İHD'den açlık grevlerine duyarlılık çağrısı
İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, cezaevlerindeki açlık grevlerine dikkat çekerek, kamuoyuna duyarlılık çağrısı yaptı. İSTANBUL– İnsan Hakları...
İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, cezaevlerindeki açlık grevlerine dikkat çekerek, kamuoyuna duyarlılık çağrısı yaptı.
İSTANBUL– İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri, görüş yasağı ve zorunlu sevkleri protesto amacıyla başlatılan süresiz-dönüşümsüz açlık grevine ilişkin basın toplantısı düzenledi. Toplantının yapıldığı salona, "Susma suça ortak olma #ZindanlaraSesVer", "Ölüyorlar daha ne kadar sessiz kalacaksınız #ZindanlaraSesVer" yazı pankartlar asıldı. Toplantıya, komisyon üyelerinin yanı sıra Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Eşbaşkanı Mustafa Avcı da katıldı.
‘AÇLIK GREVLERİNE KAMUOYUNUN DA DUYARLI OLMASI GEREKİR'
Toplantıda ilk olarak konuşan HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Mustafa Avcı, 12 Eylül döneminde cezaevinde kaldığını belirterek, şimdiki koşulların 12 Eylül’den daha kötü olduğunu söyledi. Cezaevlerinde yaşanan açlık grevlerine dikkat çeken Avcı, "Bu direnişler kendi başına sonuç alamaz. Kamuoyunun da duyarlı olması gerekir" dedi. Referandum dışında da cezaevlerindeki açlık grevlerinin öncelik gündemleri olduğunu belirten Avcı, HDP olarak ilgili kurumlarla birlikte her türlü girişimlerde bulunacaklarını ifade etti.
‘OHAL SONRASI TUTUKLULARA YAŞATILAN ZULÜMDÜR’
Açıklamayı İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu üyesi Mine Nazari yaptı. Nazari, açıklamayı yapmadan önce Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın "Cezaevlerinde işkence yok" sözlerini hatırlatarak, bu söylemlerinden dolayı Bozdağ'ı kınadıklarını söyledi.
Cezaevlerinde hak ihlallerinin her zaman var olduğunu ve var olmaya devam edeceğini belirten Nazari, özellikle 19 Ararlık katliamından sonra siyasi tutuklulara reva görüldüğünü söyledi. Cezaevlerinde her türden işkence, hak ihlali ve onur kırıcı muamelenin sürekli hale geldiğinin altını çizen Nazari, "Bu uygulamalar tutukluların sağlıklarını doğrudan tehdit etmekte, hastalık üretmektedir. F Tipi cezaevlerinde yaşanan hukuksuzluk ve keyfi uygulamalar, ceza içinde ceza çektirme amaçlıdır. Son dönemlerde özellikle OHAL sonrası tutuklulara yaşatılan tek kelimeyle zulümdür" dedi.
‘DOKTORA ERİŞİM İMKANLARI YOK’
Cezaevlerindeki sağlık sorunlarına değinen Nazari, tutukluların yeterli ve düzenli tedavi, kontrol imkanlarının olması bir yana doktora erişim imkanlarının dahi olmadığına dikkat çekti. Nazari, kadın tutukluların doktora götürüldüklerinde askerlerin yanında soyunarak muayeneye zorlandığını belirterek, bu durumu kabul etmedikleri için de muayene olmadan tekrar hücrelerine dönmek zorunda kaldıklarını söyledi.
Nazari, yaşanan bu hak ihlallerini durdurmak, tecrit ve sürgünleri protesto etmek amacıyla siyasi tutukluların 15 Mart-15 Nisan tarihlerinde 5'er günlük dönüşümlü açlık grevi kararı aldıklarını kaydetti. Öte yandan 5 cezaevinde de 35 tutuklunun dönüşümsüz açlık grevine girdiklerini hatırlatan Nazari, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, basına asılsız demeçler verdiğini belirterek şunları söyledi: "Tutukluların cezaevi idaresinden talep ettikleri her hak ve istekleri için idare ‘infaz yakma' tehdidi ile cevap vermektedir. Gerek tutuklular gerekse görüşüne giden ailelerin derneğimize ulaştırdığı bu bilgileri tüm kamuoyuna ve devlet yetkililerine iletmek ve çözüme kavuşması için çabalamak biz insan hakları savunucularının birincil görevidir."
Öte yandan İHD’nin verilerine göre; cezaevlerinde devam eden süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemleri şu şekilde:
Şakran Cezaevi'nde 5 ‘i kadın toplam 33 kişi açlık grevinin eyleminin 41'inci gününde,
Edirne F Tipi Cezaevi'nde toplam 16 kişi açlık grevi eyleminin 32'nci gününde,
Van T Tipi Cezaevi'nde toplam 8 kişi açlık grevi eyleminin 21'inci gününde,
Sincan Kadın Cezaevi'nde toplam 7 kadın açlık grevi eyleminin 34'üncü gününde devam ediyor. (DİHABER)