İsrail'de yargı krizi: Aşırı sağ, Yüksek Mahkeme'yi kısıtlamak istiyor
Artı Gerçek - İsrail'de yeni kurulan aşırı sağcı koalisyon hükümetinin yargı bağımsızlığına müdahale anlamına gelen 'reform' planı muhalefeti ve insan hakları kuruluşlarını ayağa kaldırdı. Yüksek Mahkeme kararlarının parlamentoda geri alınmasının önünü açan ve hükümetin 'reform' iddiasıyla sunduğu plana tepki yağıyor. Muhalefetten ve sivil toplumdan, demokrasi ve azınlık hakları konusunda uyarılar geliyor.
ÖNERİLERDE NELER VAR?
Yeni Adalet Bakanı Yariv Levin'in dün gece açıkladığı plan, İsrail parlamentosu Knesset'e Yüksek Mahkeme kararlarını geri çekme yetkisi tanıyor. Buna göre Knesset'te yapılacak oylamada basit çoğunluk sağlanması halinde, Yüksek Mahkeme kararları geçersiz sayılabilecek. Böylece hükümet, istediği herhangi bir yasayı mahkemeden döneceği endişesi taşımadan geçirebilecek.
Söz konusu plan aynı zamanda, siyasetçilere yargıçları seçme yetkisi de tanıyor. Buna göre, yargıçları belirleyen komitenin üyelerinin büyük çoğunluğu, iktidardaki koalisyonun üyeleri arasından seçilecek.
LEVİN'E GÖRE TÜM KARARLARI 'SEÇİLMİŞLER' VERMELİ
Planı "yasama, yürütme ve yargı arasındaki dengenin yeniden sağlanacağı" iddiasıyla sunan Adalet Bakanı Levin, yargıçların yasaları reddettme yetkisine atıfla "Sandığa gidiyoruz, oy veriyoruz, seçiyoruz ama tekrar tekrar, bizim seçmediğimiz insanlar bizim için karar veriyor" dedi. Levin, "Harekete geçmenin zamanı geldi" iddiasında bulundu.
İŞGAL ALTINDAKİ BATI ŞERİA İÇİN KRİTİK
Söz konusu değişikliğin kabul edilmesi halinde, uzmanlara göre Başbakan Benyamin Netanyahu hakkındaki yolsuzluk ve rüşvet davasının düşürülebileceği belirtiliyor. Plan aynı zamanda, aşırı sağcı hükümetin işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan Yahudi yerleşimlerini, Yüksek Mahkeme'den çıkabilen tersi yöndeki kararlardan endişe duymadan genişletmesinin de önünü açacak. İsrail daha önceden, yerleşimler konusunda gelen uluslararası eleştirileri bastırmak için Yüksek Mahkeme'nin yetkilerine atıfta bulunmuştu.
'TEK TARAFLI BİR DEVRİM'
Aşırı sağcı hükümetin bu yetkileri tırpanlamayı öngören planı, muhalefette ve sivil toplumda tepkiyle karşılandı. Netanyahu'nun kasım ayındaki seçimlerde yenilgiye uğrattığı muhalefet lideri Yair Lapid, önerinin "İsrail'deki hükümet sistemine karşı tek taraflı bir devrim" anlamına geldiğini söyledi.
Lapid, "yeni hükümetin ülkedeki anayasal yapının tamamını yok etme tehdidinde bulunduğunu" belirterek, "Değişikliği, iktidara gelir gelmez geri alacağız" dedi. Netanyahu'nun eski koalisyon ortağı Benny Gantz da, söz konusu değişikliğin "hükümetin mahkemeleri de kontrol etmesi anlamına geleceği" eleştirisi getirdi.
'GÜÇLER AYRILIĞI ZATEN KIRILGAN'
İsrail Demokrasi Enstitüsü'nden anayasa profesörü Suzie Navot ise "Reform, mutlak güç fikrini hayata geçiriyor" dedi. İsrail'in yazılı bir anayasası olmadığına, demokratik temellerin zaten "basit yasalarla" korunduğuna dikkat çeken Navot, ülkede güçler ayrılığının halihazırda kırılgan olduğunu vurguladı. Navot, yasa nedeniyle yolsuzluğun ve hak ihlallerinin artabileceğini söyledi. (DIŞ HABERLER)