Memurlar, kamuda tasarruf genelgesini yargıya taşıdı: Hukuka aykırı

Memurlar, kamuda tasarruf genelgesini yargıya taşıdı: Hukuka aykırı
Kamu- Sen, personel servislerinin kaldırılması, lojman kiralarının artırılması gibi kararlara tepki göstererek “tasarruf paketi”ni yargıya taşıdı. Kamu-Sen, “Örgütlenme özgürlüğüne ve toplusözleşme hakkına darbe vurmak anlamına gelmektedir" dedi.

Artı Gerçek - Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Kamu-Sen), Cumhurbaşkanlığı Kamuda Tasarruf Genelgesi yargıya taşındı. Kamu-Sen, lojman kiralarını artıran, servisleri kaldıran, kamuya alınacak personel sayısını sınırlandıran düzenlemelerin iptali istemiyle dava açtı. Kamu-Sen, toplusözleşme ile gelen hakların kararname ile kaldırılamayacağını açıkladı. Kamu -Sen, “Kanun hükmündeki kararların normlar hiyerarşisine aykırı bir biçimde genelgeler ya da yönetmelikler yoluyla kaldırılması hukuka aykırı bir durumdur” dedi.

‘MALİYET TASARRUF MİKTARINDAN ÇOK DAHA FAZLA OLACAKTIR’

Cumhuriyet’te yer alan Mustafa Çakır’ın haberine göre Türkiye Kamu-Sen itirazlarını şöyle sıraladı:

Kamuya yeni personel alımının emekli olan kamu görevlisi sayısı ile sınırlandırılması gözden geçirilmesi gereken bir karardır. Böyle bir karar, önümüzdeki yıllarda artacak nüfusa ve hizmet ihtiyacına paralel olarak kamu çalışanı açığının daha da büyümesine yol açacaktır.

Personel servislerinin kaldırılmasının toplamda 85 milyon TL tutarında bir tasarruf sağlayacağı ifade edilmektedir. Ancak personele verilecek ulaşım kartları, artacak akaryakıt masrafları dikkate alındığında maliyet tasarruf miktarından çok daha fazla olacaktır.

‘SENDİKACILIK VE TOPLUSÖZLEŞME İLKELERİNE AYKIRI BİR DURUM’

Servis hizmetlerine yönelik olarak alınmış toplusözleşme kararlarının da böyle bir çalışma ile iptal ediliyor olması, sendikacılık ve toplusözleşme ilkelerine aykırı bir durum olarak toplu sözleşmenin özerkliğini yok etmek anlamı taşıyacaktır.

Toplusözleşme ile alınan kararların idari keyfiyetle iptal edilmesi, örgütlenme özgürlüğüne ve toplusözleşme hakkına darbe vurmak anlamına gelmektedir. Böyle bir karar, diğer toplusözleşme hükümlerinin de iptal edilebilmesinin önünü açacaktır.

‘KAMU HİZMETLERİNİN TAMAMEN AKSAMASINA YOL AÇACAK’

Son yıllarda ev kiralarında meydana gelen fahiş artışlar, kamu görevlilerinin büyükşehirlerde ve tatil beldelerinde çalışmalarını imkânsız hale getirmiştir. Birçok yerde ev kiraları maaşın üzerindedir. Kamu lojmanları ise nispeten kolaylık yaratmaktadır. Bu kiraların rayiç bedel üzerinden değerlendirilecek olması kamu hizmetlerinin tamamen aksamasına yol açacak, beklenen etkiyi yaratamayacaktır.

‘HUKUKA AYKIRI BİR DURUMDUR’

Halen yürürlükte olan toplusözleşme ve Kamu Görevlileri Hakem Kurulu Kararları, personel servisleri, seyahat kartları, giyim yardımları gibi Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ne konu olan pek çok hususa ilişkin, kanun gücünde hükümler içermektedir. Kanun hükmündeki kararların normlar hiyerarşisine aykırı bir biçimde genelgeler ya da yönetmelikler yoluyla kaldırılması hukuka aykırı bir durumdur.

‘GÜVENCESİZ İSTİHDAMA YOL AÇACAK’

“Kamuda tasarruf” adı altında yeniden esnek çalışma modelini dair Türkiye Kamu-Sen’den yapılan açıklamada, şunlar belirtildi:

“Esnek ve kısmi çalışma, bilinen anlamıyla güvencesiz istihdam ve çalışılan süreye bağlı olarak ödenen düşük ücretleri ifade etmektedir. Kamu personel rejiminin, anayasanın 128. maddesine uygun olarak kamu hizmetlerinin asli ve sürekli devlet memurları ve diğer kamu görevlileri eliyle gördürülmesine dayandırılması gerekmektedir. Esnek ve kısmi zamanlı çalışma, kamu hizmetlerinin aksamasına da yol açacak bir sistemdir. Özellikle güvencesiz istihdama yol açacak, çalışan yoksulluğunu artıracak düşük ücrete dayalı kısmi ve esnek çalışma modellerinden uzaklaşılması kamu hizmetlerinin etkili ve verimli bir biçimde sunulması için vazgeçilmez unsurdur.”(Kaynak)

Öne Çıkanlar