İkinci Kobanê iddianamesinin ayrıntıları: Beraat verilen ölümler yeniden dosyada

İkinci Kobanê iddianamesinin ayrıntıları: Beraat verilen ölümler yeniden dosyada
IŞİD kuşatmasının katliama dönüşmemesi için düzenlenen Kobanê eylemleri kapsamında beş eski HDP milletvekili hakkında hazırlanan iddianamenin ayrıntıları ortaya çıktı. Kobanê Davası’nda beraat kararı verilen Yasin Börü'nün ölümü, yine suçlama konusu...

Artı Gerçek - Kobanê eylemleri gerekçe gösterilerek eski HDP milletvekilleri Hüda Kaya, Serpil Kemalbay, Fatma Kurtulan, Garo Paylan ve Pero Dündar hakkında hazırlanan iddianamenin ayrıntıları ortaya çıktı. İddianamede siyasetçiler, Yasin Börü ve diğer ölümlerden sorumlu tutuldu. Oysa Kobanê Davası’nda önceki hafta verilen kararda, HDP'nin eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da aralarında olduğu 36 siyasetçinin tamamı, bu suçlamadan beraat etmişti.

Mezopotamya Ajansı'ndan Fırat Can Arslan'ın haberine göre, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı'nın 6-8 Ekim 2014'teki Kobanê eylemlerini gerekçe göstererek beş eski vekil hakkında hazırladığı iddianame 22 Mayıs'ta, Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. 298 sayfalık iddianame iki bölümden oluşurken, 183 sayfalık ilk bölümde, "maktul ve mağdurların isimleri" ile iddialara yer verildi. İkinci bölümde ise davaya gerekçe yapılan Kobanê eylemlerine dair detaylar yer aldı.

İddianamede, 29 ayrı iddia gerekçe gösterilerek her bir siyasetçi hakkında 38'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. Siyasetçilere, "Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozma", "37 kez adam öldürme" ve "31 kez öldürmeye teşebbüs" gibi 29 ayrı iddia yöneltildi. Söz konusu suçlamalar gerekçe gösterilerek, siyasetçilerin 38’er kez müebbet ve 19 bin 680'er yıl hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Beş siyasetçinin dosyasının, Kobanê Davası'nda yargılanan ve karar duruşmasında dosyaları tefrik edilen 72 kişi yönünden süren dava dosyasıyla birleştirilmesi de istendi.

MAĞDURLAR ARASINDA CHP DE SAYILDI

İddianamede, 2 bin 764 kişi ve kurum müşteki olarak yer aldı. Müştekiler arasında Kobanê Davası'ndaki gibi Diyanet ve Et ve Balık Kurumu'na yer verildi. Yanı sıra AKP, CHP, MHP, HÜDA PAR gibi siyasi partiler, yine İstanbul, Adana, Antep ve İzmir büyükşehir belediyeleri de yer aldı.

AYNI TWEET SUÇLAMASI

Çeşitli haber ajanslarında yayınlanan haberler ile 6 Ekim 2014 tarihinde HDP’nin resmi Twitter hesabından yapılan paylaşım da iddianamede; "bu çağrılar sonrasında şiddet eylemlerin artarak devam ettiği ve sokaklarda inceleme konusu suçların işlenmeye başladığı" savunuldu.

KAYYIM ELEŞTİRİSİ VE ROBOSKÎ ANMASI SUÇ SAYILDI

Farklı bir ceza gerekçesiyle 1 Kasım 2023’ten bu yana tutuklu olan Hüda Kaya ile ilgili bölümde, 2015-2020 arasında yayıMlanan 33 ayrı haber içeriğine yer verildi. Kaya’nın davaya konu olayların “meydana gelmesinde örgütün kadın yapılanmasında yer alması nedeniyle dahili olduğu” savunuldu. Haberler arasında Kaya’nın vermiş olduğu röportajların yanı sıra HDP İstanbul İl Örgütü tarafından Aralık 2017 ve Aralık 2016’da yapılan iki ayrı Roboskî anması haberi de suçlamaya delil olarak gösterildi. Kaya’nın 9 ayrı sanal medya paylaşımı da iddianamede yer aldı. HDP’nin kayyım politikalarına karşı başlattığı Demokrasi Nöbeti etkinliğinde konuşan Kaya’nın, “kayyımları ve atamaları kabul etmiyoruz” sözlerinin de "delil" olarak sayılması dikkati çekti.

GRUP TOPLANTISI SUÇLAMASI

Kemalbay ile ilgili bölümde, 2015-2020 arasında yayımlanan 22 ayrı haber suçlama konusu yapıldı. Kemalbay’ın HDP Eş Genel Başkanı olduğu 20 Mayıs 2017-11 Şubat 2018 aralığında partisinin Meclis’teki haftalık grup toplantılarında yapmış olduğu konuşmalarla ilgili haberler iddianamede yer aldı. Kemalbay’ın 10 ayrı sanal medya paylaşımı "deliller" arasına konuldu.

KÜRTÇE ŞARKI SUÇLAMASI

Kurtalan ile ilgili bölümde, HDP’nin 2017’deki anayasa değişikliği referandumundaki “Hayır” kampanyası için hazırlanan Kürtçe “Bêjin Na (Hayır Deyin)” adlı referandum şarkısını sanal medya hesabından paylaşması “suç unsuru” olarak gösterildi.

Kurtalan’ın Twitter hesabından, Kürt Dili Festivali’ne dair yaptığı, “Kürt Dili FestivaIi'nde bir kez daha Kürt dili ve kültürü için mücadelenin yoğunlaştırılması çağrısında bulunuyoruz. Kürtçe milyonlarca Kürt’ün dilidir ve bu nedenle resmi dil olarak tanınmalı. Tanınmalı ve tüm yasal yasak ve kısıtlamalar kaldırılmalıdır” paylaşımı, “Kürt kökenli vatandaşları ayrıştırma, ikilik yaratma” şeklinde yorumlaması suç sayıldı.

SAVCI KADINA ŞİDDETE KARŞI PAYLAŞIMI 'BAHANE' OLARAK GÖRDÜ

Milletvekillerinin yaptığı paylaşımlara dair suçlamalar bunlarla sınırlı kalmadı. Kurtalan’ın, “Kadına yönelik her türlü şiddeti, taciz ve tecavüzü meşrulaştıran, kadının kendi kimliğiyle varlığını sürdürmesine olanak tanımayan, asimilasyon ve doğa talancısı her türlü politikaya karşı, ‘Em Wxe Diparezin, Kendimizi Savunuyoruz” paylaşımına dair iddianamede, “kadına şiddet bahane edilerek terör örgütünün talimatları ile birçok toplantı, eylem ve konferanslar düzenledikleri…” iddia edildi.

KIZILTEPE'DEKİ 8 MART ETKİNLİĞİ DE İDDİANAMEDE

Fatma Kurtalan, Pero Dündar ve Garo Paylan bölümünde de benzer suçlamalar yer aldı. Haberler ve sosyal medya paylaşımları suç sayıldı. Ayrıca HTS kayıtlarında milletvekillerinin görüştüğü isimlerin “örgütle bağlantılı isimler” olduğu savunuldu.

Mardin'in Kızıltepe ilçesinde 8 Mart 2019’da gerçekleşen Dünya Kadınlar Günü Etkinliği’ne dair ANF’de yayınlanan, “Kadınlar faşizmi yenecek” başlıklı haber iddianamede yer aldı. Dündar'a yöneltilen söz konusu suçlamaya dair, “Sözde 8 Mart Dünya Kadınlar günü kutlaması amacı ile bir araya gelen grubun açıklamalarından da anlaşılacağı üzere terör örgütü güdümünde düzenlenen bir etkinliğe dönüştüğü” değerlendirmesi yapıldı.

AYNI GİZLİ TANIK İFADELERİ YER ALDI

İddianamenin sonuç bölümünde, HDP’li beş isim hakkında ayrı ayrı değerlendirmelerde bulunuldu. İddianamede, 6-8 Ekim’deki eylemlerinin gerçekleştirilmesine yönelik "baştan beri fikir ve eylem birliği olduğu” ileri sürüldü. Kobanê Davası’nda da yer alan ve tüm iddiaları çürütülen gizli ve açık tanık ifadelerinin bu iddianamede yer alması dikkati çekti.

IŞİD'in Kobanê kuşatmasının bir katliama dönüşmesinin engellenmesi çağrısıyla 6-8 Ekim 2014'te düzenlenen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek HDP'nin eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da aralarında bulunduğu 108 siyasetçi de benzer suçlamalarla yargılandı. Nisan 2021'de başlayan yargılamanın karar duruşması 16 Mayıs'ta Sincan Cezaevi Kampüsü'nde görüldü.

Ankara 22'inci Ağır Ceza Mahkemesi, 18'i tutuklu 108 siyasetçinin yargılandığı davada ceza yağdırdı. 130 sayfalık karar okunduğu sırada tüm avukatlar protestolar eşliğinde salonu terk etti. Tutsak siyasetçiler de duruşmaya katılmadı.

Mahkeme, tutukluluk halinin devamına karar verilen Selahattin Demirtaş’a 42 yıl, Figen Yüksekdağ’a 30 yıl 3 ay ceza verdi. Mahkeme, 24 kişi hakkında toplam 407 yıl 7 ay hapis cezası verdi. 36 siyasetçi, Yasin Börü ile diğer ölümlere dair suçlamadan beraat etti. (MA)

Öne Çıkanlar