Avcılar Belediye Başkanı: Felaket olduktan sonra desteğin anlamı olmayabiliyor
Depremin olası etkilerine karşı yenilenme çalışmalarının yapıldığı Avcılar'da 3 bine yakın konut depreme dayanıklı hale getirildi.
ARTI GERÇEK- 17 Ağustos'ta hasar ve can kaybının en fazla görüldüğü Avcılar ilçesinde kentsel dönüşüm hareketi başlatan Belediye Başkanı Turan Hançerli gerçekleştirdikleri deprem hazırlıklarına ilişkin konuştu.
Zemin yapısı büyük ölçüde Güngören Kili üzerinde olan Avcılar, deprem merkezinde olmamasına rağmen İstanbul’un bir çok ilçesinden daha çok depremi hissediyor. Ayrışma zonu denilen, kaya yapısı üzerindeki killi yapı, deprem dalgalarının sönümlenmesine rağmen dalganın duvara çarpması gibi tekrardan etkisini artırıyor.
İlçede 3 bine yakın konutun yenilendiği ilçede Belediye Başkanı Turan Hançer’li çalışmaların devam ettiği Gümüşpala Mahallesi’nde Artı TV’den Rojda Altıntaş’ın sorularını yanıtladı. Hançerli felaketler sonrası özellikle yurt dışında yaşayan Türkiye’li yurttaşların destekte bulunduğunu belirterek, ". Felaket olduktan sonra desteğin çokta anlamı olmayabiliyor. Ama bugün sunulursa çok anlamlı olur" dedi.
Büyük depremin yıl dönümünde yas tuttuklarını belirten Hançer’li, "Çok acılar yaşadı bu topraklar, 99 depremi ilk değildi. Öncesinde de oldu. 48 bin cana mal oldu ve Avcılar’da da 200’ü aşkın insanımız yaşamını yitirdi. Bugün bir ölçüde yastayız. Bugün dertlerimizi, sıkıntılarımızı hatırlıyoruz. Bu acıyı unutmamak demek bir daha yaşanmaması için yapılabilecek ne varsa yapmak demek"
‘HAYAT KURTARMA MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK’
Olası depreme ne yönde hazırlık yaptıklarını anlatan Hançerli, "3 bine yakın konut yenilendi Avcılar’da. Bir yenilenme ivmesi var. Bunun da devam etmesini istiyoruz. Çünkü Toplum olarak kolay unutuyoruz ve unutmuşuzda. Ama biz unutmuyoruz, unutturmayacağız. Belediye olarak tüm gücümüzle vatandaşla, mütahitlerle ve tüm paydaşlarla birlikte yenilenme ve hayat kurtarma mücadelemiz devam edecek."
"17 Ağustos’ta binalar yıkıldı, canlarımız yok oldu. Bu yıkımla insanın hayatını kurtarıyoruz. Çünkü bu yıkımla birlikte bu bina artık bir deprem olması durumunda hiçbir canımıza zarar veremeyecek. Burada yapılacak yeni binada depreme dayanıklı, güvenli ve deprem anında sokağa kaçmak yerine evinde güvenle oturabilmesi mümkün olacak. Bu biz çok heyecanlandırıyor, mutlu ediyor. İşte mutlu olmak bence bu. Bizim tek başına yapabileceğimiz bir şey değil. Vatandaşlarında bu konuda duyarlılığı lazım. Avcılar’daki hemşerilerimde oldukça duyarlılar. Dönüşüm için, yenilenme için harekete geçtiler. Güvenli, güçlü, dirençli hale geliyoruz. Yarına daha güzel ve umutlu bakıyoruz" ifadelerine başvurdu.
‘MÜDAHALE EDEBİLECEĞİMİZ KONULARI KONUŞMALIYIZ’
Depremin engellenemeyecek bir doğa olayı olduğunun altını çizen Hançerli ancak müdahale edebilecekleri önlemler olduğunu, "Deprem sigortasının olmaması aslında depremle ilgili yanlış şeylerin konuşulduğu ve yanlış şeylerin tartışıldığını ifade etmek isterim. Yurttaşlarımız deprem konuşuyorlar, depremin şiddetini konuşuyorlar ve televizyonlarda da nerede olacak, nasıl olacak tartışmaları yapıyorlar. Halbuki bizim depreme müdahale şansımız yok. Deprem bir doğa olayı ve bilmiyoruz nerde ve ne zaman olacağını. Biz müdahale edemeyeceğimiz, karışamadığımız şeylerle ilgili çok konuşuyoruz. Halbuki insan müdahale edebildiği, karışabildiği, değiştirebildiği, dönüştürebildiği konularla ilgili konuşması lazım. İşte binaların yenilenmesi böyle bir şey" sözleriyle anlattı.
‘FELAKET OLMADAN YAPILAN DESTEK ÇOK DAHA ANLAMLI’
Yurttaşların da bireysel olarak çeşitli önlemler alabileceğini aktaran Hançerli, "Bina içindeki sabit olmayan mutfak dolabının, dolapların, çerçevenin ya da bazı eşyaların sabitlenmesi bunlardan biri. Bakın, birincide bir maliyet gerekiyor, para gerekiyor; doğru. Ekonominin sıkıntılı olması nedeniyle burada çok sorunlar yaşanıyor. Hükümetimizin, devletimizin bu konuda attığı adımlar var. Ama yeterli değil, daha da güçlenmesi gerekir bunun. Diğer taraftan söylediğimiz bu evin içindeki eşyaların sabitlenmesi ise maliyet gerektirmeyen bir durum.
Lütfen yapabileceğimiz şeyleri, gücümüzün yettiği şeyleri yapmaktan geri durmayalım. Deprem sigortası da bunlardan bir tanesi. Deprem sigortası tabiki canlarımızı sigortalayamıyor, bize hayat vermiyor. Ama evimiz, eşyamız zarar gördüğünde bu zararı karşılamak için önemli bir araç. Bu konuda ihmalkârlık gösteriliyor. Kendimiz için, çocuklarımız için, ailemiz için lütfen doğa olayının felakete dönüşmesine izin vermeyelim" dedi.
Öte yandan yurt dışında yaşayan Türkiyeli'lere seslenen Hançerli, "Felaket olduğunda yurt dışından çok destek oluyor. Felaket olduktan sonra desteğin çokta anlamı olmayabiliyor. Ama bugün sunulursa çok anlamlı olur" çağrısında bulundu.