Merkez Bankası hayal kırıklığı yarattı

EKONOMİ - Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) faiz kararını açıkladı. Ancak, Merkez Bankası'nın faiz artışı kararını piyasa yeterli bulmadı.

Merkez Bankası, piyasaların beklediği gibi politika faizi ve faiz koridorunda herhangi bir değişikliğe gitmezken, geç likidite penceresi (GLP) borç verme faiz oranında 50 baz puan artış yaptı. Merkez Bankası, en son 27 Nisan 2017 tarihinde GLP'de değişikliğe gitmişti. GLP faizi böylece 12,25’ten yüzde 12,75’e yükseltildi.

Bloomberg HT Araştırma Bölümü'nün anketinde GLP faizinde 100 baz puan artış bekleniyordu.

GLP'de 50 baz puan artış ile piyasa beklentisini karşılamayan faiz kararı sonrası dolar/TL 3.8912'ye kadar tırmandı. Piyasa beklentisi 100 baz puan artış yönündeydi. Euro/TL ise 4.53'ten 4.60'a yükseldi. Yarım puan faiz artışına 6 kuruşluk ilk tepkinin ardından dolar/TL 3.87'ye, euro/TL 4.58 seviyelerine geriledi.

TCMB, PPK'nın ekim ayı toplantısında politika faizini yüzde 8'de, faiz koridorunun alt ve üst bandını sırasıyla yüzde 7,25 ve yüzde 9,25 düzeyinde, GLP borç verme faiz oranını da yüzde 12,25'te sabit tutmuştu.

50 BAZ PUAN HAYAL KIRIKLIĞI

Standard Chartered analistleri daha önceki değerlendirmelerinde 50 baz puanlık artırımının hayal kırıklığı olacağını, bunun dolar/TL'nin 2018 sonuna kadar 4.20'ye yükselmesi için zemin hazırlayacağını kaydetmişti.

Bloomberg HT'nin 21 kurumla yaptığı ankete göre geç likidite penceresi faizinde 100 baz puan artış bekleniyordu. Societe General 100 baz puan veya üzeri faiz artışı senaryosunda Türk varlıklarının 'etkileyici bir dönüş" yapabileceğini söylemişti.

Alternatifbank Ekonomisti Serdar Şenol, TCMB'nin beklentileri karşılamayan faiz artırım kararını, piyasada TL açısından negatif fiyatlama eğilimini destekleyici bir unsur olarak değerlendirdi. Şenol, "Kararın ardından TL'de negatif bir performans görülmesi bekleniyor. Banka, gelecek dönemde yeni faiz artırımları yapabileceği konusunda da güçlenen bir yorum yapmadı" diye konuştu.

Anadolubank Genel Müdür Yardımcısı Recep Atakan'ın kararla ilgili ilk yorumu şöyle oldu: "Merkez Bankası'nın kararı alırken ne düşündüğünü zamanla anlayacağız ama çok önemli bir fırsatı tepti gibi geliyor bana. İyi, etkili bir karar. Önümüzdeki senenin temel risklerinden biri olan yüksek enflasyon konusunda bir sene boyunca elini rahatlatacaktı. Bu karar, piyasa beklentileriyle birebir örtüşmediği için muhtemelen kur ve faiz tarafında kısa dönemli spekülatif hareketlere yol açabilir. Fakat, gelecek senenin risklerini düşündüğümüzde, Merkez Bankası'nın sürekli faiz artırır modda olmak istemediği bir dönemde operatif olmayan bir üst bant yaratıp, politika faizini daha işler hâle getireceği bir uygulama yapsaydı, önümüzdeki sene özellikle kurun getireceği rahatlamayla enflasyon projeksiyonlarında değişiklik olabilirdi."

PARASAL DURUŞTA SIKILAŞTIRMA

Merkez Bankası'ndan yapılan açıklamada, 2017 yılı genelinde toplam talep güçlü bir seyir izlerken kredilerde hızlı bir artış gözlendiği, son dönemde açıklanan verilerin iktisadi faaliyetin gücünü koruduğuna işaret ettiği belirtildi. Açıklamada, "İç talepteki iyileşme devam ederken dış talepteki artışın ihracat üzerindeki olumlu etkisi sürmektedir.

Enflasyonun bulunduğu yüksek seviyeler ve yakın dönemde yaşanan maliyet gelişmeleri beklentiler ve fiyatlama davranışlarına dair riskleri artırmıştır. Bu çerçevede Kurul, parasal duruşun sıkılaştırılmasına karar vermiştir.

Merkez Bankası fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir. Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme ve hedeflerle uyum sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir. Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabilecektir.

Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanmalıdır" ifadeleri yer aldı.