'31 Mart sonrası bir şeyler değişti, AYM beklenmedik kararlara imza atacak'

'31 Mart sonrası bir şeyler değişti, AYM beklenmedik kararlara imza atacak'
Hükümete yakın gazetenin yazarı Anayasa Mahkemesi'nin üyeleriyle yaptığı görüşmeyi anlatarak, yüksek mahkemenin ileride birçok kritik davada beklenmedik kararlara imza atacağını yazdı.

Anayasa Mahkemesi’nin (AYM), sokağa çıkma yasakları ve bölgedeki operasyonların sonlanması için hükümete yaptıkları çağrı sonrası hapis cezalarıyla yargılanan Barış Akademisyenlerine ilişkin verdiği "hak ihlali" kararı, yandaş medyanın birinci gündem maddesi oldu. Saldırgan bir dil ve üslupla yüksek mahkemenin verdiği "ifade özgürlüğü ve hak ihlali" kararını eleştiren haberler, aleyhte yazılan yazılar havuz medyasında başat gündem olmuş durumda.

Söz konusu yazılardan biri de Türkiye gazetesinden Batuhan Yaşar tarafından kaleme alındı.

Üyelerle konuşarak ihlal kararının alındığı gün yaşananları "Anayasa Mahkemesinde disclosure" başlıklı kulis yazısında kaleme alan Yaşar, AYM'nin barış bildirisi imzacısı akademisyenlerinin başvurusuna hak ihlali kararı vermesine ilişkin "Tam PKK köşeye sıkıştırılmışken, Anayasa Mahkemesi ilginç bir karara imza attı" ifadelerini kullanarak yüksek mahkemenin ileride kritik davalarda "beklenmedik kararlara imza atacağını" yazdı. Bu iddiasını da "üyelere" dayandırdı.
          

Kulis yazısında, 31 Mart yerel seçimleri sonrası AYM’de bir şeylerin değiştiğini öne süren Yaşar’ın yazısındaki ilgili bölüm şöyle:

 "Son dönemde müthiş operasyonlara, başarılara imza atıldı. Yurt içi tamam, yurt dışında da kafasını çıkartan terörist indiriliyor. Tam da PKK köşeye sıkıştırılmışken, Anayasa Mahkemesi ilginç bir karara imza attı. Hem yazarken hem de konuşurken İngilizce kelimeleri kullanmayı pek istemem. Ama durum ‘disclosure’dan daha iyi ifade edilemezdi..

Disclosure, "bir şeylerin artık gizlenememesi, açığa çıkması" anlamında kullanılır. Bazı üyelerle konuştuk. Yaşananları anlattılar. Gerçekten dikkat çekici hamleler yapılmış. Önce raportörün raporundan başlayalım.

Bir üye şunları söyledi:

-"Hazırlanan rapor ‘ihlal var’ yönündeydi.."

-"Bunları zaten Başkan hazırlatıyor. Herkes bilir ki raportörlere müdahale edebiliyor.."

Bir başka üyeye daha sorduk:

-"Cuma öncesinde Genel Kurul’da durum 9’a 7 ret yönündeydi.."

-"Cuma sonrasında ne olduysa oldu ve 8’e 8 eşitlendi.."

‘ARA VERELİM’ DEYİNCE ŞAŞIRDIK

"Karar öncesinde Anayasa Mahkemesinin tüm üyeleri konuşmuş..

Oylarını açıkça belli etmişler.

Öğrendiklerimize göre;

-Genelde bir-iki üye konuşur, sonra oylamaya geçilirmiş

-Üyelerin tamamının konuşması çok nadir gerçekleşirmiş

9 üye ret kullanacağını ima yoluyla değil, açıktan söylemiş:

-"Devletimizin karşısındaki bu cani örgüte (PKK) yol vermeyelim.."

-"Terör örgütü ile böylesine mücadele verilirken..."

-"Bu kadar şehidimiz var.."

-"Hazırlanan rapor çelişkilerle dolu.."

Konuşmalar bitip tam da oylamaya geçileceği anda Başkan Zühtü Arslan "Ara verelim" demiş.

Konuştuğum üyeler bunun nedenini şöyle açıkladı:

-"Başkan durumu gördü. Karar kendi istediği gibi çıkmayacaktı.."

-"Tam oylama yapılacakken üyelere dönerek ‘Bu konu önemli.. Biraz daha konuşalım’ dedi."

 KARARINDAN KİM DÖNDÜ?

"Aldığımız bilgilere göre üyelerden Hicabi Dursun, sabah oturumunda ‘ret’ vereceğini açık açık söylemiş. Ara verilince üyeler cuma namazına gitmiş. Cuma dönüşü kurul yeniden toplanmış. Yine anlatılanlara göre;

Başkan Zühtü Arslan bir üyeye söz vermiş, ardından da kendi konuşmuş.

Söz verdiği üye "ihlal var" yönünde görüş beyan etmiş. Sonra da oylamaya geçilmiş ve 8’e 8 kararı çıkmış. O anda yaşananlar da şöyle anlatıldı:

-"Herkes sabah konuştuğu gibi oy kullandı.. Bir kişi hariç.."

-"Hicabi Bey sabah ‘ret’ demişti öğleden sonra ‘ihlal var’ dedi.."

 Oylama bitince kurulda sinirler bayağı gerilmiş. Tartışma çıkmış. Bazı üyeler;

-"Bu karar şaibeli.. Ayarlandı.. Kim kimin koluna girdi? " demişler.

Bir başka üye daha da ilginç ifadeler kullanmış:

-"Kurulda üyeler oyunu belli etmişse değiştiremezler"

Oylama bittikten sonra Başkan Zühtü Arslan raportörleri dışarı çıkartıp şunları söylemiş:

-"Arkadaşlar lütfen bu konuşmalar burada kalsın. Başkaları ile paylaşılması etik olmaz."

‘31 MART SONRASI BİR ŞEYLER OLDU’

"Üyelerle sohbet ederken başka başka şeyler de öğrendik. Bir grup üyenin 31 Mart seçimlerinden sonra çok farklı tarzda hareket ettiğini söylediler. Mahkemenin önümüzdeki dönemde beklenmedik kararlara imza atabileceğine dikkat çektiler. Haksız da değiller:

-İbrahim Kaboğlu,

-Akademisyenlerin bildirisi,

-Kars’taki insanlık anıtı, kararlarında işin rengi belli oldu.

Yüksek mahkeme şimdi tatilde.

Eylülde önemli başvuruları görüşmeye devam edecek:

1- Askerî liselerin kapatılması..

2- Genelkurmay Başkanının, kuvvet komutanlığı yapmış olma şartının kaldırılması.

Neler olacağını hep birlikte göreceğiz..

Görünen köy kılavuz istemez..."

Yazının tamamını okumak için tıklayınız...


(HABER MERKEZİ)

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar