Metin Lokumcu davasında karar yarın açıklanacak: 'Adalet gelecek diye beklerken neredeyse biz yargılanacağız'

Metin Lokumcu davasında karar yarın açıklanacak: 'Adalet gelecek diye beklerken neredeyse biz yargılanacağız'
Hopa'da 2011'de polisin sıktığı biber gazı nedeniyle kalp krizi geçirerek vefat eden Metin Lokumcu'nun ölümüyle ilgili davada karar yarın açıklanacak. Kardeşi Mete Lokumcu ve oğlu Ulaş Lokumcu davanın cezasızlıkla kapatılmak istendiğini söyledi.

Atakan ASILBAY


ARTVİN - Metin Lokumcu davasının karar duruşması yarın (6 Eylül) Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Davada 13 polis yargılanıyor. 11 Haziran'da görülen 13'üncü duruşmada savcı 'taksirle ölüme neden olmak' suçundan yargılanan tüm sanık polislerin beraatini istedi. Lokumcu'nun ölümünden 10 yıl sonra açılan davanın cezasızlıkla kapatılmasından endişe ediliyor.

'POLİSLER SABAHA KADAR YETECEK GAZIMIZ VAR DİYORDU'

Karar duruşması öncesi Artı Gerçek'e konuşan Metin Lokumcu’nun kardeşi Mete Lokumcu, "Süreç en başından beri bizden yana ilerlemiyor. Yıllardır mücadele verdik dava açılsın diye, en sonunda başardık. Bu sefer de Hopa'dan alıp Trabzon’a taşıdılar. Kaç celsedir gelip gidiyoruz ama değişen bir şey görmedik. Hep aynı yalanları konuşup durdular. O gün orada polisler, 'sabaha kadar yetecek gazımız var' diyorlardı. Mahkemede, 'yok ben o kadar atmadım, yok ben orda yoktum' diyorlar. Hepsi mahkemeye çıkınca yalan konuşmaya başladı" dedi.

'MAHKEME GÜÇLÜDEN YANA DURUYOR'

"Mahkeme heyeti değişti ama kararları hiç değişmedi" diyen Lokumcu, şöyle devam etti:

"Yine güçlüden yana duruyorlar. Onlarca tanık ifadesine, avukatların ifadesine rağmen sanıkların tümüne beraat talep edildi. Yarın aile olarak adalete olan inancımızın yitmemesi için hakkaniyetli bir karar açıklanacağını düşünüyoruz. Daha geçen gün Metin Hoca gibi doğasını savunduğu için Reşit Kibar kardeşimiz katledildi. Bu adalet sistemi artık verdiği kararlarla ya bu katliamların önüne geçecek ya da cezasızlık kanununu iletmeye devam edecek."

'SAVCI MÜTALAASINDA NEREDEYSE BABAMI SUÇLU GÖSTERİYOR'

Artı Gerçek'e konuşan Metin Lokumcu'nun oğlu Ulaş Lokumcu da "Önceki duruşmada savcı mütalaasında babamı suçlu, sanıkları ise tamamen suçsuz gibi gösteriyor. Savcılık Metin Lokumcu eyleme katıldığı için suçluymuş gibi bir mütalaa hazırlamış. 13 yılın sonunda adalet gelecek diye beklerken neredeyse biz yargılanacak duruma geldik. Savcı, '52 dosya bilgi belge var' dedi ama bunun hangisini okumuş ben anlamadım. Çünkü mütalaada Adli Tıp Kurumu raporu ve eylemcilerin yargılanmasına bakılmış, diğer deliller es geçilmiş. Polisin orantısız güç kullanması, yoğun saldırısı ise neredeyse varla yok arasında" dedi.

'CEZASIZLIK SİSTEMİYLE HER GÜN YARA ALIYORUZ'

Yargı sürecini eleştiren Ulaş Lokumcu, "Maalesef ülkenin sistemi de adalet sistemi de böyle işliyor. Biz ne zaman siyaset üstü bir örgütlenme yaratıp halkın tamamını kapsayacak bir şey örgütlenme yaparsak, doğa ve yaşamımıza kastedenlere karşı örgütlenirsek cezasızlık politikasının son bulacağına ve suçluların gerçek bir adalet ile yargılayacağına inanamıyorum. Yaratılan bu cezasızlık sistemiyle hepimiz yara alıyoruz. Yarın yine hep birlikte Trabzon Adliyesinde olacağız. Adalet mücadelemiz sonuç ne olursa olsun gerçek suçlular yargılanana kadar sonuna kadar devam edecek" dedi.

'BÜYÜK ŞİRKETLER YAŞAM SAVUNUCULARINI TETİKÇİLERE ÖLDÜRTÜYOR'

Reşit Kibar'ın Cankurtaran'da mesire alanı için orman kesimini engellemeye çalışırken öldürülmesini de değerlendiren Lokumcu, "Şok içindeyim. Söylemek istediğim kelimeler boğazımda düğümleniyor. Sistem bu şekilde aslında kendini ilerletmeye çalışıyor. Daha önce de Antalya’da mermer ocaklarına karşı mücadele eden Ali Ulvi Büyüknohutçu ve Aysin Büyüknohutçu çifti de öldürülmüştü. Sistem veya büyük şirket sahipleri bir tetikçiyi emirlerine alıp insanları hiç gözlerini kırpmadan öldürtüyor ancak şirket sahipleri, para babaları kurtuluyor" diye konuştu.

NE OLMUŞTU?

Cumhurbaşkanı Erdoğan başbakanlığı döneminde 12 Haziran 2011 Genel Seçimleri öncesi Artvin'in Hopa ilçesinde 31 Mayıs 2011'de miting yapmak istedi.Çaydaki kota ve kontenjan uygulaması ile HES projelerine karşı seslerini duyurmak isteyen Hopalılara polis çok sert müdahale etti.

'HAYDE ALIN BENİ KURTARIN MEMLEKETİ'

Hopa Meydanı biber gazına boğulurken elinde limonla "Yeter, bunalttınız beni. Hayde alın beni, alın da kurtarın memleketi" diyen emekli öğretmen Metin Lokumcu'nun son anları kameralara yansıdı. Lokumcu polisin attığı yoğu biber gazı nedeniyle fenalaştı. Kalp krizi geçiren Lokumcu, Hopa Devlet Hastanesi’nde vefat etti.

HOPA'DAKİ PROTESTOLAR ÇOK SAYIDA KENTE YAYILDI

Çok sayıda kişinin polis şiddeti nedeniyle yaralandığı ve gazdan etkilendiği Hopa'da 60 kişi darp edilerek gözaltına alındı. Hopa'ya giriş-çıkış yasaklandı. Metin Lokumcu'nun ölüm haberi üzerine Hopa'da başlayan protestolar İstanbul, Ankara, İzmir ve çok sayıda kente yayıldı. Çok sayıda kişi gözaltına alındı. Hopa'da tutuklanan 17 kişi 7 ay cezaevinde yattı.

TTB: LOKUMCU'NUN ÖLÜMÜNE BİBER GAZI NEDEN OLDU

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Metin Lokumcu'nun ölümüyle ilgili rapor hazırladı. TTB İkinci Başkanı ve Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Özdemir Aktan tarafından hazırlanan raporda Lokumcu'nun ölüme neden olacak düzeyde bir kalp ya da akciğer hastalığı bulunmadığı vurgulandı ve yoğun biber gazına maruz kaldığı için öldü belirtildi.

10 YIL SONRA DAVA AÇILDI

Metin Lokumcu'nun ölümden 10 yıl sonra dava açıldı. Olay günü görevli 13 polis hakkında 'taksirle ölüme sebebiyet vermek' suçundan Hopa Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame, Hopa Asliye Ceza Mahkemesince kabul edildi. 'Güvenlik' gerekçesiyle Trabzon 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde gönderilen dava, bu mahkemenin 'görevsizlik kararı' üzerine Trabzon Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Öne Çıkanlar