'Ekonomik çöküntüyü durdurmanın yolu insan hakları ve barış ekseninde bir araya gelmekten geçiyor'

İnsan Hakları Derneği Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, ekonomik krizin çözümü için, siyasi ve toplumsal muhalefetin insan hakları ve barış ekseninde bir araya gelip, erken seçim odaklı bir politika yapması gerektiğinin altını çizdi.

Artı Tv'de yayınlanan 'Söz Sırası' programında konuşan İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, "2013 yılında barış ve çözüm sürecinde Kürt Sorunu'nun çözümsüzlüğünün ekonomiye maliyetleri hesaplandığında 400 milyar dolarlık bir maliyetten bahsediliyordu. Bu ülke bunu kaldırabilir mi kesinlikle kaldıramaz. Ekonomik çöküntüyü durdurmanın yolu yeniden insan hakları ve demokrasi paydasında bir araya gelmek ve barış nasıl sağlanabilir ekseninde bir politika üretmekten geçiyor. Bunun yolu da iktidarı erken seçime sürüklemektir. Siyasi ve toplumsal muhalefetin erken seçim istediğini göstermesi gerekiyor. Belki o zaman Cumhur İttifakı'nda çözülmeler olacaktır" dedi.

'CUMHUR İTTİFAKI VE MİLLET İTTİFAKI TÜRKİYE'NİN GERÇEK GÜNDEMİNDEN UZAKLAŞIYOR'

Türkdoğan Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı'nın Türkiye'nin gerçek gündeminden uzaklaştığını, Türkiye'nin gerçek gündeminin insan hakları ve demokrasi sorunu olduğunun altını çizdi. Türkdoğan, "Cumhur İttifakı sözcüleri ile Millet İttifakı sözcülerinin konuşmalarını dinliyoruz ve bize göre Türkiye'nin gerçek gündeminden uzaklaştıkları görülüyor. Peki nedir bu Türkiye'nin gerçek gündemi? Türkiye uzun yıllardan beri insan hakları ve demokrasi sorununu çözememiş bir ülke" dedi.

'KÜRT SORUNU'NUN ÇÖZÜMÜ İÇİN MUHATTAP HDP'DİR'

Türkdoğan, Türkiye'nin sorunlarını çözebilmesi için Kürt Sorunu'nun üzerine daha fazla odaklanması gerektiğini belirtti. Kürt Sorunu'nun çözümü için en önemli muhattapın HDP olduğunu söyleyen Türkdoğan, " Kürt Sorunu dediğimiz sorun üzerine daha fazla odaklanmak gerekiyor. Sürekli olarak HDP aleyhine beyanlar görüyoruz, HDP ile ilgili tartışmalar izliyoruz. Ama bu tartışmalar içerisinde HDP temsilcilerini göremiyoruz. Türkiye'de gerçek anlamda bir Kürt Sorunu var ve bu sorunun en önemli muhattaplarından biri HDP'dir. Siz HDP ile bu soruna dair yol almanız gerekirken, HDP'siz olarak bu sorunu konuşuyorsanız ve HDP'yi terörize ederek soruna yaklaşıyorsanız demekki inkar etmeye devam ediyorsunuz. Sorunlar inkar edilerek bir yere varılamaz" dedi.

'CUMHUR İTTİFAKI'NIN GİTTİĞİ YOL, YOL DEĞİL'

Cumhur İttifakı ile ilgili konuşan Türkdoğan, "Türkiye'nin rejimi değişti. Parlementer demokratik sistem yerine Türk tipi başkanlık sistemi denilen otoriter bir sistem geldi. Rejim değişti ve hiç kimse memnun değil. Dolayısıyla gittikleri yol yol değil" yorumunda bulundu.

'HDP'NİN DIŞLANMASI SİYASETİNE AÇIKTAN TAVIR ALINMASI GEREKİYOR'

Millet İttifakı ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Türkdoğan, "Cumhur İttifakı'nın çözemediği alanlarda ortaya bir çözüm önerisi sunmak zorundasınız. Geçen yıl CHP Genel Başkanı Kürt sorununu çözeceğine dair açıklamalarda bulundu ve biz bunu memnuniyetle karşıladık. Kürt sorununu çözecekseniz nasıl çözeceksiniz? Kürt sorununun çözümsüzlüğünden mağdur olmuş toplumsal ve siyasi kesimleri yanınıza almanız gerekmiyor mu? Bu durumda HDP'nin dışlanması siyasetine açıktan tavır alınması gerekiyor. Aynı şekilde Millet İttifakı içinde yer alan İyi Parti'nin MHP ile arasındaki farkı net olarak ortaya koyması gerekir. Eğer Türkiye'de sorunların demokrasi içerisinde çözümünden yanaysanız HDP'siz hiçbir sorunun çözülemeyeceğini anlamanız ve HDP aleyhinde yapılan beyanlardan vazgeçmeniz gerekir" dedi.

'SİYASİ VE TOPLUMSAL MUHALEFET ERKEN SEÇİM İSTEDİĞİNİ GÖSTERMELİ'

Türkdoğan, muhalefetin erken seçim çağrısını yinelemesi gerektiğini ifade etti ve şunları söyledi:

"2013 yılında barış ve çözüm sürecinde Kürt Sorunu'nun çözümsüzlüğünün ekonomiye maliyetleri hesaplandığında 400 milyar dolarlık bir maliyetten bahsediliyordu. Bu ülke bunu kaldırabilir mi kesinlikle kaldıramaz. Ekonomik çöküntüyü durdurmanın yolu yeniden insan hakları ve demokrasi paydasında bir araya gelmek ve barış nasıl sağlanabilir ekseninde bir politika üretmekten geçiyor. Bunun yolu da iktidarı erken seçime sürüklemektir. Siyasi ve toplumsal muhalefetin erken seçim istediğini göstermesi gerekiyor. Belki o zaman Cumhur İttifakı'nda çözülmeler olacaktır. Halkın gerçek gündeminin işsizlik, açlık ve savaş gündeminin ekonomiye verdiği olumsuzluk olduğunu hep hatırlatmak gerekiyor."