"İZLEMEDİKLERİ BİR FİLM HAKKINDA SUÇ VE SUÇLU YARATTILAR"
Artı Gerçek - Sözün Yarısı programında Erol Köroğlu’nun konuğu Altın Portakal Film Festivali’nin film seçkisinden çıkartılmasıyla gündem olan Kanun Hükmü belgeselinin yönetmeni Nejla Demirci’ydi.
“Filmin ismi Kanun Hükmü ve KHK’ları anlatan bir film, çekim aşamasında karşılaştığımız sorunlardan dolayı gösteriminin hiç kolay olacağını düşünmüyordum. Uygulama akıl dışı, bir filmin isminden, fragmanından yola çıkarak terörü övme suçu yarattılar, tehdit ediyorlar ve birçok baskı yaşıyorum, televizyon programlarında ve sosyal medyada nefret söylemiyle karşılaştım.” diyen Nejla Demirci festival sürecini şu sözlerle özetledi.
“Festival direktörü beni aradığında çok şaşkındı ve yapılan baskıyı size tarif edemem demişti. Festival filmi çıkardı, sonra geri aldı ve en son festival iptal edildi. Şimdi ise Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek festivali yapmak istediğini söyledi kendisinden haber bekliyoruz.”
“İzlemedikleri bir film hakkında suç ve suçlu yarattılar, filmin festivalinden atılmasına en son da festivalin iptal edilmesine sebep oldular” diyen Demirci, festivale katılan bütün sinemacıların Kanun Hükmü’ne sahip çıktığını, bütün KHK platformlarının ‘Kanun Hükmü’ benim hikayem dediğini belirtti.
Diyalog yönteminin tamamen yok olduğu bir süreç yaşandığını, Kültür Bakanlığı’nın filmi seyretmeden nasıl böyle bir açıklama yapabildiğini anlayamadığını ifade eden Demirci bu dönemde karşılaştığı zorlukları şu sözlerle özetledi.
“Kültür Bakanlığı neden hedef gösteriyor, ya benim başıma bir şey gelirse? Tehdit mesajları alıyorum, ben ne yaptım ki tehdit ediliyorum. Bu ülke bu kadarını hak etmiyor. Ben de ülkesi için, doğası için çalışan bir insanım. 2017’den bu yana bana yaşatmadıklarını bırakmadılar. KHK’lılar çok zor günler yaşadılar ve yaşamaya devam ediyorlar ben de içeriden birsi olarak çünkü kız kardeşim doktor ve görevinden alındı. Biz hala neden atıldığını bilmiyoruz. Kendi ülkemde bu film izlensin, ülkemin insanları düşünsün ve sadece işleri değil itibarları da geri verilsin. Hayatınız birden altüst oluyor, arkadaşınızla komşunuzla, iş arkadaşınızla olan ilişki biçimiz değişiyor.”
Filmin festival seçkisinden çıkartılmasının, festivalin iptal edilmesinin yasal olmadığını ifade eden Demirci “Filmi nerede açtığınız filmin yolculuğu için önemli ve belirleyicidir. Antalya Film Festivali’nde filmini açmak isteyen biz yönetmenler her geçen gün ciddi kayıplar yaşıyoruz. Filmin zamanını harcıyoruz, film eskiyor. Bir filmin kaderini değiştirmeye, bekletmeye, eskitmeye kimsenin hakkı yok. Festivaller sinema emekçisinin emeğini izleyiciye taşımak zorunda olan alanlardır. Orada filmler yargılanıp yasaklanmaz, eleştirilir ve konuşulur. Sadece Kanun Hükmü’nün değil festivale katılan diğer arkadaşlarımın da Türkiye sinemasının da mağduriyetidir.” dedi.