Mescid-i Aksa 'ihlaliyle' yeni tırmandırma: Ben Gvir liderliğindeki Yahudi aşırı sağından dua-secde 'provokasyonu'

Mescid-i Aksa 'ihlaliyle' yeni tırmandırma: Ben Gvir liderliğindeki Yahudi aşırı sağından dua-secde 'provokasyonu'
İsrail'e olası İran-Hizbullah misillemesini önlemek için perşembe günü Gazze'de ateşkes müzakerelerinin başlaması çabaları yoğunlaşırken, Ulusal Güvenlik Bakanı Ben Gvir Mescid-i Aksa baskınıyla gerilimi tırmandırdı. Bölge ülkeleri "provokasyonu" kınadı.

Artı Gerçek - Gazze Şeridi'ne 312 gündür saldıran İsrail'in suikast furyasına İran-Hizbullah misillemesinin beklediği sırada, Benyamin Netanyahu'nun başbakanlığındaki hükümetin aşırı sağcı ortaklarından, Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir yine provokatif eylemlerde bulundu.

Gazze'de ateşkes anlaşmasına varılmasını reddeden, Filistinli esirlere işkenceyi savunan, İran'a saldırılmasını teşvik eden Ben Gvir, Kudüs'te Yahudilik, Hristiyanlık, İslam için kutsal Tapınak Tepesi'nde statükoyu bozma adımlarına bir yenisini ekledi.

Çoğu yerleşimci olan yaklaşık 2 bin aşırı dinci-milliyetçi Yahudi'yle birlikte Mescid-i Aksa'nın avlusuna girip İsrail bayrakları açan Ben-Gvir, Gazze Savaşı'nda aşırı milliyetçi Yahudilerin marşına dönüşen "Am Yisrael Chai" (İsrail halkı yaşıyor) ilahisini söyledi.

YÜKSEK SESLE DUA SECDE GÖSTERİSİ

Ulusal Güvenlik Bakanı'nın yanısıra aynı partiden Necef ve Celile Kalkınma Bakanı Yitzhak Wasserlauf'un bulunduğu, bazılarının silah kuşandığı grup, Mescid-i Aksa'nın avlusunda, Kubbetü's-Sahre önünde dua etmek dahil Yahudi dini ritüellerini yerine getirdi. Ben Gvir'in yanındakiler yüksek sesle dua edip secde etti.

'MÜSLÜMAN OLMAYANLARIN DUA ETMEMESİ' STATÜKOSUNUN İHLALİ

Böylece Yahudi Gücü partisi lideri ve Ulusal Güvenlik Bakanı, İsrail devletinin "sadece Müslümanların ibadet edebileceği Mescid-i Aksa'da diğer dinlerin mensuplarının sadece ziyaret gerçekleştirmesi, ama dua etmemesine" yönelik statükosunu bir kez daha ihlal etti.

'MÜZAKEREYE GİTMEK YERİNE HAMAS'A DİZ ÇÖKTÜRTÜN'

Eylem videosu da yayımlayan Ben Gvir, "Samimiyetle söylenmesi gerekiyor: Burada yönetimde, egemenlikte çok önemli ilerleme var. Daha önce de söylediğim gibi politikamız duaya izin vermek" dedi. İsrail'in Hamas'la dolaylı müzakereler için "Doha veya Kahire'deki zirvelere gitmek" yerine Gazze'de Hamas'a "diz çöktürtmesi" gerektiğini sözlerine ekledi.

Eyleme katılan Netanyahu'nun partisi Likud'un milletvekili Amit Halevi de bunu "savaşta zafer için dua etmek" amacıyla yaptıklarını dile getirdi.

NETANYAHU: BEN GVİR KENDİ POLİTİKASINI DAYATAMAZ

Ardından Netanyahu, Ulusal Güvenlik Bakanı'nın "Tapınak Tepesi'nde Yahudi duasına izin verme politikası" açıklamasını reddettiğini duyurdu.

Başbakanlık Ofisi'nin açıklamasında, "Tapınak Tepesi politikasının belirlenmesi doğrudan hükümete ve başbakana tabidir. Tapınak Tepesi'nde, ister ulusal güvenlik isterse başka bakan olsun, belirli bir bakanın özel bir politikası yoktur. Bu, tüm İsrail hükümetleri altında böyle olmuştur" denilerek şöyle devam edildi:

"Bu sabah Tapınak Tepesi'nde yaşanan olay, statükodan sapmadır. İsrail'in Tapınak Tepesi politikası değişmedi ve böyle olmaya devam edecek."

POLİS MÜDAHALESİ YOK, KORUMASI VAR

Ancak Mescid-i Aksa'nın avlusunda Yahudilerin dua eylemi, Ben Gvir'e bağlı İsrail polisinin koruması altında gerçekleşti. Tahmin edileceği üzere polis, hiçbir eylemciyi gözaltına almadı.

'YAHUDİLERE KARŞI IRKÇI AYRIMCILIK HİÇBİR YASADA YAZMIYOR'

Nitekim İsrail Başbakanı'na yanıt veren Ulusal Güvenlik Bakanı, "Hiçbir yasa Tapınak Tepesi'nde Yahudilere karşı ırkçı ayrımcılığa izin vermiyor" söylemine başvurdu. Açıklamada şöyle denildi:

"Ulusal Güvenlik Bakanı'nın politikası, Tapınak Tepesi dahil her yerde Yahudilere ibadet özgürlüğünü sağlamaktır ve Yahudiler gelecekte de bunu yapmaya devam edecektir. Tapınak Tepesi, İsrail Devleti'nin başkentinde egemen bir alandır. Tapınak Tepesi veya İsrail'in başka herhangi bir yerinde Yahudilere karşı ırkçı ayrımcılığa izin veren hiçbir yasa yoktur."

Ortadoğu'daki tırmanmaya tuz biber eken Ben Gvir liderliğindeki "Mescid-i Aksa baskınına" Ürdün ve Mısır'dan kınama geldi.

ÜRDÜN'E GÖRE İSRAİL'İN EGEMENLİĞİNDE DEĞİL

Ben Gvir, Wasserlauf, Halevi'yi "aşırılıkçı" diye niteleyen, "statükoyu ihlal eden onların provokasyonlarına uluslararası kınama" talep eden Ürdün Dışişleri Bakanlığı, "İsrail hükümetinin ve aşırılıkçı üyelerinin uluslararası hukuku ve işgalci güç olarak İsrail'in yükümlülüklerini hiçe sayma konusundaki ısrarına" dikkat çekti.

Ürdün'ün Kudüs'te Mescid-i Aksa dahil kutsal mekanların idaresinden sorumlu olması anlaşmasını artık İsrail'in tanımamasına karşın, bakanlık, İsrail'in "işgal altındaki Kudüs şehri ile İslam ve Hristiyan kutsal mekanları üzerinde hiçbir egemenliğinin olmadığını" söyledi.

MISIR: GAZZE'DE ATEŞKES SAĞLAMA ÇABALARINA ENGEL

Mısır Dışişleri, "Filistinlilerin ibadet etmesinin engellendiği Mescid-i Aksa'ya bakanlar ve milletvekilleri dahil aşırılıkçı Yahudilerin İsrail polisinin koruması altında baskın düzenlemesini kınadığını" duyurdu.

Bu "sorumsuz ve kışkırtıcı" davranışın statükoyu ihlal ettiğini belirten Kahire, uluslararası toplumu "duyguları kışkırtıp Gazze'de ateşkes sağlama çabalarını engelleyen bu ihlallerle mücadelede aktif rol oynamaya" çağırdı.

Bunu Katar ve Suudi Arabistan'nın dışişleri bakanlıklarının benzer kınamaları takip etti. (Times of Israel, AA, Dış Haberler)

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar