‘FETÖ’ askere yıkıldı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Yurtta Sulh Konseyi iddianamesini tamamladı. İddianamede Fethullah Gülen yapılanmasının gelişimi TSK’nın görmezden gelmesine bağlandı.

Sibel HÜRTAŞ / ANKARA

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 15 Temmuz Darbe Girişimi’nde kilit rol oynayan Yurtta Sulh Konseyi’ne ilişkin iddianamesinde, Fethullah Gülen Cemaati’nin TSK’daki yapılanması ayrıntılarıyla anlatıldı.

Yapılanmanın 1980 öncesi dönemde başladığı, 1980 ila 2000 yılları arasında yayıldığı anlatılan iddianamede, AKP’nin iktidar olduğu 2002-2015 yılları arasında ise örgütün bu yapılanmanın karşılığını aldığı anlatılıyor.

1992 DOĞUMLULAR VAR

İddianamede, darbeye iştirak eden örgüt elemanlarının mesleki safahatları incelendiğinde, atama dairelerine yaklaşık 20 yıl önce yerleşmeye başladıkları vurgusu yapılıyor. Oysa iddianamenin giriş bölümünde isimleri geçen sanıklar arasında 1992 doğumlu, 25 yaş ve altı sanıkların isimlerine de rastlanıyor.

İTİRAF GİBİ TESPİT

İddianamede, 1983’ten 2003 yılına kadar 400 personelin örgüt ile ilişkisinin kesildiği belirtilirken, AKP’nin iktidara geldiği 2003 yılı ve sonrası için şu değerlendirme yapılıyor: "TSK, 2003 yılından sonra FETÖ olduğunu bildiği hiç kimsenin ilişiğini kesmemiştir. Oysa bu süreçte dini inançlarından ötürü atılanların sayısı birkaç bin rakamına ulaşmıştır."

ASLINDA TESPİT EDİLMİŞTİ!

İddianamede, örgüt yapılanmasının aslında 2004 yılında Milli Güvenlik Kurulu’nun toplantısında gündeme geldiğine vurgu yapılıyor. "Milli Güvenlik Kurulu, 25 Ağustos 2004 günü yaptığı toplantıda, Fethullah Gülen grubunun faaliyetlerine karşı alınması gerekli tedbirler başlığı altında, Nurculuk ve Fethullah Gülen grubuna ait kuruluşlarının faaliyetlerinin engellenmesi için 15 ayrı karar almıştır. Kararlarda, Cemaat hakkında ağır yaptırımlar gerektiren yasal düzenlemelerin yapılması ve eylem planının hazırlanması konusunda mutabakata varılmış, darbe girişiminden sonra da bu kararların bir işe yaramadığı ve Örgütün Türk Silahlı Kuvvetlerindeki yapılanmasının boyutları acı bir şekilde ortaya çıkmıştır" deniyor.

Bu MGK toplantısı TBMM’de kurulan Darbe Komisyonu’nda da gündeme gelmişti. Dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, 2016 yılında Komisyon’da verdiği ifadede, "Hükümeti kesin olarak bilgilendirdik ve durum iyi değil dedik. Orada bir karar alındı. Ona icra planı denildi. Hükümete tavsiye ediyor MGK bunu. Ne yapılıyor diye izledik, açıkça söyleyim pek fazla bir şey yapıldığını görmedik. Biz gene her toplantıda irtica  ve  bu örgütlerin tehlikesine dikkat çeken konuşmaları MGK'da kuvvet komutanları da var biliyorsunuz her zaman dile getirdik"  demişti.

UĞUR MUMCU’DAN ESİNLENDİ

Yurtta Sulh Komitesi’nin iddianamesi, genel olarak TSK’daki yapılanmanın 1980 yılında başladığı, 2000 yılından sonraki 15 yıllık dönemde ise siyasi iktidardan bağımsız bir şekilde bu yapılanmanın yayıldığı değerlendirmesi yapılmaya çalışılıyor. Bu değerlendirmeler içinde isim vermeden Uğur Mumcu’nun "Tarikatlara ve cemaatlere alınan genç çocuklar 30 yıl sonra general olacaklar ve Cumhuriyet’e karşı ayaklanacaklar" sözünden esinlendiği düşünülen şu ifadelere yer verilmesi dikkat çekti:

"FETÖ hakkında gerek TSK içinde gerekse de ulusal yargı kurumlarında yürütülen soruşturmalar akamete uğratılmıştır. ‘Askerî liseye soktuğu bir çocuğu 40 yıl sonra orgeneral yapmayı hedefleyen bir örgüt, çok tehlikeli bir örgüttür’  gerçeği göz ardı edilmiştir."