Goethe Enstitüsü çalışanlarını greve zorluyor: ‘Grev hakkımızın doğduğu bugün sesimizi duysunlar istiyoruz’
Oğulcan ÖZGENÇ
ANKARA - Alman Kültür Merkezi/Goethe Enstitüsü Ankara çalışanları, toplu sözleşme masasına oturmayı reddeden işverenliği protesto etti. Çalışanlarını greve zorlayan Goethe Enstitüsü, yasal süreç içerisinde devam eden toplu sözleşme görüşmelerini yapmadı ve arabuluculuk süreci de dahil tüm yolları reddetti.
YETKİ BELGESİNE YASAL SÜRE İÇİNDE İTİRAZ EDİLMEMİŞ
Basın açıklaması yapan Tez Koop-İş Sendikası Ankara 3 Nolu Şube Başkanı Cemal Yarga, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yetki belgesini aldıklarını belirterek “Yetki belgesinin alınmasının ardından üyelerimizle bir araya gelerek teklifimizi hazırlanmış ve işverene gönderilmiştir. Ancak Alman Kültür Merkezi Ankara işverenliği, yetki belgesine itiraz ettiğini iddia ederek ve çalışanlarının sendikalaşmasına tepki olarak teklifimizi teslim almamıştır. Noter kanalı ile işverene tebliğ edilen sözleşme için işverene görüşme talebi olmuş ancak karşılık alınamamıştır” dedi.
Yarga, Alman Kültür Merkezi avukatlarının yetki belgesine yasal süresi içinde ve usulüne uygun itiraz etmediğini ifade ederek, “Dava yerel mahkemede reddedilmiştir. Demokratik değerleri savunduğu bilinen Alman Kültür Merkezi ülkemizdeki bu antidemokratik tutumu kabul edilemez” diye konuştu.
‘İNSAN HAKLARINA AYKIRI BİR TUTUM TAKINMASI KABUL EDİLEMEZ’
TİS masasına oturmak üzere Alman Kültür Merkezi işverenliğini son kez uyarmak üzere bir araya geldiklerini ifade eden Yarga, şunları söyledi:
“Almanya’da 2023 yılında insan haklarını korumaya yönelik ve bir çeşit etik yasası olan Durum Tespit Yasası yürürlüğe girmişken, Goethe Enstitüsü gibi uluslararası saygınlığı olan bir kurumun insan haklarına aykırı bir tutum takınması kabul edilemez. Sizi Alman Hükümeti başta olmak üzere, tüm uluslararası kamuoyuna şikayet ediyoruz. Üyelerimizin hakkını sonuna kadar savunacağız.”
‘GREV HAKKIMIZIN DOĞDUĞU BUGÜN SESİMİZİ DUYSUNLAR İSTİYORUZ’
Artı Gerçek’e konuşan Sendika Sözcüsü Deniz Gürsoy, taleplerinin işverenin toplu sözleşme masasına oturması olduğunu belirterek şöyle konuştu:
“İşveren sözleşme taslağımızı bile kabul etmedi. Bundan sonraki süreçte masaya asla oturmadı ve toplu sözleşme müzakereleri için yasal süreç işletilmedi. Bakanlığın görevlendirdiği arabulucunun çağrılarına da yanıt vermeyen işveren, artık grev hakkımızın doğduğu bugün sesimizi duysun istiyoruz. Temel isteğimiz, tüm dünyada herkes için eşit hakların kabul edilmesi düsturuyla sendikalaşma hakkımızın tanınması ve sendikayla beraber taleplerimizin karşılanması. Sosyal bir işveren olduğunu söyleyen Goethe Enstitüsü’nün biz çalışanları için de sosyal hakları sonuna kadar savunmasını bekliyoruz.”
‘12 YILDIR ÇALIŞTIĞIM KURUMU SORGULUYORUM’
Alman Kültür Merkezi’nde yaklaşık 12 yıldır çalıştığını belirten Murat Alabay da uluslararası bir kurum olan Enstitü’nün söz konusu tavrının hayal kırıklığı olduğunu ifade ederek “İnsan hakkı ve anayasal hakkımız olan haklara dayanarak sendikalaşıp toplu sözleşme için görüşme yapmamız gerekirken kurumun bunu görmezden gelmesi ve işçi haklarına değer vermemesi çok büyük hayal kırıklığı. 12 yıldır çalıştığım kurumu bu noktada sorgulamaya başladım artık. Goethe yönetimi taleplerimizi dikkate almalı ve toplu sözleşme masasına oturarak sorunları barışçıl bir biçimde çözmeli” dedi. (ARTI GERÇEK)
Rusya'dan Almanya'ya misilleme: Goethe Enstitüsü'nün Rusya'daki banka hesapları donduruldu
