AKP'li vekilin sahibi olduğu araçla kaza yapan polis, kendisi şikayete gelen kadınla karakolda karşılaştı
Çiçek Yalçın, yaşadığı trafik kazasının ardından karakola giderek kendi aracına çarpıp kaçan sürücüden şikayetçi oldu. Yalçın, polisin 'AKP'li vekilin yeğeniyim' dediğini iddia etti.
Edirne’de 28 Aralık'ta meydana gelen trafik kazasında, 10 AAS 010 plakalı bir araç, ambülans şoförü Çiçek Yalçın’ın kullandığı özel araca çarparak kaçtı. Kendisine ait aracın hasar gördüğünü belirten ve kazanın ardından Cumhuriyet Polis Merkezi Amirliği’ne ifade vermeye giden Yalçın, karakolda şu ifadeyi verdi:
KARAKOLDA ARAÇ RUHSAT SAHİBİNİN AKP MİLLETVEKİLİ OLDUĞUNU ÖĞRENDİ
"Plakasını alamadığım bir araç, benim aracın sağ arka kısmından çarptı ve bir alt sokağa girerek geldiği istikamette doğru durmayarak gitti. Ben bunun üzerine araçtan indim. Benim aracın arkasından gelmekte olan araç sürücüsüne benim araca kimin çarptığını görüp görmediğini sordum. Bu araç sürücüsü kendisini ağır ceza hakimi olarak tanıttı ve isminin Tayyar olduğunu ve benim araca çarpan aracın 10 AAS 010 plakalı araç olduğunu söyledi. Hemen akabinde de kendisi bu olayla ilgili olarak 112 polisi aradı. Yaşanan bu olayda benim bir kusurum bulunmamaktadır. Benim aracıma vurup kaçan 10 AAS 010 plakalı araç sürücüsünden şikayetçiyim."
Karakolda araç ruhsat sahibinin AKP Balıkesir milletvekili olduğunu duyan Yalçın, "Bunu kullananın, gittiğimiz polis merkezindeki, karakolda çalışan bir polis memuru olduğunu… Oradaki görevli arkadaşların ‘sizin aracınız şu kadar mal olur, şöyle olur, böyle olur’ gibi yönlendirmeleri sonucunda bir fiyat, kendilerine göre benim ifademe yazdırdılar.
'18 SAAT SONRA POLİS MEMURU BENİ BULDU'
İfade verdiğim karakolda çalışan polis memuru olduğu ortaya çıktı. 18 saat sonra polis memuru beni buldu, bana ulaştı. Kazayı yapanın kendisi olduğunu, Balıkesir AK Parti milletvekilinin yeğeni olduğunu iddia ediyor. Ve o anda paniklediğini ve ters yönden kaçtığını söyledi kendisi.
Karakolda karşılaştığımızda, şöyle söyledim kendisine; ‘Bir polis memurunun bir vatandaşa vurup kaçması hiç doğru bir hareket değil. Devletimizin polisi bu hareketi yapıyorsa biz bu ülkede kime güveneceğiz, kime inanacağız.’ Ben, bu ülkede beş yıllık bir ambulans (şoförüyüm), kamu kurumunda çalışıyorum. 2006 yılından beri ehliyetim var. Trafik kurallarını iyi biliyorum.
Sonraki gün karşılaştığımızda, ‘Ben yaptım bu durumu’ dediğinde kendisi, olay sanki bugün yaşanmış gibi tekrar olay yerine gidip kaza tutanağı tutmamızı teklif etti. Tabii ki bunu kabul etmedim. Sigorta şirketlerini dolandırmam teklif edildi bana. Mağdurum, mağduriyetimin giderilmesini istiyorum" diye konuştu.
MİLLETVEKİLİ AYDEMİR’İN DANIŞMANI: ARKADAŞ BİZDE YENİ GÖREVE BAŞLAMIŞTI
AKP Balıkesir milletvekili Pakize Mutlu Aydemir'in danışmanı Alparslan Ünal ise olayla ilgili şunları söyledi:
"Bizim şoför arkadaş oraya ilişik kesmeye gitmişti. Bir kaza gerçekleşmiş. Onunla ilgili de zaten savcılığa sirayet etti. (Vekil Aydemir) Savcılığa da bildirdi, tarafsızlık ifadesi verdi zaten daha sonra. Savcılığın da bilgisi var. Arkadaş bizde yeni göreve başlamıştı. Oraya ilişik kesmeye gittiğinde bir olaya karışmış herhalde. Daha sonrasında da biraz tatsız şeyler yaşanmış herhalde. Vekil Hanım’ın da bilgisi dahilinde savcılığa gitti, ifadesini de verdi çocuk. Şu an savcılık süreci işleyecek. Artık oradan nasıl bir şey çıkarsa bakacağız bakalım."
Ünal, polis memurunun Aydemir'in yeğeni olduğu yönündeki iddia hakkındaki soruya ise "Şimdi o kadar şeye gerek yok. Konu belli zaten. Kaza oldu, çocuk şoför. Yeğeni olup olmaması bir şey ifade etmez ki. Yeğeni olup olmaması onları ilgilendirmez. Orada çalışan bir personel. Resmi kimliği var, bilgileri var" yanıtını verdi. (ANKA)