Metin Lokumcu davasında tüm sanıklara beraat: 'Son ana kadar bir umut bekledik'

Emekli öğretmen Metin Lokumcu'nun biber gazı nedeniyle kalp krizi geçirerek vefat etmesine ilişkin davada karar çıktı. Tüm sanıklar hem "kasten öldürme" hem de "yaralama" suçlamalarından beraat etti.

Atakan ASILBAY


TRABZON - Hopa'da 31 Mayıs 2011'de polisin sıktığı biber gazı nedeniyle kalp krizi geçirerek vefat eden emekli öğretmen Metin Lokumcu'nun ölümüyle ilgili davada bugün karar çıktı. Trabzon 2'nci Ağır Ceza Mahkesi'nde görülecek duruşmayı Lokumcu'nun ailesi ve avukatlarının yanı sıra CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı, DEM Parti Iğdır Milletvekili Yılmaz Hun, DEM Parti Iğdır Milletvekili Yılmaz Hun Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttürk, Sol Parti Başkanlar Kurulu üyesi Alper Taş, Hopa Belediye Başkanı Utku Cihan, Fındıklı Belediye Balkanı Ercüment Şahin Çervatoğlu sivil toplum örgütleri, sendikalar ve barolardan çok sayıda avukat takip etti.

whatsapp-gorsel-2024-09-06-saat-10-01-39-0d8f3719.jpg

SAVCI SANIK POLİSLERİN BERAATİNİ İSTEDİ

Davanın 11 Haziran'da görülen 13'üncü duruşmasında mütalaasını açıklayan savcı, 'taksirle ölüme neden olmak' suçundan yargılanan 13 polisin de beraatini istedi. Dava karar için bugüne ertelemişti.

TÜM SANIKLARA BERAAT

Mahkeme heyeti, tüm sanıklar hakkında hem 'kasten öldürme' hem de 'yaralama' suçlamalarından beraat kararı verdi.

Salonda davayı takip edenler kararı alkış ve sloganlarla protesto etti. "Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek" sloganı atıldı.

LOKUMCU: HUKUKUN SINIFTA KALDIĞINI İZLEDİK

Metin Lokumcu'nun oğlu Ulaş Lokumcu karara tepkisini şu sözlerle ifade etti:

"Belki çoğumuz sonucun böyle olacağını biliyordu ama biz son ana kadar bir umut bekliyorduk. Karalamaya çalıştılar, babamı hasta ilan ettiler. Hukukun bugün sınıfta kaldığını izledik. 13 yıldır anlatmamıza rağmen bizi hiç dinlememişler. Kendi kafalarına göre kararı netleştirmişler.

'Sizi adliye koridorlarında süründüreceğiz' lafını biz 13 yıl boyunca yaşadık. Gelinen noktadaki karar benim gönlümde yok hükmünde. Ben babamın çok sağlıklı, o gün orada haklı bir mücadele içinde olduğuna inanıyorum ve bunu tüm Türkiye'ye ispatladığına da eminim. Öfkeliyim, cümleleri seçemiyorum. Her gün üstümüze daha da baskıyla geliyorlar. Biz inatla adalete inanmaya çalışıyoruz ama maalesef yargı da inatla bizi bundan uzaklaştırmaya çalışıyor. Biz haklıyız, bu sonucu hiçbir şekilde kabul etmiyorum, takdiri kamuoyuna bırakıyorum."

NE OLMUŞTU?

Cumhurbaşkanı Erdoğan başbakanlığı döneminde 12 Haziran 2011 Genel Seçimleri öncesi Artvin'in Hopa ilçesinde 31 Mayıs 2011'de miting yapmak istedi.Çaydaki kota ve kontenjan uygulaması ile HES projelerine karşı seslerini duyurmak isteyen Hopalılara polis çok sert müdahale etti.

'HAYDE ALIN BENİ, KURTARIN MEMLEKETİ'

Hopa Meydanı biber gazına boğulurken elinde limonla "Yeter, bunalttınız beni. Hayde alın beni, alın da kurtarın memleketi" diyen emekli öğretmen Metin Lokumcu'nun son anları kameralara yansıdı. Lokumcu polisin attığı yoğu biber gazı nedeniyle fenalaştı. Kalp krizi geçiren Lokumcu, Hopa Devlet Hastanesi’nde vefat etti.

HOPA'DAKİ POTESTOLAR ÇOK SAYIDA KENTE YAYILDI

Çok sayıda kişinin polis şiddeti nedeniyle yaralandığı ve gazdan etkilendiği Hopa'da 60 kişi darp edilerek gözaltına alındı. Hopa'ya giriş-çıkış yasaklandı. Metin Lokumcu'nun ölüm haberi üzerine Hopa'da başlayan protestolar İstanbul, Ankara, İzmir ve çok sayıda kente yayıldı. Çok sayıda kişi gözaltına alındı. Hopa'da tutuklanan 17 kişi 7 ay cezaevinde yattı.

TTB: LOKUMCU'NUN ÖLÜMÜNE BİBER GAZI NEDEN OLDU

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Metin Lokumcu'nun ölümüyle ilgili rapor hazırladı. TTB İkinci Başkanı ve Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Özdemir Aktan tarafından hazırlanan raporda Lokumcu'nun ölüme neden olacak düzeyde bir kalp ya da akciğer hastalığı bulunmadığı, yoğun biber gazına maruz kaldığı için öldüğü belirtildi.

10 YIL SONRA DAVA AÇILDI

Lokumcu'nun ölümden 10 yıl sonra dava açıldı. Olay günü görevli 13 polis hakkında 'taksirle ölüme sebebiyet vermek' suçundan Hopa Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame, Hopa Asliye Ceza Mahkemesince kabul edildi. 'Güvenlik' gerekçesiyle Trabzon 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde gönderilen dava, bu mahkemenin de 'görevsizlik kararı' üzerine Trabzon Ağır Ceza Mahkemesi’ne alındı.

Öne Çıkanlar