Baro başkanları 'yargı krizini' değerlendirdi: Anayasaya uymuyorsanız demokratik anayasa yapacağız deme lüksünüz yok

Baro başkanları 'yargı krizini' değerlendirdi: Anayasaya uymuyorsanız demokratik anayasa yapacağız deme lüksünüz yok
Yargıtay 3. Dairesi'nin TİP Hatay vekili Atalay hakkında AYM'nin 'hak ihlali' kararına uymamaması ve AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunması tartışmalarının odağında. Diyarbakır, Van ve Şırnak Barosu Başkanları kararı ve sonuçlarını değerlendirdi.

Rojhat Abi


DİYARBAKIR - Yargıtay 3. Dairesi'nin, AYM'nin Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay kararını tanımaması ve AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunması muhalefet tarafından 'yargı darbesi' olarak nitelendirildi, anayasanın ve AYM'nin fiilen ortadan kaldırılmaya çalışıldığı eleştirilerine neden oldu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, yargıdaki krize karşı 'yeni anayasa' çağrısı yaptı ve AYM'ye bireysel başvuruları kısıtlayacak düzenlemenin sinyallerini verdi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de 'hukuk düzenin safrası' diyerek hedef aldığı AYM'nin kapatılmasını ya da yeniden yapılandırılmasını istedi.

ERDOĞAN, DÜNDAR VE GÜL'ÜN TAHLİYELERİ ÜZERİNDEN AYM'Yİ HEDEF ALMIŞTI

Yargıdaki kriz ilk değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2016'da dönemin Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün AYM kararıyla tahliye edilmesinin ardından 'AYM'nin kararına uymuyorum, saygı da duymuyorum' dedi.

Erdoğan, 2018'de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın serbest bırakılması kararıyla ilgili "AİHM'in verdiği kararlar bizi bağlamaz. Biz karşı hamlemizi yapar, işi bitiririz" demişti.

Erdoğan'ın bu sözlerinin ardından Demirtaş’ın 4 yıl 8 aylık hapis cezası istinaf mahkemesince onaylandı. 10 Aralık 2019'da AİHM'in 'hak ihlali' kararının ardından 18 Şubat 2020’de Gezi Davası'ndan beraat eden iş insanı Osman Kavala cezaevinden çıkamadan yeniden gözaltına alındı ve daha önce tahliye edildiği 15 Temmuz darbe girişimi dosyasından yeniden tutukladı.

Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren

'AYM'NİN YARGI YETKİSİNİ DARALTMAYA HAZIRLANIYORLAR'

Yargı krizini Artı Gerçek'e değerlendiren Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, AYM'nin kararlarının tüm yargı mercilerini, gerçek ve tüzel kişileri bağladığını vurguladı ve Yargıtay 3. Dairesi'nin AYM kararlarına uymaması ve AYM üyeleri hakkında suç duyurusundan bulunmasının 'hukukuk üstünlüğü açısından kaygı verici bir karar' olduğunu söyledi.

Yargıtay'ın kararının siyasi olduğunu belirten Eren, "Zira bu kararın yerine getirilmemesinden sonra siyasal iktidardaki yetkililerin söylemlerine baktığımız zaman aslında AYM'ye 2010 yılında eklenen bireysel başvuru konusunda düzenleme getireceklerinin sinyallerini de verdiler. Bugün yaşanan krizde bireysel başvuru konusunda AYM'nin yargı yetkisinin daraltılmasına yönelik bir hazırlığın da yapılacağına işaret ediyor" dedi.

'HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ ZEDELEYEREK YENİ ANAYASADAN BAHSEDEMEZSİNİZ'

Van Baro Başkanı Sinan Özaraz da Yargıtay 3. Dairesi'nin AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmasını 'saldırı' olarak nitelendirdi ve hukukun üstünlüğünün zedelendiğini dile getirdi.

Van Baro Başkanı Sinan Özaraz

Özaraz, Can Atalay kararı gibi Selahattin Demirtaş ve siyasi tutuklular hakkında AİHM tarafından verilen ihlal kararlarının da uygulanmadığını hatırlattı. AKP-MHP iktidarının yeni anayasa çağrısını eleştiren Özaraz, "Eğer siz bir darbe anayasasındaki kısıtlı demokratik ilkeleri bile uygulamıyorsanız, bunun üzerine kalkıp 'biz daha demokratik bir anayasa yapacağız’ deme lüksünüz yoktur.

AYM'yi itibarsızlaştırmaya çalışarak, hukuk üstünlüğünü zedeleyerek, yok sayarak yeni sivil bir anayasadan bahsedemezsiniz. Siz ne kadar doğru olmadığını düşünseniz de eleştirirseniz de 'bu kararı uygulamıyorum' deme şansına sahip değiliz. Siz de bu karara bağlısınız ve uygulamak zorundasınız" diye konuştu.

'BİREYSEL BAŞVURULAR TIRPANLANACAK'

Şırnak Barosu Başkanı Rojhat Dilsiz ise iktidarın yeni anayasa söylemiyle ilgili, "AYM'nin bireysel başvuru da dahil kimi yetkilerinin yeni anayasa çalışmalarıyla beraber tırpanlanacağı izlenimini uyandırıyor. Bu aslında temel hak ve özgürlükler ve insan haklarına ilişkin korkunç bir karar olacaktır" dedi. Türkiye Barolar Birliği ve baroların yargıdaki krize karşı mücadele ettiğini vurgulayan Dilsiz, "Kaygı verici olan, gittikçe benzer şekilde bu tarz adımlar atılıyor ve toplumda buna alıştırılıyor.

Şırnak Baro Başkanı Rojhat Dilsiz

Yani şimdi kaotik ve korkunç bir kısımdayız. Bizim üzerimize düşen temel hak ve özgürlüklerin evrensel hukuk kriterleri çerçevesinde Türkiye’de uygulanmasını sağlanabilmesinin önünü açmaktır. Çünkü iktidarlar kendi güçlerini, iktidarlarını koruyabilmek için bazen hukuk dışına çıkma eğilimi gösterebilirler" dedi.

Öne Çıkanlar