Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi kampüsünde güvenlik endişesi: 'Önlemler yetersiz, öğrenci olmayanlar kampüse girebiliyor'

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi kampüsünde güvenlik endişesi: 'Önlemler yetersiz, öğrenci olmayanlar kampüse girebiliyor'
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi 21 yaşındaki Rojin Kabaiş'in kaybolduktan 18 gün sonra ölü bulunmasının ardından öğrenciler, güvenlik endişesi yaşıyor. Kendilerini güvende hissetmediklerini belirten öğrenciler önlemlerin artırılmasını istedi.

Zelal Sahidenur SARİ


VAN - Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği birinci sınıf öğrencisi Rojin Kabaiş, 27 Eylül akşamı Van Gölü sahilinde kayboldu. 18 gün süren aramalarda bir sonuç elde edilemedi. Kabaiş'in cesedi 15 Ekim'de kaybolduğu Bardakçı Mahallesi sahiline yaklaşık 20 kilometre uzaktaki Mollakasım Mahallesi sahilinde bir yurttaş tarafından bulundu. Ön otopside Rojin’in kesin ölüm nedeni belirlenemedi, soruşturmaya gizlilik kararı getirildi. Rojin'in kaybolması ve ölümüyle ilgili soru işaretleri henüz aydınlatılamazken, Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencileri yaşadıkları güvenlik endişesini Artı Gerçek'e anlattı.

‘İHMALLER YÜZÜNDEN ARKADAŞIMIZI KAYBETTİK’

Ziraat Mühendisliği birinci sınıf öğrencisi Z., "Rojin’in başına gelenler yüzünden çok üzgünüz. Gözümüz sürekli sahil kıyısındaydı. Belki bir haber alırız diye bekliyorduk ama günler böyle geçip gitti. Normalde yurda beş dakika geç kalsak hemen tutanak tutulur, bizi yurttan kovdurmaya kadar gider iş. Ama Rojin arkadaşımız bütün gece yurda dönmüyor ve kimsenin umurunda olmuyor. Nerede sözde yurt çalışanları? Rojin’in son görüldüğü yer sahil ve orada her gece güvenlikler, polisler devriye atardı. O gece neredeydiler? O günden bu yana normalde her gece toplanıp şarkılar söylediğimiz sahile bakamaz olduk. Öfke doluyuz çünkü güvende değiliz. Bu ihmal yüzünden sıra arkadaşımızı kaybettik" dedi.

'ÖĞRENCİ OLMAYANLAR BİLE KAMPÜSE GİREBİLİYOR'

Güvenlik konusunda ciddi kaygıları olduğunu ifade eden Z., "Kampüste ya da yurtta asla güvende hissetmiyoruz. Öğrenci olmayanlar bile elini kolunu sallayıp gelebiliyor kampüse. Ama üniversite veya yurt yönetimi bunlara dikkat etmek yerine gece 23.30’da yurt içerisinde kapının önüne bile çıkmamıza karışıyorlar. Alınması gereken önlemler bu değil. Bu kadar saçma olmamalı. 'Rojin nerede?' sorumuz yerini 'Rojin’e ne oldu?' ya bıraktı. Arkadaşımıza neler olduğunu, neler yaşatıldığını öğrenmeden bu işin peşini bırakmayacağız" diye konuştu.

‘GÜVENLİK ÖNLEMLERİ HÂLÂ ARTIRILMIŞ DEĞİL’

Ziraat Mühendisliği birinci sınıf öğrencisi M. de "Öğrencilikte ilk yılım olduğu için zaten tedirginlik ile gelmiştim. Daha bir haftamız dolmadan kampüsün içerisinde bir kardeşimiz kayboldu. Güvenlik önlemlerinin eksikliği, kamera yetersizliği gibi sebeplerden arkadaşımız öldü. İçimdeki korkular daha fazla tetiklendi. Ben de yeni gelen arkadaşlarım da ne yapacağımızı bilemez olduk. Sesimizi duyurmaya çalıştık ama hâlâ güvenlik önlemleri artmış değil" dedi.

'ROJİN'İN KAYBOLDUĞU BARDAKÇI KÖYÜ SINIRINDA KAMERA BULUNMUYOR'

Psikoloji dördüncü sınıf öğrencisi B. ise "Kampüs içerisinde aslında fazlaca güvenlik önlemi var. Karakol, güvenlik noktaları ve kameralarla çevrili. Ancak bu güvenlik önlemlerinin öğrenciler için alınmadığını düşünüyorum. Rojin’in kaybolduğu/kaybedildiği yerde sahil boyunca kameralar varken, kampüs ve Bardakçı Köyü sınırında kamera bulunmuyor. Bu tamamen öğrenciler için kurulu baskı ve denetim mekanizması öncelenerek yapılan bir güvenlik sistemi. Meselenin özünde öğrencilerin ihtiyaçları ve canı öncelenerek yapılmadığı çok açık. Öğrenci eylemlerinde gördüğümüz devasa polis ve güvenlik önlemleri bunu ispatlar nitelikte" diye konuştu.

'ÜNİVERSİTE YÖNETİMİ SORUMLULUK ALMIYOR'

Üniversitenin sorumluk almadığını ifade eden B., “Aynı güvenlik önlemleri kaybettirilen bir arkadaşımızı geri getiremediği gibi, tamamen zafiyetle dolu bir çalışma söz konusu. Üniversite yönetimleri burada klasik tavrını ortaya koyuyor. Rojin olayına dair 'bizlik bir şey yok' diyorlar. Hatta suçu doğrudan yurt yönetimine atmaya çalışıyorlar. Yurdun belirli zafiyetleri olduğu söz konusu ama kampüs yönetiminin esas amaçladığı şey baskı ve denetim mekanizmasını genişletmek. 'Kampüs bölgesi kimse için güvenli değil, o halde siz de yurttan fakülteye, fakülteden yurda' anlayışını üniversite öğrencilerine dayatmaya çalışıyorlar” dedi.

'BÜYÜK BİR GÜVENLİK ZAAFİYETİ VAR'

Turist Rehberliği birinci sınıf öğrencisi A. da "Üniversitede büyük bir güvenlik zafiyeti var. Özellikle üniversite giriş-çıkışlarında güvenlikler kimlikleri kontrol etmiş gibi yapıp kampüse kimin girip girmediğini önemsemiyor. Bundan dolayı üniversitede çoğu öğrenci gibi kendimi güvende hissetmem neredeyse imkânsız. Rojin arkadaşımız kampüste yüzlerce kamera ve onlarca güvenlik olmasına rağmen kayboldu. Daha doğrusu kaçırıldığını düşünüyorum. Bu nasıl olabilir anlayamıyorum. Bizler de bunun üzerine kampüste 10 yıl aradan sonra Rojin için bu olayı kapatmaya çalışan herkese karşı eylem gerçekleştirdik. Bu eylemlere devam edeceğiz. Arkadaşımıza ne olduğunu öğrenmek istiyoruz" diye konuştu.

Öne Çıkanlar