Gazetecilere saldıranlara beraat talebi: Sanık, gazetecilere 'terörist' dedi, mahkeme kayda geçirmedi

Artı Gerçek - Van'ın Erciş ilçesinde 14 Ekim 2017 tarihinde kayyım yönetimindeki Erciş Belediyesi'nde usulsüz yollarla ihale edilen Erciş Sahil Yolu Projesini haber yapmak üzere giden gazeteci İdris Yılmaz ve Erhan Akbaş, projenin müteahhidi Şahin Yağar ve yakınları tarafından saldırıya maruz bırakıldı. Gazetecilerin kameraları kırıldı. Saldırıdan kaçıp Erciş Devlet Hastanesi’ne sığınan gazeteciler gözaltına alındı.

Daha sonra serbest bırakılan gazeteciler, saldırganlar hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurularının ardından müteahhit Şahin Yağar ve yakınları hakkında dava açıldı. Davanın karar çıkması beklenen duruşmasına gazetecilerin avukatı Savaş Avcı, gazeteci İdris Yılmaz, sanık Şahin Yağar ve Mehmet Yağar katıldı. Gazeteci Erhan Akbaş İstanbul’da ikamet etmesi nedeniyle duruşmaya katılamadı. Avukat Savaş Avcı’nın Akbaş’ın SEGBİS üzerinde katılmasına yönelik mahkemeye sunduğu müzakereye cevap verilmedi.

SAVCILIK SANIK HAKKINDA BERAAT İSTEDİ

Dava ile ilgili mütalaasını hazırlayan savcılık, gazetecilere yönelik saldırıyı “Hafif yaralama” olarak nitelendirdi. Savcılık, mütalaasında saldırı anında kırılan fotoğraf makinesini, sanıklarla ilişkilendirmedi. "... fotoğraf makinesinin kırılmasının arbede sırasında oluşmuş olabileceği, fotoğraf makinesini katılan sanık Şahin'in kırdığına dair dosya arasında bir delilin bulunmadığı…” ifadelerinin yer aldığı mütalaada 'mala zarar verme' suçundan beraat kararı verilmesi istendi. Savcılık ayrıca 'hakaret' suçunda da beraat istedi.

SANIK, GAZETECİLERE 'TERÖRİST' DEDİ, MAHKEME KAYDA GEÇİRMEDİ

Savcının beraatini istediği Yağar duruşmada mahkeme huzurunda gazetecileri hedef aldı. Duruşmada ilk sözü alan Şahin Yağar, gazeteci Yılmaz ve Akbaş’a yönelik “PKK talimatıyla beni tehdit ettiler. İdris Yılmaz teröristtir” ifadelerini kullandı. Bir önceki ifadelerini yineleyen Yağar, saldırıya uğrayanın kendisi olduğunu iddia ederek gazetecilere yönelik herhangi bir saldırıda bulunmadığını söyleyerek beraatini istedi. Mahkeme talebe rağmen Yağar’ın hakaretlerini zapta geçirmedi.

'ŞAHİN YAĞAR’I AKLAMAYA YÖNELİK BİR MÜTALAADIR'

Duruşmaya katılan Gazeteci İdris Yılmaz, mütalaaya ilişkin savunmasında olayın gerçekleştiği günün akşamı Şahin Yağar’ın aralarında Erciş Cumhuriyet Savcısı ve kolluk kuvvetlerinin de bulunduğu kişilerle fotoğraf çektiğini hatırlatarak, bahsi geçen fotoğrafın 'böylesi bir mütalaa hazırlanacağına yönelik bir mesaj' olduğunu söyledi. Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti:

"Mütalaanın hazırlanma biçimi, hukukun tarafsızlık ilkesine aykırı olduğu gibi, usule de aykırıdır. Erhan Akbaş’ın ifadeleri benim ifadem, benim ifadem ise Akbaş’ın ifadesi olarak yansıtılmıştır. Aynı zamanda dosya içinde yer alan delillere bakılmaksızın bu mütalaa hazırlanmıştır. Şahin Yağar’ı aklamaya yönelik bir mütalaadır. Toplumsal çıkarları savunan ve bu nedenle gerek hukuki gerek ise fiziki saldırılara maruz bırakılan gazetecilerin yargılandığı benzer bir durum yaşamaktayız. Mütalaanın yeninden gözden geçirilmesi ve dosya içinde yer alan deliller dikkate alınarak masuniyet karinesi aynı zamanda hukukun tarafsızlık ilkesi esas alınarak hazırlanmalıdır.”

'MÜTALAAYI KABUL ETMİYORUZ'

Yılmaz’ın ardından söz alan Avukat Savaş Avcı, mütalaanın başı ile sonun birbiri ile çeliştiğini söyleyerek, şu ifadeleri kullandı:

“Dava konusu olayın gerçekleşmesinden yaklaşık 4 yıl sonra iddianamenin düzenlenmesi hususu göz önünde alındığında burada bir problem olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu olayın ‘kasten yaralama’, ‘mala zarar verme’ ve ‘hakaret suçları’nın içermesine rağmen soruşturma gereksiz yere uzatılmıştır. Mahkemenizce 8 duruşma boyunca Erciş Devlet Hastanesinde gerçekleşen olaya ilişkin görüntü kayıtları istenmesine rağmen bu talebe cevap verilmemesi üzerine bu ara karardan dönülmüştür. Zaten soruşturma sırasında talep edilen bu görüntüler, dosya arasında bulunmaktaydı. Soruşturmanın başında itibaren kırılan telefon, kamera ve fotoğraf makinenin müvekkilim İdris’e ait olduğu belirtilmesine rağmen bu eşyaların Erhan’a gitmiş gibi değerlendirme yapılıp, daha sonrada beraat mütalaasında bulunduğu görülmüştür. Sahil Yolunda olay gerçekleştikten sonra kolluk olay yerinde kırılan fotoğraf makinesi parçalarını toplayıp tutanağa geçirmiştir. Bu mala zarar verme suçunun oluştuğunu gösterir. Olay yerinde müvekkilim Erhan Akbaş can havliyle olaya ilişkin fotoğrafları çekip dosya arasında sunmuştur. Kolluk tutanakları İdris’in hastaneye getirildikten sonra büyük bir kalabalığın İdris’e saldırdığını tutanak altına almıştır. Bu nedenle iddia makamının mütalaasını kabul etmiyoruz.”

'KAMU ÇIKARLARINI SAVUNMAK BİZİM İÇİN ESASTIR'

Ardından savunma yapan Gazeteci Yılmaz, “Ben bağımsız bir şekilde gazetecilik yapıyorum. Kamu çıkarlarını savunmak bizim için esastır. Biz, kamuoyunu zarara uğratan ve insanları dolandıranlar hakkında haber yaptık. Söz konusu olaydan önce Şahin Yağar’ın paravan şirket kurarak, kamu ihalelerini aldığını duyduk. Bunun üzerine olayı araştırdık. Erciş Sahil Yolu Projesi’nde usulsüzlük yapıldığını gördük. Bunun üzerine Şahin Yağar’dan görüş almak istedik. Soruyu kendisine yöneltince bana ‘Siz teröristsiniz’ diyerek hakaret etti. Ayrıca bana küfürler etti. Daha sonra Şahin Yağar ve yanında bulunan 13 kişi bize saldırdı. Kameramı, makinemi ve telefonumu kırdılar” dedi. (HABER MERKEZİ)

Mehmet Sincar davasında zamanaşımı riski: Hizbullah üyesi Yıldız’ın tutuklanması talebi reddedildi

Yapılan savunmaların ardından mahkeme, mütalaadaki karışıklık nedeniyle dosyanın yeniden incelenmesi kararı alarak duruşmayı 05 Haziran 2023 tarihine ertelendi.