'Sıkıştırılmış seçim ile OHAL olumsuzlukları katlandı'

Nalin ÖZTEKİN

GÜNCEL - Olağanüstü Hal koşullarında yapılacak olan seçimlere sayılı günler kaldı. Bu sürece ilişkin konuşan Anayasa Hukuku Profesörü İbrahim Kaboğlu, "Türkiye’nin geleceği, 21. Yüzyılı oylanacak. Bütün yurttaşlar mutlaka oy vermeli" dedi.

OHAL koşullarında seçim yapılmasının başlıca bir sorun olduğunu dile getiren Kaboğlu, "OHAL’de seçim yapılması Anayasa'nın 67. maddesini; yani "özgür, serbest ve eşit güvenlikli seçim" ilkesini ihlal ediyor. Bu bakımından karşı çıkılması gereken bir husustur. Fakat bu yetmezmiş gibi erken seçim kararı çok hızlı bir biçimde ve süre daraltılması yapılarak alındı. 2 aylık sürede bunların yapılması, düzenlenmesi son derece zor" şeklinde konuştu.

Artı Gerçek’e konuşan Kaboğlu, "Türkiye’nin geleceği, 21. Yüzyılı oylanacak. O nedenle bütün yurttaşlar bu süreci yakından izlemeli, katılmalı ve mutlaka oy vermeli" dedi.

"TÜRKİYE ANAYASIZLAŞTIRILIYOR"

Erken seçimi "sıkıştırılmış seçim" olarak değerlendiren Kaboğlu, bu durumu OHAL olumsuzluklarına eklenen yeni bir halka olarak nitelendirdi. Uyum yasalarının hazırlanmadığını ve Türkiye’nin anayasasızlaştırıldığını söyleyen Kaboğlu, "Belirsiz ortamda seçime gidilmesi söz konusu. Bu açıdan çok uyanık, çok dikkatli olmak gerekiyor. Bu süreçte iktidar partisinin kurduğu cumhur ittifakına karşın diğer partilerin kurduğu birliktelik, koalisyon ya da ittifak daha çok anayasa hedefini öne almalı. "Gelecekte nasıl bir anayasaya sahip olmalıyız" hedefini öne çıkarmalı" diye konuştu.

"MUHALEFET PARTİLERİ SÖYLEMLERİNİ GELİŞTİRMELİ"

Sürecin zorluğuna değinen Kaboğlu, usanmadan seçimin anlamına ve önemine ilişkin bilgileri paylaşmak gerektiğini vurguladı. Kaboğlu, 'Cumhur ittifakı'nın yürüttüğü süreçte devletin imkanlarını ve olanaklarını seferber etmemesine muhalefet partilerinin de denetimsel olarak dikkat etmesi gerektiğinin altını çizdi.

Bir diğer nokta olarak muhalefet partilerine, yurttaşlara karşı olumlu vaadlerde bulunmalarını söyleyen Kaboğlu "İktidarın yapmaya çalıştığının kötü olduğunu sürekli dile getirmek yerine "Biz Türkiye’nin geleceğini kuracağız, biz eşit yurttaşlık kuracağız, sosyal hakları sağlayacağız, daha demokratik bir rejim kuracağız" söylemlerini geliştirmeliler" ifadelerini kullandı.