Önce ismi değiştirildi sonra muhtarı görevden alındı

Mardin Kızıltepe’de kayyım tarafından ismi Türkçeleştirilen Berçem Mahallesi’nin Muhtarı Mahsum Aslan "gerekçe" gösterilmeden görevinden alındı.Görevinden alınma sebebinin HDP’nin mahallede aldığı yüksek oy oranı olduğunu söyleyen Aslan, tepkisini "İrade gaspıdır" sözleriyle dile getirdi.

İçişleri Bakanlığı tarafından 15 Ekim tarihinde Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararı doğrultusunda görevlerinden uzaklaştırılan 103'ü köy, 156'sı mahalle muhtarı olmak üzere toplam 259 muhtarın birçoğuna tebligat ulaştı. 65 kişiyle en çok uzaklaştırmanın yaşandığı Mardin ve ilçelerinde de, görevden alınan muhtarların birçoğu bağlı oldukları kaymakamlıklara çağrılarak, mühürlerine el konuldu. Mührüne el konulan muhtarlar arasında, kayyım atanan Kızıltepe Belediyesi tarafından geçtiğimiz günlerde Kürtçe ismi "Şahkulubey Mahallesi" olarak Türkçeleştirilen Berçem Mahallesi Muhtarı Mahsum Aslan da bulunuyor.

TEK BİR SORUŞTURMA VE DAVA YOK

Aslan, 2014 yerel seçimlerinde muhtarlığa aday olan 8 kişi arasında seçilerek, göreve başladı. Yaklaşık 4 bin seçmeni bulunan 10 bin nüfusluk mahallenin muhtarlığı yürüten Aslan'ın ayrıca, 1994 yılında Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) tarafından verilen 3 yıl 4 ay hapis cezası dışında, hakkında bugüne kadar herhangi bir dava ve soruşturmasının bulunmadığı öğrenildi.

AZALAR MÜHRÜ KABUL ETMEDİ

Son yıllarda yapılan tüm seçimlerde Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) yüzde 80 civarında oy aldığı ve AKP'nin yüzde 12'lerde kaldığı mahallede Aslan'ın görevden uzaklaştırılmasıyla birlikte, muhtarlık hizmeti de durdu. Muhtarlık faaliyetlerinin devam ettirilmesi için muhtarlık azaları ile görüşme gerçekleştiren Kızıltepe Kaymakamlığı'nın girişimleri ise sonuçsuz kaldı. Aslan'ın mührünü almayı kabul etmeyen azaların kaymakamlığa, başka bir yerden muhtar getirebileceği ancak bunun da halk tarafından kabul göremeyeceğini söylediği öğrenildi.

‘ASLAN HALEN MUHTARIMIZDIR'

Seçtikleri muhtarın görevden alınmasına tepkili olan mahalle sakinleri ise, kararın iradelerine yapılmış bir saldırı olduğu noktasında hemfikir. Konu hakkında konuşan mahalle sakinlerinden Nurettin Öncel, görevden alınan Aslan'ı halen muhtarları olarak gördüklerini vurguladı. İradeleriyle seçtikleri dışında kimseyi kabul etmeyeceklerine dikkat çeken Öncel, "Bu açıkça bize ‘sizin iradenizi hiçbir yerde tanımıyoruz’ demektir. Kim gelirse gelsin, bizim irademiz bizim seçtiklerimizdir" dedi.

"İrademiz gasp edilmek isteniyor" diyen mahalle sakinlerinden Mehmet Ali Çalgıcı da, "Ne kadar engellemeye çalışırlarsa çalışsınlar, irademizi engelleyemeyecekler. Biz muhtarlarımızdan gayet memnunuz" diye konuştu.

MUHTAR ASLAN: İRADE GASPIDIR

Görevden uzaklaştırılan muhtar Mahsum Aslan ise, kendisini savunmaya ihtiyaç duymadığının altını çizdi. Halkın kendileri hakkında söylediklerinin yeterli olduğunu söyleyen Aslan, yapılmak isteneni, "irade gaspı" şeklinde açıkladı. 90’lı yıllarda boşaltılan köylerden göç etmek zorunda kalan insanların yaşadığı bir mahallenin muhtarlığını yaptığını hatırlatan Aslan, HDP'nin aldığı yüksek oy oranına işaret ederek, "Mevcut iktidar bunu hazmedemedi. Ama bu halkın gerçekliğidir. Biz halkın iradesini karışamayız. Buna gücümüz de yetmez" dedi.

SEBEP HDP'NİN ALDIĞI OYLAR

Belediyeye atanan kayyımın mahalleden HDP'ye çıkan oyu yadırgadığını aktaran Aslan, uzaklaştırılma hakkında ise şunları söyledi: "Bize tebliğ edilen kağıt dışında bir şey verilmedi. Kağıdın son satırında, ‘telafisi mümkün olmayan’ şeklinde bir ibare geçiyor. Bu da akıldan mantıktan yoksun bir tanımlamadır. Bana göre görevden alınmamın sebebi, HDP’nin burada yüzde 80’in üzerinde oy almasıdır. Başka bir açıklaması olmaz."

‘KÜRDE TAHAMMÜLSÜZLÜKTÜR'

Azaların muhtarlık koltuğuna oturmayı kabul etmediğini hatırlatan Aslan, şöyle devam etti: "Sanırım kayyımatarlar. Bu politikanın yanlış olduğunun görülmesi lazım. Halkın iradesini değiştiremezler. Çünkü benden çok, halkın öfkesi birikmekte ve artmakta. Mahallemizin Kürtçe isminin değiştirilmesi ile muhtarın görevinden uzaklaştırılması da aynı döneme denk geldi. Bu halkı daha fazla öfkelendirdi. Bu Kürde, Kürtçeye karşı tahammülsüzlüğü gösteriyor. Tahammülsüzlük Türkiye siyasetine bir şey kazandırmaz. Bu halkın iradesine karşı yapılmış bir haksızlıktır."