Esnaftan Erdoğan'a 'helallik' yanıtı: Devlet ödemeleri ve kiralar için helallik istesek verir misiniz?
Hükümetin güvencesiz ve desteksiz kapanmaya mahkum ettiği esnaf, kapalı oldukları dönemde ödemelerin devam ettiğini belirterek, kendilerinden ‘helallik’ isteyen AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a seslenerek "Kredi ve vergiler için helallik istesek verir misiniz?" diye sordu. Dükkân kepengine pankart asan bir esnaf ise "Açmak zorundayız" yazdı.
Hükümetin ‘tam kapanma’ olarak adlandırdığı sürecin ardından ‘kademeli normalleşme’nin başladığı ilk gün esnaf keyfi uygulamalara tepki gösterdi. Erdoğan’ın, "Sıkıntıya düşen insanlarımız, esnafımız, çalışanımız olduysa hepsinden helallik istiyoruz" demesinin yankıları ise sokakta devam ediyor. İstanbul ve İzmir’deki esnaf, 14 aydır giderlerini karşılayacak bir destek alamadıklarını belirtirken, İzmir Alsancak Muzaffer İzgü Sokağı’nda hizmet veren bir mekân, kapısına "Açmak zorundayız" yazılı büyük bir pankart asarak yaşananlara tepki gösterdi.
‘BİZİM SEKTÖRLE İLGİLİ KEYFİ KARARLAR UYGULANIYOR’
Birgün’den Berkay Sağol ve Meral Danyıldız’ın haberine göre Alsancak’ta Duvar isimli mekânla aynı sokakta hizmet veren Volume isimli mekânın sahibi Levent Kalındamar, "Bu sokağa asılan pankart çok refleksif bir yanıttı ve tahminimizden daha çok ses getirdi. Biz 14 aydır çok ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. İçkili kafeteryalar, barlar, gece kulüpleri olarak hiçbir destek alamadık. 17 Nisan’da açacağız diye bekledik ama yine bir kararla bu süre uzadı. Söyledikleri tarihte açabilecek miyiz, onu da bilmiyoruz. Bizim sektörümüzle ilgili sürekli keyfi kararlar uygulanıyor ve herkes yorum yapıyor. Ancak şunu unutuyorlar; biz hayatımızı bu sektörden kazanıyoruz" ifadelerini kullandı.
‘DESTEK ALAMADIĞIMIZ İÇİN PERSONELİ TUTAMADIK’
Personel sıkıntısı yaşadıklarını söyleyen Kalındamar, "Yarın açalım desek çalıştıracak personelimiz yok, çünkü destek alamadığımız için personelleri tutamadık" dedi.
ERDOĞAN’A YANIT: BİZ DE DEVLET ÖDEMELERİ VE FATURALAR İÇİN ‘HELALLİK’ İSTESEK VERİR MİSİNİZ?
İzmir Karşıyaka’da hizmet veren Girit Adası Et ve Balık Evi işletmecisi Hakan Özgüler ise, "Şimdi bir şey rica etsem; tüm sektörün ödeyemediği krediler, vergiler, bekleyen kiralar, işgaliyeler, devlet ödemeleri için helallik istesek verir misiniz?" diye sordu.
‘BANA HAKKINI KİM HELAL EDECEK?’
Çiğli’de ise 13 Nisan’dan beri dükkânı kapalı olan bir kafe işletmecisi, "Ruhsatım kafeterya değil kafe olduğu için 13 Nisan’da kapattım. Gel-al veya paket servise izin vermiyorlar. Bayramdan sonra açma ümidiyle bugüne kadar bekledik ama şimdi tekrar hayal kırıklığına uğradık. Bu sürede hiçbir destekte alamadım. Bana hakkını kim helal edecek?" ifadelerini kullandı.
‘BU KADAR KÖTÜ BİR DÖNEM GÖRMEDİM, MALLAR ELİMİZDE KALDI’
İstanbul Gülbağ pazarında kıyafet satan Halil Gül adlı esnad da, pazar yerlerinin kapalı olduğu ‘tam kapanmada’ sefalet çektiklerini belirterek "10 senedir çalışıyorum, bu kadar kötü bir dönem görmedik" dedi. Gül, satış yaptığı sırada "5 liralık şeye bile vatandaş pazarlık ediyor, millette para yok ki. Ne yapsın? Kazancımız aynı bile olsa enflasyon paramızı ezdi. Mallar olduğu gibi elimizde kaldı" ifadeleriyle anlattı yaşadığı sorunları.
’65 YAŞINDAYIM, DIŞARI ÇIKMAYA KORKUYORUM AMA ÇALIŞMAZSAM AÇLIKTAN GEBERECEĞİZ’
"Sadece mal davası da değil, korkuyoruz dışarı çıkmaya ama mecburen çalışıyoruz" diyen Gül, şunları dile getirdi: "Ben 65 yaşındayım, emekliyim. Çalışmazsak acımızdan gebereceğiz. Bu da ülkenin durumunun izahıdır. 7 milyon nüfusu olan bölgede havalimanlarına para tıkır tıkır, şehir hastanelerine tıkır tıkır para, emekliye gelince ikramiyeleri bile 100 lira. Adam 100 lirayı çocuklarına harçlık diye bile vermez" ifadelerini kullandı.
‘DÜKKANI AÇTIĞIM AN 169 LİRA FATURA GELDİ, KASAMIZDA 50 LİRA VAR’
Dükkânı zararla açtığını söyleyen Pilavcı Necdet Öner, "Açtığım dakika 169 lira elektrik faturası geldi" dedi. Kredi kartıyla geçinmeye çalıştığını söyleyen Öner, "Onlar da birikti zaten ne kadar olduğunu bile bilmiyorum. Bu yaşadığımıza geçinmek bile denmiyor. Buranın kirası 5 milyar, elektrik var, faturalar… Kirayı ödeyemedik. Kasamıza bakın, 50 lira var. Perişan yani. Çalışmadığımız için çalışanlara da para veremedik. 4 kişiydik, şimdi iki kişiyiz. Evde dört kişiyiz, bir oğlum askerde. Her ay nereden baksan 700-800 de ona para gidiyor. Buradaki her şey borç yani. Başka da söyleyecek bir şey yok" diyerek tepki gösterdi.
‘ESNAF ÖLDÜ ÖLDÜ, NEREYE KADAR GİDER BİLMİYORUM’
"Esnaf öldü öldü" diyen bir büfeci "Her esnaf gibi biz de zarardayız. Yasak olması demek zaten zarar demek" ifadelerini kullandı. Büfeci "Nereye kadar böyle gider, bilemeyeceğim" dedi.
