Cumartesi Anneleri: Dargeçit’de kaybedilenler için adalet sağlansın
Müzeyyen YÜCE
İSTANBUL - Cumartesi Anneleri/İnsanları, kayıplarının akıbetini sormak ve faillerin açığa çıkarılıp yargılanması talebiyle her hafta düzenledikleri eylemlerinin 1023’üncüsünü gerçekleştirdi.
Galatasaray Meydanı’nda yapılan bu haftaki eylemde 1995 yılında Mardin’in Dargeçit ilçesinde kaybedilenler için adalet talebi yinelendi.
‘DARGEÇİT DAVASINDA ADALET İSTİYORUZ’
Türkiye’de gözaltında kaybetmeler söz konusu olduğunda devletin hukuki yükümlülüğünü yerine getirmediğini, aksine adalet sistemini bir cezasızlık aygıtına dönüştürdüğünü ifade eden gözaltında kaybedilen Nezir Duman’ın kızı Newroz Duman burada yaptığı açıklamada, “Bilinçli bir yargı politikası olarak uygulanan cezasızlık, tüm toplumu tehdit eden hukuki bir kara delik yaratıyor. 1023’üncü haftamızda, yaratılan bu hukuki kara deliğe çekilmek istenen Dargeçit davasında adalet istiyoruz” ifadelerine yer verdi.
‘BİR UZMAN ÇAVUŞ DA KAYBEDİLDİ’
Newroz Duman, 29 Ekim - 8 Kasım 1995 tarihleri arasında Mardin’in Dargeçit ilçesinde ağır silahlı askerler ve korucular tarafından yapılan ev baskınlarında dört çocuk, iki lise öğrencisi ve iki kadının da aralarında olduğu çok sayıda kişinin gözaltına alındığını belirterek şunları söyledi:
“Gözaltına alınanlar Dargeçit Jandarma Taburuna götürüldü. 12 yaşındaki Davut Altunkaynak, 13 yaşındaki Seyhan Doğan, 16 yaşındaki Nedim Akyön, 19 yaşındaki Mehmet Emin Aslan, 20 yaşındaki Abdurrahman Olcay, 21 yaşındaki Abdurrahman Coşkun ve 57 yaşındaki Süleyman Seyhan’dan bir daha haber alınamadı. Onları soran ailelerine “Sorgu sonrası serbest bıraktık, dağa gitmişler” cevabı verildi. Olaydan 4 ay sonra 6 Mart 1996 tarihinde, Süleyman Seyhan’ın kafası olmayan yakılmış bedeni bir kuyuda bulundu. Seyhan’ın bulunmasından iki gün sonra da onun bulunduğu yer hakkında ailesine bilgi verdiği ve taburda yaşananları üst makamlara aktarma potansiyeli taşıdığı gerekçesiyle, Dargeçit Jandarma Taburunda görevli uzman çavuş Bilal Batırır da kaybedildi. Evlatlarını bulmak için ailelerin yaptıkları suç duyuruları etkin bir biçimde soruşturulmadan takipsizlikle sonuçlandı.”
‘DELİLLERE RAĞMEN 18 SANIK BERAAT ETTİ’
Ailelerin ve İnsan Hakları Derneği’nin 29 Mayıs 2009 tarihli başvurusu ve İHD Mardin Şubesi’nin çabası sonucunda Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığı’nın dosyayı yeniden açtığını ve soruşturma başlattığını kaydeden Duman, soruşturma kapsamında Dargeçit kayıplarının gözaltında öldürülerek kuyulara gömüldüğünün ortaya çıktığını kaydetti. Duman, kazılarda gözaltına alınan kişilerin ağır işkence izleri taşıyan kemiklerine ulaşıldığını söyledi ve ekledi:
“Savcılığın hazırladığı iddianame mahkeme tarafından kabul edildi. Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada yedi Dargeçitli’nin ve uzman çavuş Bilal Batırır’ın nasıl ve kimler tarafından kaybedildikleri tüm detaylarıyla mahkeme kayıtlarına geçti. Dava dosyasında sanıkların sorumluluğuna işaret eden birbiriyle tutarlı çok sayıda tanık beyanı ve bu beyanları destekleyen deliller yer aldı. Ancak mahkeme, 4 Temmuz 2022 tarihinde dönemin Mardin Jandarma Komando Tabur Komutanı Hurşitİmren, Dargeçit İlçe Jandarma Komutanı Mehmet Tire, Dargeçit Jandarma Karakol Komutanı Mahmut Yılmaz ile uzman çavuş ve koruculardan oluşan 18 sanığın beraatine karar verdi.”
DOSYA YARGITAY’DA: ‘GÖREVİNİZİ YERİNE GETİRİN’
Karara karşı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi’ne yapılan istinaf talebinin de 7 Mayıs 2024 tarihinde reddedildiğini file getiren Duman, bunun üzerine Yargıtay’a temyiz başvurusu yapıldığını, ancak onun da hala sonuçlanmadığını anlattı. Duman, 1023’üncü haftada Yargıtay’a seslenerek, “Adliye mahkemelerince verilen karar ve hükümlerin son inceleme mercii olarak yargılama faaliyetinin, hukuk devleti gereklerine uygun biçimde gerçekleştirilmesini sağlama görevinizi yerine getirin. İncelemekte olduğunuz Dargeçit dosyasını insan hakları ve evrensel hukuk değerleri ışığında, bağımsız ve insan onuruna uygun bir yaklaşımla sonuçlandırın. Kaç yıl geçerse geçsin; Dargeçit’de kaybedilenleriçin, adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.