Adalet Bakanlığı'na verilen Musa Orhan önergesi 'yaralayıcı' bulunarak iade edildi

Meryem YILDIRIM

ARTI GERÇEK-Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekili Feleknas Uca‘nın 18 yaşındaki İpek Er'e 'nitelikli cinsel saldırı'dan yargılanan uzman çavuş Musa Orhan'ın serbest bırakılmasına ilişkin Adalet Bakanlığı'na sunduğu önerge, 'yaralayıcı‘ bulunarak işleme konulmadı. Milletvekiline geri gönderilen önergenin ‘düzeltilmesi‘ istendi.

Tecavüze maruz kalması sonrası intihar ederek bıraktığı mektupta maruz kaldığı cinsel saldırıyı anlatan İpek Er’in hastanede yaşam mücadelesi verirken Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün yanıtlandırması istemiyle soru önergesi veren HDP Batman Milletvekili Uca, önergede "Ülkemizde, kadınlara ve çocuklara yönelik, tecavüz, taciz ve şiddetin bu kadar yoğun olduğu bir dönemde tecavüz failinin serbest bırakılması, bu tür suçların daha da artmasına neden olmayacak mı? Cezasızlığın, suça meyilli kişileri cesaretlendirmesi söz konusu değil midir? Son dönemde Kürtlerin yoğunlukla yaşadığı illerde Uzman Çavuşların işledikleri istismar suçları tesadüf müdür? Kürt illerinde yaşanan istismarlara göz mü yumulmaktadır?" sorularını yöneltmişti.

HDP’li vekilin İpek Er’in hastanede yaşam savaşı verdiği sırada failin cezalandırılması talebiyle verdiği soru önergesine Er’in hayatını kaybettiği 18 Ağustos’tan günler sonra 14 Eylül’de yanıt verilirken, önergenin ‘kaba ve yaralayıcı‘ olduğunu belirten Meclis Başkanı Mustafa Şentop, Bakan Gül’e yönlendirilen soru önergesini Batman vekiline iade etti. Şentop, "Kürt illerinde yaşanan istismarlara göz mü yumulmaktadır?" sorusunu kaba ve yaralayıcı bularak, önergenin ‘yeniden düzenlenmesi durumunda’ işleme konulabileceğini bildirdi.

Batman Milletvekili Feleknas Uca’nın soru önergesi şöyleydi:

"Batman'ın Beşiri ilçesine bağlı bir köyünde İ.E. adlı kız çocuğunun, silahla yaşamına son vermek istemesiyle Uzman Çavuş Musa.O.'nun, tecavüzüne maruz kaldığı ortaya çıkmıştı. Olayın duyulmasının ardından gözaltına alınan M.O., savcılık ifadesinin ardından "nitelikli cinsel istismar" suçundan tutuklama istemiyle Siirt Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi. Sulh Ceza Hakimliği, Musa O.'ya yurtdışı yasağı ve adli kontrol tedbiri uygulayarak serbest bırakılmasına karar verdi. İ.E.’nin hastanede tedavisi devam ederken, doktorları, yüzde 80 felçli kalabileceği bilgisini verdi. Doktorların aktarımına göre, iç organları parçalanmış ve büyük hasar görmüş olan İ.E’nin böbrekleri de su toplamış durumda. İ.E.’nin hala cihaza bağlı yaşam mücadelesi verdiği belirtildi. Gizlilik kararı uygulanan dosyada Uzman Çavuş Musa O. ise ifadesinde, İ.E. ile herhangi bir cinsel birliktelik yaşamadıklarını ileri sürdü. Ancak hem İ.E’nin yazmış olduğu mektupta hem de Adli Tıp raporunda tecavüzün olduğu açıkça ortadadır. Cinsel saldırıyı reddeden O.’ya savcılıkta tecavüzü doğrulayan Adli Tıp Raporu da soruldu. O.’nun savcılık sorgusunda, İ.E. ile Siirt’te buluştuklarında "alkollü" olduğunu söylediği öğrenildi. Ailenin, avukatların ve kadınların tüm çağrı ve çabalarına rağmen fail hala tutuklanmadı. Daha önce uzman çavuş M.O. hakkında jandarma ve savcılığa yapılan şikâyetin de işleme konulmadığı belirtildi.

Bu bağlamda;

1- İ.E’nin canına kastetmesine ve felç kalma ihtimaliyle yaşam savaşı vermesine sebep olan Musa O’nun işlediği istismar suçu, delil ve Adli Tıp raporuyla ortadayken, serbest bırakılmasının nedeni nedir?

2- Tecavüz suçu işleyen failin "alkollüydüm" savunması serbest bırakılmasında etkili olmuş mudur? İ.E’nin ailesinin şikayetinin işleme konulmamasının nedeni nedir? Bunun sorumluları hakkında bir soruşturma başlatılmış mıdır?

3- Ülkemizde, kadınlara ve çocuklara yönelik, tecavüz, taciz ve şiddetin bu kadar yoğun olduğu bir dönemde tecavüz failinin serbest bırakılması, bu tür suçların daha da artmasına neden olmayacak mı? Cezasızlığın, suça meyilli kişileri cesaretlendirmesi söz konusu değil midir?

4-Tecavüz failleri serbest kaldığı sürece kadınlar ve çocuklar, şiddet ve istismardan nasıl korunacaklar? Bunu sağlayacak bir yönteminiz bulunmakta mıdır?

5-Son dönemde Kürtlerin yoğunlukla yaşadığı illerde Uzman Çavuşların işledikleri istismar suçları tesadüf müdür? Kürt illerinde yaşanan istismarlara göz mü yumulmaktadır?"

NE OLMUŞTU?

Batman’ın Beşiri ilçesinde tecavüze maruz kalması nedeniyle 16 Temmuz’da intihar eden ve tedavi gördüğü hastanede 18 Ağustos’ta yaşamını yitiren İpek Er’in ölümüyle ilgili "nitelikli cinsel saldırı" suçundan ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılan Uzman Çavuş kamuoyu tepkisinin ardından tutuklanmıştı. 7 gün sonra ise tahliye edilen Orhan, Jandarma Genel Komutanlığı’ndan ihraç edilmişti.

Orhan’ın tahliye edilmesi infiale yol açarken, İçişleri Bakanlığı "Bu acı olaydan siyasi bir rant devşirmeyi, kurumlarımızı ve adalet sistemimizi yıpratmayı hedefleyen TELE 1 adlı TV kanalının yanı sıra gayri ahlaki iftiraları atan terör örgütüne müzahir basın-yayın organları hakkında gerekli tüm yasal işlemler başlatılacaktır" açıklaması yapmıştı.

Jandarma Genel Komutanlığı ise Orhan hakkında açıklama yapmış, "Meydana gelen olay sonucu ilgili personel derhal görevden uzaklaştırılarak hakkında adli ve idari işlemlerin yapıldığı, tüm görev alanında yasal mevzuat çerçevesinde yüksek disiplin anlayışıyla faaliyetlerini sürdüren Jandarma Genel Komutanlığı ve tüm personelini derin üzüntüye boğan menfur olaya neden olan bir şahsın kesinlikle devletin şerefli üniformasını üzerinde taşımasının söz konusu olamayacağı bilinmelidir. Jandarma teşkilatı olarak acılı aileye ve yakınlarına başsağlığı dileriz" şeklinde bir açıklama yayınlamıştı.