Gezi tutuklularının 500’üncü gününde eylem: ‘Karanlık gider Gezi kalır’
Gezi Davası’ndan tutuklananlarla dayanışmak ve hukuksuzlukları protesto etmek isteyenler Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’nde buluştu. Dayanışma için basın açıklaması gerçekleştiren sivil toplum örgütleri, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganı attı.

Osman ÇAKLI
İSTANBUL – TMMOB’un çağrısıyla Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi önünde toplanan sivil toplam örgütleri, ‘Gezi Davası’ndan 500 gündür tutuklu bulunan Gezi tutukluları için saat 19.00’da dayanışma açıklaması gerçekleştirdi. Topluluk adına yapılan basın açıklamasını TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Seyfettin Avcı okudu.
Mimarlar Odası’nın Büyükkent Şubesi önünde toplanan kitle, “Her yer Taksim her yer direniş”, “Karanlık gider Gezi kalır”, “Gezi bizim onurumuzdur” sloganları attı.
Can Atalay'ın babası Mustafa Atalay, dayanışma gösteren herkese teşekkür ederek şunları söyledi:
"Oyunlar oynanarak belgesiz, hukuksuz mahkeme karar vermiştir. Bir yargıçtan bahsetmek istiyorum. AKP'nin militan kadrosundan olan ve AKP'den milletvekilliği aday adayı olan biri. Cemaatten boşalan kadroların yerine getirildi. Hatta Fethullah ile bağlantısı olduğu da iddia ediliyor. Bunu siyasetin yargıya alet olması nedeniyle anlatıyorum. Gezi Davası'nda yargılanan arkadaşlarımız mı şiddete başvurmuştur yoksa emniyet güçleri mi? Şiddet varsa bize video göstersinler."
Muhalefet partilerine de seslenen baba Atalay, "Parlamentoda neden seslerini çıkarmıyorlar? Millet İttifakı'ndan Meclis'e grubu olan partilere söylüyorum, gündem dışı konuşmalar yapsınlar. Yoksa iş işten geçmiş olacak. Tacizci, tecavüzcü dışarı bırakılıyor, Barış Pehlivan içeri alınıyor. Belgeye bile ihtiyaç duymadan insanları cezaevine tıkıyorlar."
Açıklamada Can Atalay, Mine Özerden, Mücella Yapıcı ve Hakan Altınay'ın mesajına yer verildi. Gezi tutuklularının mesajları şöyle:
Can Atalay: "500 gündür dayanışmayı eksik etmeyen herkese teşekkür ederim. Kardeşliğin barışın ülkesini hep beraber kuracağız, yaşasın dayanışma."
Mine Özerden: "Sadece anayasal haklarını kullanmış Gezi tutsakların anayasal suç işlemiş gibi göstermesinler, bütün yetkilileri vicdan muhasebesi yapmaya davet ediyorum. Adalet herkese lazım."
Mücella Yapıcı: "Sevgili dostlar, sevgili Osman Kavala 2 binden fazla gündür biz ise 500 gündür tutsağız. Umudu yükselttiğimiz günlerde beraber olmak dileğiyle, hepinizi kucaklıyorum."
Hakan Altınay: 500 gündür dayanışmayla sürdürdüğünüz nöbeti saygıyla selamlıyorum. Bizi 18 yıla mahkum edenlere tek bir sözüm var. Belge nerede, tanık nerede, delil nerede. Adalet ve vicdanın tekrar çıkageldiği günlerde buluşmak üzere."
Tayfun Kahraman: "Sevgili dostlar tutukluluğun üzerinden 500 gün geçti. Hukuksuzluk hala devam ediyor. Gezi'yle hep beraber demokrasi, özgürlük ve Adalet adına açtığımız kapıyı yüzümüze kapatmak istiyorlar. Demokrasi ve adalet mücadelesine devam edeceğiz. karşı çıktığımız için esir tutulduğumuz rantçılık kentlerimizin yerle bir olmasına neden oldu. Bizler bu karamsar tabloya rağmen, eşit yurttaşlık temelinde mücadele etmeye devam edeceğiz. Umarım çok yakında bu hukuksuz tutukluluk sona erecek ve beraber olacağız. Hepimizi dostluk ve sevgi ile selamlıyorum."
AVCI: ARKADAŞLARIMIZ, GEZİ’YE KATILAN MİLYONLARIN SÖZCÜSÜ OLMUŞLARDIR
Gezi tutuklularının gönderdiği mesajları okunmasının ardından basın açıklamasına geçildi. 500 gün önce tutuklanan arkadaşları için basın açıklaması gerçekleştirdiklerini söyleyen, Seyfettin Avcı, "Arkadaşlarımızın haksız hukuksuz ve mesnetsiz gerekçelerle tutuklanmasını kabul etmeyeceğimizi beyan ettik" dedi. Avcı sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gezi Direnişi, doğal alanlarımız, parklarımız, meydanlarımız betona boğulmasın; kıyılarımız, ormanlarımız, meralarımız ranta kurban edilmesin diye; sağlıklı ve güvenli yaşam alanlarında hep birlikte, barış içinde yaşayabilelim diye milyonlarca yurttaşın haykırdığı toplumsal bir olaydır. TMMOB ve bağlı odaların en temel amaçlarından biri, bilimi ve tekniği halkın yararına kullanarak kamusal alanları savunmaktır. Bu kapsamda, milyonlarca yurttaşın, toplumun ortak değeri olan Gezi Parkı betonlaşmasın diye, İstanbul kentinin merkezindeki en önemli deprem toplanma alanı yapılaşmaya açılmasın diye yürüttüğü mücadelenin sözcüsü olmak suç değildir. Arkadaşlarımız, Gezi’ye katılan milyonların sözcüsü olmuşlardır."
Dönemin Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman'ın Mimarlar Odası yöneticisi Mücella Yapıcı ve Mimarlar Odası Avukatı Can Atalay'ın suç işlemediğini sözlerine ekleyen Avcı, "Tarihsel birikimle oluşmuş mesleki etik ilkelerimiz doğrultusunda, TMMOB çatısı altında üstlenmiş oldukları görevlerin gereğini yerine getirmişlerdir. Halkın çıkarlarını savundukları için, Taksim Meydanı’na ve Gezi Parkı’na sahip çıktıkları için, mesleki sorumluluklarının gereğini yerine getirdikleri için bu arkadaşlarımız 500 gündür hukuksuz, gerekçesiz bir şekilde cezaevindeler. Cezaevinde oldukları hergün, her an hukuksuzluk katlanarak büyümektedir. Bir yandan da 500 gündür, her gün tuttuğumuz Adalet Nöbetleriyle arkadaşlarımızın yanında olmaya, onlarla dayanışmayı büyütmeye devam ediyoruz. Arkadaşlarımız, dezenformasyon aygıtı haline gelen yandaş medya kanallarının iftiraları, tarihi kendilerine göre eğip bükmeye çalışan siyasetçilerin tüm yalanlarına rağmen toplum nezdinde masumiyetlerini, haklılıklarını koruyorlar.
500 gündür 3 kişilik koğuşlarda, ailelerinden, sevdiklerinden uzak tutulmalarına rağmen, bir an olsun sendelemeden, onurlu direnişimiz Gezi’yi kararlılıkla savunuyor, toplum için yazmaya, çizmeye, üretmeye devam ediyorlar.
Gezi Direnişi’ne katılan milyonlardan intikam almak için hukuksuz bir biçimde tutsak edilen arkadaşlarımızla gurur duyuyoruz." (HABER MERKEZİ)