Üç kez geri döndüler, dördüncüde öldüler

KHK mağduru Maden ailesi Yunanistan'a geçmeye çalışırken bindikleri botun batması sonucu hayatını kaybetti. Ailenin yakınları 5 kişinin yaşamına mal olan yolculuğu Artı Gerçek'e anlattı.

Üç kez geri döndüler, dördüncüde öldüler

Aynur TEKİN

ARTI GERÇEK -
Kastamonu Daday’da görev yaptıkları sırada KHK ile ihraç edilen Hüseyin Maden (40) ve eşi Nur Maden (36), 3 çocuğuyla birlikte kaçak yollarla Yunanistan’a geçmeye çalıştıkları botun batmasıyla 22 Kasım’da hayatını kaybetmişti.

29 Ekim 2016’da yayımlanan 675 sayılı KHK ile ihraç edilen çift, pek çok yere iş başvurusunda bulunmuş; fakat KHK’lı olmaları sebebiyle başvuruları reddedilmişti. Çareyi öğretmenlik yaptıkları Daday’dan ayrılmakta bulan çift, Nur Maden’in ailesinin yanına Samsun Bafra’ya taşınmıştı. Çift bu sırada Daday’daki evlerine baskın yapıldığını ve evraklarına el konulduğunu öğrendiler. Bafra’da organize sanayi bölgesinde iş bulan baba Hüseyin Maden, aylık 1000 lira ücretle sigortasız işlerde çalışmaya başladı. Çift, Bafra’da yaşadıkları sırada gözaltına alındı ve açılan davada Nur Maden’e 7.5 yıl hapis cezası verildi. Davayı Yargıtay’a gönderen çiftin Samsun dışına çıkması yasaklandı.

Bu süreçte iyice tedirgin olan aile, yurt dışına çıkmaya karar verdi. Bir yılı aşkın süredir işsiz olan çift, insan kaçakçılarının istediği yüksek ücreti temin edemeyince satın aldıkları Zodiac tipi bir botla Midilli Adası’na geçmeye çalıştı. En son Midilli Adası’nın ışıklarını gördüğü yönünde bir mesaj atan Hüseyin Maden’den uzun bir süre haber alamayan ailesi, endişelenerek durumu yetkililere bildirdi. Yunan makamlarınca yapılan inceleme sonucu hiçbir sığınma merkezinde aile fertlerinin ismine rastlanmadı. Maden ailesinin yakınlarının ve arkadaşlarının bekleyişi sürerken, Midilli kıyılarına vuran 3 cesedin bulunduğu ve cesetlerin üzerinden çıkan kimliklerin baba Hüseyin Maden, ortanca kızları Nur Maden (10) ve oğulları Feridun Maden'e (7) ait olduğu anlaşıldı. Anne Nur Maden ve çiftin ilk çocuğu Nadire Maden’in (13) cesetleriyse hala bulunamadı.

BOT NASIL BATTI?

Artı Gerçek yazarı Ömer Faruk Gergerlioğlu, konuyu gündemine almış ve botun nasıl batmış olabileceğiyle ilgili şu bilgileri derlemişti: "3 ihtimal olduğu söyleniyor. Ya Midilli'ye ters bir yerden çıkış yapmaya çalışan botun kayalıklara çarparak delinmesi, ya da bir tekneye çarpması. 3. İhtimal ise tüyler ürpertici... Geçiş yapan Suriyeli mültecilerden bıkmış olan Yunan polisinin ateş açarak botu batırmış olabileceği de konuşuluyor."

Fizik öğretmeni Hüseyin Maden’in 26 yıllık arkadaşı, ailenin hikâyesini Artı Gerçek’e anlattı. İsmini vermek istemeyen kişi, Hüseyin ve Nur Maden çiftinin KHK ile ihraç edilmesi ve haklarında "terör örgütü üyeliği" suçlamasıyla soruşturma açılması sebebiyle Yunanistan’a geçmek istediklerini söyledi. Hüseyin Maden’i çocukluk yıllarından beri tanıdığını söyleyen şahıs, 5 nüfuslu ailenin içinde bulunduğu koşulları şöyle anlattı: "Hüseyin Maden ihraç edildikten sonra beden gücüyle yapabileceği işleri araştırdı; fakat KHK’lı olduğunu öğrenenler iş vermekten kaçındı. En son bir benzin istasyonunda çalışmak için başvuru yaptı ve buradan da olumlu dönüş alamayınca evini kapatarak Bafra’ya eşinin ailesinin yanına taşındı. Eşinin ailesinin yanındayken de aile bütçesine katkı koymak için iş aramaya devam etti. En son organize sanayi bölgesinde bir reklam şirketinde iş buldu. Sigortasız ve çok düşük bir ücret için çalıştı. 5 ay kadar yaptığı bu işten aylık 1000 lira kazanarak geçimini sağlamaya çalışıyordu."

Ailenin daha önce de kiraladıkları bir tekne ile 3 kez Çanakkale üzerinden Midilli Adası’na geçmeye çalıştıklarını belirten Maden'in arkadaşı şöyle konuştu: "Hüseyin Maden önce Çanakkale’de bu işi yapan kişilerle irtibat kurmuş ve 3 kez Çanakkale’den Midilli Adası’na geçmeye çalışmış. Fakat Çanakkale ile Midilli arasında NATO’nun güvenlik güçleri var. Bu gemiler sürekli devriye attığından dolayı her hamlede o gemilerle karşılaşmışlar ve 3 deneme de başarısız olmuş. Daha sonra NATO gemisinin gözetimi dışında bir yerde ölüm pahasına Zodiac tipi bir botla geçmeye karar vermişler. Botu da 1000 Euro’ya aldığını duyduk. 600-1000 Euro arasında değişiyor bu fiyatlar. İnsan kaçakçılarının aileden kişi başı 2 - 5 bin Euro arasında değişen bir ücret talep ediyor. Bu en az 10 bin Euro’ya denk geliyor, hali hazırda işsiz kalmış bir ailenin bu miktarı ödemesi mümkün değildi. O yüzden ölüm pahasına kendi imkânlarıyla geçmeyi denediler."

khk