Adıyaman'da deprem sonrası: 'Evimizi yıkmayın' yazan da var, yaşadığını ispatlamaya çalışan da

Adıyaman'da deprem sonrası: 'Evimizi yıkmayın' yazan da var, yaşadığını ispatlamaya çalışan da
Çadır ihtiyacının sürdüğü Adıyaman'da pek çok karışıklık da yaşanıyor. Kayıtlara 'öldü' olarak geçen bazı bazı yurttaşlar ölmediğini kanıtlamaya çalışıyor. Yokluğunda yapılan hasar tespitine itiraz edenler de binalarına "habersiz yıkmayınız" yazıyor.

Remzi BUDANCİR


ADIYAMAN - Adıyaman’ı 6 Şubat’ta vuran Maraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin yarattığı mağduriyet devam ediyor. Her iki deprem kentte büyük yıkıma neden oldu. Kent enkaz yığınına dönmüş durumda. Kentin neredeyse tümü şu anda evsiz kalmış durumda. Çadır ihtiyacının sürdüğü kentte karmaşa yaşanıyor. Kayıtlara 'öldü' olarak geçen bazı bazı yurttaşlar ölmediğini kanıtlamaya çalışıyor. Kendi yokluğunda evinde yapılan hasar tespit çalışmasına itiraz eden bir yurttaş binasına “Çevre Şehirciliğe itiraz edilmiştir. Tekrar kontrol edilecek. Sahiplerinden habersiz yıkmayınız. Rica olunur.” diye yazdı.

SOKAK ARALARI YIKILAN BİNALARLA DOLU

Yıkımın büyük olduğu kentte hala sağlıklı bir çalışma yapılmış değil. Sahada gönüllülerin, sivil toplum kuruluşların, meslek odalarının yoğun çalışması göze çarpıyor. Sağlık örgütleri kırsal bölgeler başta olmak depremzedeleri sağlık taramasından geçirmeye çalışırken, gönüller çadır kentlerde gıda ve temel ihtiyaçları karşılamaya çalışıyor. AFAD ve Kızılay’ın en yoğun olduğu alan Adıyaman Valiliği önü. İletişim Daire Başkanlığı dâhil birçok kurumun Valilik önünde konteynırları göze çarpıyor. Valiliğin hem arka tarafı, hem de karşı tarafındaki caddeler ve sokak araları ise enkaz dolu.

KÖYLER DERME ÇATMA ÇADIRLARDA KALIYOR

Dayanışma ile kurulan çadır kentlerinde hummalı bir çalışma varken, kentte ciddi barınma sorunu yaşanıyor. Çadır verilmeyen çok sayıda depremzede ya gönüllerin kurduğu çadır kentlere geliyor ya da köylerde bulunan yakınlarının yanına sığınıyor. Köy kesimlerinde de çadır sorunu yaşanıyor. Bu köylerden biri yıkımın yaşandığı Yarmakaya Köyü. Köyde birçok depremzede kendi imkânları ile buldukları battaniye ve muşambaları kullanarak derme çatma çadırlar yapmak zorunda kaldı. Çadır sayısının yetersiz olduğu köyde bu derme çatma çadırların her birinde birden fazla aile kalıyor.

'DİYANET'REN GELDİK' DİYEN GRUPLAR ÇADIRLARI GEZİYOR

Kent merkezinde ise meslek odaları, sivil toplum kuruluşları, emek örgütleri ve gönüllülerin oluşturduğu çadır kentler de var. Barınma sorunu yaşayanlar peyder pey buralara yerleşiyor. Ancak bu yerlere ‘Diyanetten geldik’ iddiası ile gelip dolaşan gruplarda var.

Çadır kamplarda görüştüğümüz kişiler şahit oldukları benzer bir olayı aktardı. Bu aktarma göre önceki gün çadır kente gece saat 22.00 sularında çarşaflı kadın ve erkeklerden oluşan bir grup gitti. Gelişigüzel çadırlara girmeye çalışan grubu durduran gönüller kim olduklarını sorduklarında “Biz diyanetten geliyoruz. Çadır kentte ibadethane kurmak istiyoruz” cevabını aldılar. Kamp görevlilerinin "insanlar şokta, çocuklar var. O ihtiyacı biz karşılıyoruz” demeleri üzerine grup uzaklaştı.

Kent genelinde buna benzer bir çok durumların yaşandığını anlatan görevliler, “Gerçekten Diyanetten gelip gelemediklerini bilmiyoruz. Gece saatlerinde aniden çadırlara giriyorlar. Çocuklar uyuyor, zaten trajedi yaşıyorlar. Ne yapmaya çalıştıklarını, kim olduklarını anlayamadık” sözleri ile yaşananları anlattı.

MAL VARLIKLARINI ENKAZDA KAYBETTİLER

Öte yandan yıkımın yaşandığı kentte ciddi ekonomik kayıp da var. Yurttaşların neyi var neyi yoksa enkaz altında kalmış durumda. Yurttaşların ev eşyaları, birikimleri enkaz altında kalırken, depremzede esnaf da ürünlerini yıkılan dükkanlarında kaybetti. Yurttaşlar evlerinin, esnaf ise dükkanlarının enkazlarının başında duruyor. Kimi enkaz altında kalan parasını bulmaya çalışıyor, kimisi ise bulabilirse birkaç parça eşyasını kurtarmaya çalışıyor.

EV SAHİPLERİ OLMADAN KONTRELLER YAPILIYOR

Yıkımın yaşandığı kentte hasar tespit çalışmasının hangi aşamada olduğuna ilişkin net bir bilgi yok. Sahada Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına bağlı ekiplerin hasar tespit çalışması yapıyor. Hasar tespiti bir çok ev ve işyeri sahibi olmadan yapıldı. Ev sahibinin yokluğunda binada inceleme yapan Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekipleri, bina girişine “Yıktırılacak acil bina” yazısı astı. Ev sahiplerine ulaşılmadığından kapısına bildirim yazısının asıldığı notunun yer aldığı tutanakta, eve girilmesi gerektiği uyarısı yer aldı.

Adıyaman'da pek çok binada hasar tespit çalışması sahipleri olmadan yapıldı

DEPREMZEDLER 'BİZ YOKKEN EVİMİZİ YIKMAYIN' YAZISI ASTI

Binalarda sadece Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünün değil, ev sahiplerinin de uyarı yazıları göze çarpıyor. Kentte bir çok ev sahibinden habersiz evleri yıkılarak enkazlar kaldırılıyor. Evde ne var ne yoksa kamyonlarla moloz alanına taşınıyor. Bir çok yurttaş kendi evinin kapısına uyarı yazıları asmak zorunda kaldı. Kendi yokluğunda evinde yapılan hasar tespit çalışmasına itiraz eden bir yurttaş, bina girişine şu yazıyı astı: “Çevre Şehirciliğe itiraz edilmiştir. Tekrar kontrol edilecek. Sahiplerinden habersiz yıkmayınız. Rica olunur.”

DEPREMZDELER KAYGILI

Yıkılmayan evlerin büyük bir bölümü ağır hasarlı olduğunu anlatan bir yurttaş, “Korkuyoruz. Evimiz sağlam olsa bile korkudan eve giremiyoruz. Şahsen kontrollerin sağlıklı olduğunu düşünmüyorum. Duvarları çatlamış, kolonları hasarlı olan evlere sağlam raporu verildiğini gördük. Tam tersine inceleme yapılmadan hasarlı raporu düzenlendiği de oluyor. Kontrolü nasıl yaptıklarını bilmiyoruz” sözleri ile kaygısını dile getirdi.

ÖLENLERİN TAM SAYISI YANSIMADI

Kent merkezinde ağırlıklı olarak ana caddeler, yolların açılması yönünde bir çalışma olduğu görülüyor. Birçok enkaza hala dokunulmadığı yönünde iddialar var. Ölen kişi sayısının oldukça yüksek olduğu kentte karışıklık da var. On binlerce insanın enkaz altında kalarak can verdiği Adıyaman’da şu ana kadar savcılığa yansıyan ölüm sayısı beş bin civarında. Ölenlerin büyük oranı ise resmi olarak hâlâ kayıt altına alınmış değil.

ÖLMEDİĞİNİ İSPATLAMAYA ÇALIŞANLAR VAR

Ölümlerin bildirilmesinde de sistem sağlıklı işlemiyor. Yakınlarının öldüğünü bildirmek için savcılığa gidenler farklı sorunlarla karşılaşıyor. Bu örneklerden biri geçtiğimiz günlerde yaşandı. Savcılığa giderek ölen yakınlarının nüfusa bildirmek için giden bir yurttaşın birkaç gün sonra banka hesapları da kapandı. Bankayla iletişime geçen yurttaş, kendisinin ölü olarak kayıtlara geçtiği bilgisi ile karşılaştı. Yakınlarının nüfus kaydından düşülmesi yerine kendisininkinin düşüldüğünü anladı. Ailesinden üç kişiyi kaybeden yurttaş şu anda kendisinin ölmediğini kanıtlamaya çalışıyor. Adıyaman’da buna benzer çok sayıda karışıklık var. Adıyaman’da enkaz altında kalıp ölenlerle ilgili net bir bilgi yok. Kentteki mağduriyet artarak devam ediyor.

Öne Çıkanlar