'Kimliksiz gömülenler' raporu: Maraş’ta 425 kişinin mezarı açıldı

'Kimliksiz gömülenler' raporu: Maraş’ta 425 kişinin mezarı açıldı
Adli Tıp Uzmanları Derneği'nin Deprem Bölgesi Raporu, Maraş depremlerinden sonra kimliksiz gömülen kişilere dikkat çekiyor. Rapora göre, Maraş'ta 435 kişinin mezarı bu nedenle açıldı, Antakya'da 3 binden fazla kişinin kimliği belirlenemedi.

Artı Gerçek - Maraş‘ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin üzerinden geçen bir ayın ardından, son resmi verilere 45 bin 968 kişi öldü. Adli Tıp Uzmanları Derneği dün (6 Şubat) yayımladığı Deprem Bölgesi Raporu'nda, vefat edenlere ilişkin veri ve gözlemler ortaya konurken kimliksiz gömülen kişilerle ilgili bilgilere de yer verildi.

Rapor, dernek yönetim kurulu başkanı Prof. Dr. Ahmet Hilal‘in Adana’daki depremde ölenlerin kimliklendirme çalışmalarına katılımı ve Osmaniye, İskenderun, Hatay illerini ziyaretleri; Yönetim Kurulu üyesi Doç. Dr. Abdulkadir Yıldız’ın Hatay’daki çalışmaları; Prof. Dr. Ahmet Hilal, Prof. Dr. Ümit Biçer, Prof. Dr. Halis Dokgöz’ün Adana, Osmaniye, İskenderun, Hatay, Maraş ve Antep illerini ziyaretleri sonucu hazırlandı.

Raporda, kentlerle ilgili veriler şöyle:

HATAY

Kentlerde hastaneler hasar aldığı ve ölü sayısı çok fazla olduğu için ölülerin bahçelerde, arazilerde bekletildiği ifade edilen raporda Antakya‘ya dair şöyle denildi:

“Mustafa Kemal Üniversitesi kampüsündeki adli tıp çalışmaları 09 Şubat tarihinde sonlandırılarak Narlıca’da daha sonra mezarlık kompleksi olarak adlandırılan geniş bir araziye apar topar taşındığı, bu arazide bulunan ve daha sonra geri dönüşüm fabrikası olduğu öğrenilen alana götürülen birkaç adli tıp uzmanı bu arazide çok sayıda sahipsiz cesedin ceset torbalarında bekletildiğini gördü. Taşınma sonrası burada ilk gün hiçbir organizasyonun olmadığını, karanlıkta ve yeterli aydınlatma olmaksızın sadece depremzedelerin bulabildikleri araçlarıyla getirdiği sahipli cesetlere cumhuriyet savcılarıyla birlikte ölü muayenesi işlemleri yapıldığı aktarıldı.”

Antakya’da cenazelerin ilk iki hafta, DNA örneği alınmaksızın “yakınlarına” teslim edildiği, ikinci haftada ise Antakya merkezde yaklaşık 650 kişinin DNA ile kimliklendirmesinin yapıldığı aktarıldı.

‘ANTAKYA’DA 3 BİNDEN FAZLA CENAZENİN KİMLİĞİ BELİRSİZ’

Depremin ikinci haftasında ise Antakya’da 3 binin üzerinde cenazenin kimliğinin belirlenemediği ve bu oranın yapılan ölü muayene sayısının yüzde 10-15’ine tekabül ettiği bildirildi.

“İkinci gün Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi bahçesinde çalışan adli tıp uzmanlarının da Narlıca’ya gelmesiyle sahipsiz cesetlerin de ölü muayene işlemlerine başlandığı bildirildi. İki olay yeri inceleme personeli, Cumhuriyet Savcısı, katip ve adli tıp uzmanından oluşan ekipler oluşturularak fotoğraflama, parmak izi alma, DNA örneği alma ve tutanak altına alma işlemleri de yapıldı. Bu işlemlerin açık arazide yaklaşık yedi-on ekip tarafından yerde yapıldığı aktarıldı. Böylece sahipli ve sahipsiz cesetler için iki ayrı istasyon kurulmuş olduğu, sahipsiz cesetlerin ölü muayene ve örnekleme işlemleri bitirilince hemen bitişik arazide kazılan mezarlara tutanakta verilen numaralarla defin işlemleri yapıldığı bildirildi”

‘ÖRNEK ALINMADAN ÖLÜLER YAKINLARINA TESLİM EDİLDİ’

Raporda, sahipsiz cenazelerle ilgili şu bilgilere yer verildi:

“Kurulan çadırda öncelikle ‘kimliği bilinen’ cesetler karşılanıyor ve belge düzenlenerek yakınlarına teslim ediliyordu. Kimliği bilinmeyen cesetler ise aşağıda büyük çadırlara alınıyor; fotoğraflama, mümkünse parmak izi ve DNA için örnekler alındıktan sonrada kimsesizler mezarlığına gömülmek üzere devrediliyordu. Definler Diyanet Vakfı personeli tarafından yapılıyordu. Uzman arkadaşlarımızın yaklaşık iki haftalık uyarısına rağmen Cumhuriyet Savcılarının herhangi bir örnek alınmadan ölü yakınlarının beyanına göre ölüleri ‘yakınlarına’ teslim ettiği belirtildi.

Antakya merkezde yaklaşık 650 kişinin DNA ile kimliklendirmesinin yapıldığı, her gün bu sayılara yenisinin eklendiği ve yakınlarına teslim edildiği, halen 3 binin üzerinde kimliği belirlenmeye çalışılan cenaze olduğu bilgisi verilmiştir. Bu oran yapılan ölü muayene sayısının yüzde 10-15’i kadardır. Meslektaşlarımız her geçen gün getirilen cenaze sayısının azaldığını belirtti. 15 gün sonra organizasyonun ilk günlere göre daha oturmuş olduğu, lojistik desteklerin deprem şartları için kabul edilebilir şekilde gerçekleşmiş olduğu gözlemlendi. Depremler Antakya’da devasa bir hasar yaratmıştı, yıkılmamış bina sayısının yüzde 20-25 arasında olduğu, enkaz kaldırma çalışmalarının ise başlamış olduğu görüldü.”

MARAŞ

Mezarlık alanına ilk günlerde getirilen kimliksiz cenazelerin defnedildiği yerler ile mezarlık görevlilerinin kayıtları arasındaki farklılık nedeniyle 425 cenazede fethi kabir yapılarak kimliklendirme için yeniden örnek alınmaya başlandığı öğrenildi. Enkaz kaldırma işlemlerinin başladığı bununla birlikte enkazda çok az sayıda cenazenin olabileceğinin düşünüldüğünü, son günlerde enkazdan çıkarılan cenaze sayısının ise günde bir-iki olduğu öğrenildi.

İkinci hafta sonunda çalışmaların bir ölçüde düzene girmeye başladığı, günlük yaşamın canlanmaya başladığı, ancak artçı depremlerin oluşturduğu yıkımlar nedeniyle de kaldıkları veya çalıştıkları yerlerin güveli olup olmadığı konusunda endişelerin devam ettiği öğrenildi. (Kaynak)

Öne Çıkanlar