Kadın örgütleri: 'Rojin'e ne oldu?' diye sormaktan vazgeçmeyeceğiz
Rojin Kabaiş'in şüpheli ölümü aylardır aydınlatılamadı. Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivisiti Aynur Sarıca , "Rojin’e ne oldu?” sorusunu sormaktan vazgeçmeyeceklerini belirtti. Star Kadın Derneği'nden Meryema Aslan ise, “Gerçekler açığa çıkana kadar mücadeleyi sürdüreceğiz” dedi.
Artı Gerçek- Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi birinci sınıf öğrencisi 21 yaşındaki Rojin Kabaiş 27 Eylül'de Van Gölü sahilinde kayboldu. Rojin Kabaiş, 18 gün sonra kaybolduğu yere 24 kilometre uzaklıkataki Molla Kasım Sahili'nde ölü bulundu. Üniversite ve Kabaiş'in kaldığı Seyyid Fehim Arvasi Kız Yurdu yetkilileri sessizliğe bürünürken, Van Barosu ve bölge baroları gizlilik kararının kaldırılması için kampanya başlattı.
Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA) aktivisti Aynur Sarıca ve Star Kadın Derneği Yöneticisi Meryema Aslan, Rojin Kabaiş soruşturmasını değerlendirdi.
'KADINA YÖNELİK BİR SAVAŞ VAR'
Kadın ölümlerinin bilinçli olarak soyut bırakıldığını belirten TJA aktivisti Aynur Sarıca, “Her gün şüpheli kadın ölümleri, intiharlar ya da cinayetlerle karşılaşıyoruz ancak bunların sonlanması için mücadele etmeyi sürdüreceğiz. Bu mücadele aynı zamanda bir aydınlanma sürecidir. Kadının bilinçlenmesiyle bu zihniyetin saldırılarına karşı öz savunma gelişecek ve bu zihniyet bertaraf edilecektir” dedi. Türkiye’de neredeyse her saat bir kadının katledildiğini söyleyen Sarıca, eril zihniyetin kadına karşı bir savaşının olduğunu dile getirdi. Aynur Sarıca, "Minimize edilmeye çalışılan olayların arkasında ciddi bir saldırı var. Artık saat başına indirgenen kadın cinayetlerinden bahsediyoruz. 2024 verileri bunu net bir şekilde ortaya koydu. Kentte, kadın cinayetlerinin nüfusa oranla hızla arttığını görüyoruz. Bu durumun arka planında eril zihniyetin olduğu açıktır" diye konuştu.
'İNTİHARA DELİL OLACAK BİR BULGU YOK'
Kadın hareketi olarak Rojin Kabaiş'in şüpheli ölümünü yakından takip ettiklerini dile getiren Sarıca, sürecin şeffaf yürütülmesi için mücadele ettiklerini vurguladı. Sarıca, “Dosyada hâlâ bir ilerleme kaydedilmedi. Aklımıza ilk gelen ‘neyi, kimden ve niçin gizliyorsunuz?’ sorusudur. Gizlenecek bir şey yoksa neden kamuoyuna açık ve şeffaf bir açıklama yapılmıyor? Neden bu mesele kapalı kapılar ardında tartışılıyor? Bilirkişilerin araştırmalarını takip ettiğimizde, ‘intihar’ deliline işaret eden herhangi bir bulgu bulunmadığı ortadır. Ancak kamuoyunun yanlış bilgilendirildiğine tanıklık ediyoruz" dedi.
'ROJİN'İN ÖLÜMÜ İNTİHAR SÜSÜ VERİLMEYE ÇALIŞILAN BİR CİNAYET'
Adli Tıp Kurumu (ATK) raporunun aile ve avukatlardan gizlenmesinin şüpheleri arttırdığına işaret eden Aynur Sarıca, şöyle devam etti:
“Madem gizlenecek bir şey yok, neden kamuoyuna bilgilendirme yapılmıyor? Rojin’in babası, kızının cansız bedenini gördüğünde sırtında ve diz arkalarında morluklar olduğunu söyledi ancak bu bulgular raporda yer almadı. Dosyada bulunan iki DNA örneği hakkında da bir açıklama yapılmadı. Bu olay, ‘intihar’ süsü verilmeye çalışılan bir cinayet. Rojin için adalet sağlanana kadar mücadelemize devam edeceğiz. Bir kadını daha kaybetmeye tahammülümüz yok. ‘Rojin’e ne oldu?’ diye sormaya devam edeceğiz.”
'DOSYANIN HÂLÂ AYDINLATILAMAMIŞ OLMASI DEVLET ADINA UTANÇTIR'
İlk günden itibaren Rojin Kabaiş'in şüpheli ölümünün takipçisi olduklarını belirten Star Kadın Derneği Yöneticisi Meryema Aslan da Van Barosu ile ortaklaşa yürüttükleri çalışma ve incelemelere değindi. Meryema Aslan, “Hâlâ aydınlatılmayan Rojin Kabaiş dosyası devlet için bir utançtır. İlk günden itibaren medyaya sunulan ve yapılan birçok açıklama, dosyanın üzerinde titizlikle durulmadığını gösteriyor. Dosyanın ayrıntılı şekilde açılmadığını, delillerin karartılarak ‘intihar’ süsü verilmeye çalışıldığını ve bu dosyanın kapatılmaya çalışıldığını açıkça görüyoruz. Farz edelim ki Rojin intihar etti, peki toplumu aydınlatacak bulgular nerede? Neden şüpheli bulgular aydınlatılmıyor?” diye sordu.
'ÜNİVERSİTE REKTÖRLÜĞÜ VE YURT MÜDÜRLÜĞÜ TEK BİR AÇIKLAMA YAPMADI'
Kampüs içinde gerçekleşen bir olayla ilgili üniversite rektörlüğü ve yurt müdürlüğünün tek bir açıklama dahi yapmamasına tepki gösteren Meryema Aslan, şunları söyledi:
“Bir üniversite kampüsünün ve bir yurdun güvenliği nasıl bu kadar rahat olabilir? Kampüsteki öğrencilerden öğretim görevlilerine kadar herkesin bu konu üzerinde durması gerekiyor. Yurt müdürünün ihmalkarlığı ve kampüs içindeki güvenlik sorunu başta olmak üzere bunların hepsinin incelenmesi gerekiyor. Yurdun ve sınıf arkadaşlarının ifadelerinin alınması gerekirdi fakat dosyada bunlar detaylı bir şekilde bulunmuyor. ‘İntihar’ denilerek, olayın üzeri kapatılmaya çalışılıyor. Ancak biz biliyoruz ki Rojin intihar etmedi, dosyanın araştırılması şart. Gerçekler açığa çıkana kadar mücadeleyi sürdüreceğiz. Bu sadece Rojin Kabaiş’in başına gelen bir olay değil, bütün kadınları ve çocukları tehdit eden bir durum. Rojin dosyası kapatılırsa, tüm dosyaların da kapatılacağı anlamına gelir.”
(MA)