz. Bu bölgede ciddi gerginliğin artırılmasına yönelik eğilimler var. Türkiye ve Rusya bambaşka örnekler sunuyorlar. Örneğin devletlerimiz, halkları, Avrupa halkları ve dünya halklarının hayrına işler yürütmekteyiz" dedi.

TürkAkım Doğalgaz Boru Hattı'nın açılış töreni için Türkiye'ye gelen Putin'le Erdoğan'ın gündeminde, İran'ın Irak'taki ABD üssünü vurmasının yanı sıra, Türkiye'nin Libya'ya asker göndermesi, Suriye'deki gelişmeler ve ikili ilişkiler ele alındı.

İki lider TürkAkım Projesi'nin açılış törenini gerçekleştirdi.

Törende ilk olarak söz alan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin özetle şunları söyledi:

"Yeni gaz sevkiyat güzergahı TürkAkım'a katılanlar gerçekten sadece Rusya ve Türkiye için değil, Güney Avrupa ülkeleri için önemli bir gelişmeye tanık oluyorlar. Genel olarak Avrupa için önemli bir gelişme. Bu büyük ortak projenin gerçekleştirilmesi, başarılı bir şekilde boru döşenmesi Rusya-Türkiye ortaklığının somut meyveler verdiğini gösteriyor. İşbirliği adım adım gelişiyor. Dünyadaki zor duruma rağmen, işbirliğimize karşı çıkılmasına bu çalışma devam etmektedir. Önce Rusya doğalgazını Trans-Balkan hattı üzerinden aktarıyorduk, sonra Mavi Akım üzerinden aktarmaya başladık. Şimdi Rusya doğalgazı yeni bir güzergahtan TürkAkım'dan gelecek. Özel ve benzeri olmayan bir gaz ulaştırma sistemi. Denizin altından iki paralel hat döşendi.

'GERGİNLİĞİ ARTIRMA EĞİLİMİ VAR'

Bir siyasi irade gösterdiniz. Ülkenizin ulusal çıkarlarına uygun bir projeye el attınız. Eminim Rusya ve Türkiye birçok projeyi hayata geçirecek. Hep beraber en iddialı projeleri gerçekleştirebileceğiz. Bu da her iki devlet ve millet olarak hayırlı olacak. Son olarak şunu ifade etmek istiyorum. Hiç de kolay olmayan şartlarda, zor bir dünyada yaşıyoruz. Bu bölgede ciddi gerginliğin artırılmasına yönelik eğilimler var. Türkiye ve Rusya bambaşka örnekler sunuyorlar. Örneğin devletlerimiz, halkları, Avrupa halkları ve dünya halklarının hayrına işler yürütmekteyiz."

'HER TÜRLÜ SINAMAYI ATLATTIK'

Açılışta konuşan Erdoğan şunları söyledi:

TürkAkım Rus dostlarımızla büyük emek harcadığımız, hem ikili ilişkiler hem de enerji haritası bağlamında tarihi bir projedir. Projenin hattının deniz bölümünün tamamlanması nedeniyle geçen yıl yine İstanbul'da bir tören düzenlemiştik. Allah'a hamdolsun 1 senede hedeflediğimiz şekilde hattı tamamladık ve işte şimdi de açılışını yapıyoruz. Proje sayesinde 31,5 milyar metreküplük doğalgazın 15.75 milyar metrekübü aracı hiçbir ülke olmadan doğrudan ülkemize ulaşacaktır. Böylece 15 milyon hanenin yıllık doğalgaz harcamasını da karşılamış olacağız. Projenin hayata geçirilmesinde emeği ve katkısı olan herkese şükranlarımı sunuyorum. Türkiye OECD ülkeleri arasında 10. en büyük enerji piyasasına sahiptir. Nüfusumuzun yüzde 79'u, yani 53 milyon vatandaşımız doğalgazı aktif bir şekilde kullanıyor. Bu sayı altyapı yatırımlarıyla gün geçtikçe artıyor. Rusya ülkemizin önde gelen doğalgaz tedarikçilerinin başında geliyor. 33 yılda 400 milyar metreküp doğalgaz tedariki sağladık. Ülkelerimizin kazan-kazan temelli işbirliğinin en güzel örneğidir. Enerji işbirliğimiz her türlü sınamayı diğer alanlarda olduğu gibi başarıyla atlatmıştır. Bu örnek işbirliğiyle, yeni projelere imza atmaya devam edeceğiz.

'TÜRKAKIM'IN İSİM BABASI DOSTUM PUTİN'

Hedefimiz ülkemizi küresel enerji merkezlerinden biri haline getirmektir. Türkiye olarak kesinlikle bölgesel gerilim peşinde değiliz, asla olmadık. Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon arama faaliyetlerinin tek amacı ülkemizin ve KKTC'nin çıkarlarını korumaktır. Doğu Akdeniz'de ülkemizin dışlandığı hiçbir projenin, ekonomik, diplomatik, hukuki bakımdan hayata geçme şansı yoktur. Akdeniz'deki en uzun kıyı şeridine sahip Türkiye'nin her projede söz söyleme hakkı olacaktır. Tüm kıyıdaş ülkelere yaptığımız işbirliği çağrısını yinelemek istiyorum. Akdeniz'i çatışma değil, işbirliği sahasına dönüştürelim. Bize bir adım atana, çok daha fazlasını atmaya varız. Bu arada, TürkAkım projesinin isim babası da sevgili dostum Putin'dir.

Tıpkı bir Rus atasözünde ifade edildiği gibi "Akıllı bir yol arkadaşı yolun yarısı demektir". Biz de "Önce rafik, sonra talik" diyen, yani yol kadar yol arkadaşlığının önemli olduğunu söyleyen bir milletiz. Rusya'yla bu gerçeği defalarca ete kemiğe büründürdük.

Sizlerin de takip ettiği üzere son dönemde bölgesel hadiseler bakımından oldukça sancılı günler yaşıyoruz. Müttefikimiz ABD ile komşumuz İran arasındaki gerilim hiç arzu etmediğimiz bir noktaya ulaştı. Komşumuz olarak ne Irak'ın, ne Suriye'nin, ne Lübnan'ın vesayet savaşlarının sahnesi haline gelmesini istemiyoruz. Bilhassa komşumuz Irak zaten sıkıntılı olan istikrarını tamamen kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya. Irak Türkmenlerinin selameti de bizim için kendi vatandaşlarımız kadar önemlidir. Arabıyla, Kürdüyle, Sünnisiyle, Şiisiyle Irak halkının tamamı bizim özbeöz kardeşimizdir.

'KİMSENİN KENDİ ÇIKARLARI UĞRUNA IRAK'I ATEŞE ATMAYA HAKKI YOK'

DEAŞ ve PKK'yle mücadelesinde Irak'a her alanda destek verdik. Savaş tamtamlarının çaldığı bu kritik süreçte de diplomasinin tüm kanallarını kullanarak tansiyonu düşürmeye çalışıyoruz. Çok sayıda liderle telefon görüşmesi gerçekleştirdim. Amacımız gerilimi düşürerek yeniden akl-ı selimi hakim kılmaktır. Bölgemiz 20 yıldır devam eden çatışmalar nedeniyle zaten bitap düştü. Vekalet savaşlarının bedelini maalesef Irak'tan Suriye'ye kadar milyonlarca masum kardeşimiz ödedi. İslam medeniyetinin kadim şehirleri birer enkaza dönüştü. Kardeşin kardeşe düşman hale getirildiği bu tablodan en fazla bu bölgeden çıkarı olan dış güçler faydalandı. Hiç kimsenin sadece kendi çıkarları uğruna, Irak başta tüm bölgeyi yeni bir ateş çemberine atmaya hakkı yoktur. Tüm taraflarla konuşabilen bir ülke olarak diplomasi trafiğini çok yönlü devam ettireceğiz. Bölgemizin kan ve gözyaşına boğulmasına izin vermeyeceğiz.

Bu süreçte Rusya Federasyonu ve Sayın Putin'le de sürekli diyalog ve istişare halinde olacağız. Rus dostlarımızın desteğiyle de bu sıkıntılı süreci suhuletle atlatacağımızı umuyorum.

ESAD'I ZİYARET ETMİŞTİ

Vladimir Putin, bugünkü Türkiye ziyareti öncesi dün Şam'a giderek Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'la biraraya gelmişti.

Suriye temaslarıyla ilgili açıklama yapan Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, "Vladimir Putin, havalimanından Rusya Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye grubunun karargâhına doğru yola çıktı, Şam caddelerinden geçti" demişti.

"Karargahta Putin’i Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad karşıladı" diye devam eden Peskov, "İki lider, askeri yetkililerin ülkenin çeşitli bölgelerindeki durumla ilgili raporlarını dinledi" bilgisini vermişti.

Daha sonra Rusya ve Suriye heyetleri arasında ikili görüşmelere geçildiğini aktaran Peskov, şöyle konuşmuştu:

"Putin, Esad ile yaptığı görüşme sırasında, Suriye’nin devlet kimliğinin ve toprak bütünlüğünün geri kazanılması yolunda büyük bir mesafenin kat edildiğinin güvenle söylenebileceğini belirtti. Putin ayrıca yeniden tesis edilen barışçı yaşamın belirtilerinin Şam caddelerinde açıkça görülebildiğini dile getirdi."

(HABER MERKEZİ)