Hükümet'ten AİHM'ye: Ahmet Şık gazeteciliğinden ötürü tutuklanmadı
Hükümet AİHM'ye gönderdiği savunmasında Şık'ın gazetecilik faaliyetinden ötürü tutuklanmadığını ileri sürüp, Şık'ın yaptığı haberleri delil gösterdi.
HABER MERKEZİ- Cumhuriyet Gazetesi Davası'ndan yaklaşık 1 yıldır tutuklu bulunan gazeteci Ahmet Şık için hükümetin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) gönderdiği savunmada, Şık'ın gazetecilik faaliyetlerinden ötürü tutuklanmadığı iddia edildi.
İTALYAN MAFYASIYLA BİR TUTTULAR
Hükümet, Şık’ın 11 aylık tutukluluğunu savunurken de AİHM’nin İtalya’da 40 mafya üyesinin yargılandığı davada 2 yıl 8 aylık tutukluluğunu makul bulan kararını örnek gösterdi.
65 SAYFALIK SAVUNMA GÖNDERDİLER
Cumhuriyet'in haberine göre, Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Daire Başkanı Hacı Ali Açıkgül, Cumhuriyet davası kapsamında 348 gündür tutuklu olan gazeteci Şık, için AİHM’ye 48 ve 17 sayfalık olmak üzere iki savunma metni gönderdi.
27 Kasım 2017 tarihli savunmanın 16 sayfasında, 20 Temmuz 2015’ten itibaren Türkiye’de yaşanan 'terör' saldırıları anlatıldı ve PKK, 'FETÖ' ile 15 Temmuz darbe girişimi hakkında bilgi verildi.
'FETÖ' ile ilgili bölüm anlatırken örgütün Ergenekon, Şemdinli, Balyoz, Askeri Casusluk, Devrimci Karargah, OdaTV ve Şike davalarını amaçları doğrultusunda kullandığı belirtildi.
ÜÇ ÖRGÜTÜN BİRDEN PROPAGANDASINI YAPTI
Ahmet Şık’ın 30 Aralık 2016 tarihinde "PKK, DHKP/C ve FETÖ terör örgütlerinin propangandasını yaptığı" iddiasıyla tutuklandığı anımsatılan savunmada, Şık’ın tutuklanmasının nedenleri arasında attığı bazı tweet’ler, Cemil Bayık röportajı, MİT TIR’ları haberleri sayıldı.
HÜRRİYET HAKKI İHLAL EDİLMEMİŞ
Şık’ın devlet ve kolluk kuvvetleri için 'katil, mafya, şiddet' gibi ifadeler kullandığını ifade edilen savunmada, 348 gündür tutuklu olan Şık’ın kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edilmediği ve tutukluluğun makul olduğunu savunuldu.
'TAZMİNAT İSTEMEDİ, REDDEDİN'
İç hukuk yollarının tüketilmediğini ve bu nedenle başvurunun reddedilmesi gerektiğin savunan hükümet, Ergenekon davasında AİHM’nin verdiği benzer ret kararlarını kullandı.
CMK’nin 141. maddesi uyarınca devletten tazminat isteme hakkına sahip olan Ahmet Şık’ın bu haktan yararlanmadığını ve bu nedenle iç hukuk yollarının tüketilmediğini savunan hükümet, başvurunun reddedilmesi gerektiğini belirtti.
'TERÖRÜ MEŞRULAŞTIRDI'
Ahmet Şık’ın ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine ilişkin başvurusunu kabul etmeyen hükümet, savunmasında şu ifadeleri kullandı: "Hükümet, soruşturma konusunun, başvurucunun gazeteci olarak ‘gazetecilik faaliyetinde bulunduğu’ iddiası ile ilgili olmadığının altını çizmek ister.
Dosyadaki bilgi ve belgeler, yazıları ve sosyal medya paylaşımları dikkate alındığında, başvurucu Türkiye Cumhuriyeti’ni ve kurumlarını terör örgütlerine destek veren bir devlet gibi yansıtmış, ayrıca terör örgütünün bilhassa Türkiye’nin doğru ve güneydoğu bölgelerinde şiddet içeren eylemleri karşısında devletin terörü önlemeye ve kamu düzenini yeniden tesis etmeye yönelik faaliyetlerini şiddetin kaynağı olarak tasvir etmiştir. Dolayısıyla başvurucu, terörü öven ve şiddeti meşrulaştıran fiillerde bulunmuştur."
KAOS ORTAMI YARATMAYA ÇALIŞIYORMUŞ
Ahmet Şık’ın terör örgütlerinin eylemlerini destekler nitelikte yayınlar yaptığı, sosyal medya sitelerindeki paylaşımlarında devleti 'katil', güvenlik güçlerininin meşru operasyonlarını da bir terör faaliyetiymiş gibi gösterdiği öne sürülen iddianamede, Şık’ın bu şekilde 'kaos ortamı yaratmayı amaçladığı' ileri sürüldü. Hükümet 'gazetecilik faaliyetinden değil' esasına dayanan savunmasına delil olarak sadece Ahmet Şık’ın haberlerini gösterebildi.
AYNI SAVUNMA İŞE YARAMAMIŞTI
AİHM, Ahmet Şık’ın tutuklanması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği ile ifade özgürlüğü haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle Türkiye’yi mahkum etmişti. Dönemin Ergenekon savcısı Zekeriya Öz, Şık’ın tutuklanmasına yönelik tepkiler üzerine "Gazetecilikten tutuklanmadılar" diye açıklama yapmıştı.