Adalet Bakanlığı yüzde 90 engelli çocuğun babası ile açık görüş yapmasına ‘keyfi’ dedi

Adalet Bakanlığı yüzde 90 engelli çocuğun babası ile açık görüş yapmasına ‘keyfi’ dedi
AYM engelli çocuğun babası ile açık görüş yaptırılmamasına 'hak ihlali' dedi. Ömer Faruk Gergerlioğlu ise AYM'ye başvuruya gerek kalmadan da hak ihlalinin giderilebileceğini belirtti.

İsa Uğur ERDOĞAN


ARTI GERÇEK - Manisa T Tipi  Cezaevi’nde mahpus Ahmet Gülen yüzde 90 engelli  ve down sendromlu çocuğuyla haftalık olarak açık görüş yapmak istedi. Cezaevi idaresi Gülen’in talebini reddetti. Adalet Bakanlığı ise talebe 'keyfi' dedi. 

15 Temmuz Darbe Girişimi sonrası Ahmet Gülen, 30 Aralık 2015’te Gülen Cemaati’ne üye olduğu gerekçesiyle tutuklanarak Manisa T Tipi Cezaevi’ne götürüldü. Baba Gülen hapishanede bulunduğu süre içerisinde yüzde doksan engelli ve down sendromlu çocuğu ile haftalık olarak açık görüşte bulunmak için cezaevi idaresine başvurdu. Gülen çocuğunun konuşamadığı ve zihinsel engeli olduğu için telefon aracılığıyla yapılan kapalı görüşün işlevli olmadığını öne sürdü.

İdare, Gülen’in talebini reddetti. Ancak yönetim Gülen’in ‘iyi halli’ olması ve bağımsızlar koğuşu olarak tabir edilen itirafçı ve kendilerini yargılandıkları davadan soyutlamış mahkumların kaldığı hücre ya da koğuşta kalması durumunda Hükümlü ve Tutukluların Ödüllendirilmesi Yönetmeliği’nden yararlanabileceğini söyledi.

Gülen bunun üzerine Manisa İnfaz Hakimliği’ne başvurdu. İnfaz Hakimliği ise OHAL KHK’si ile çıkan açık görüşlerin iki ayda bir yapılacağına dair maddeyi gösterip reddetti. Fakat Gülen’e mağduriyeti nedeniyle Ödül Yönetmeliği’nden yararlanması kararı verdi. Ancak cezaevi idaresi Gülen’in kapalı görüşü açık görüşe çevrilmesini öngören Ödül Yönetmeliği hakkını kullandırmadı.

BAKANLIK: KEYFİLİKTEN SÖZ EDİLEMEZ

Anayasa Mahkemesi’ne başvuran Gülen’in bireysel başvurusu kabul edildi. AYM Adalet Bakanlığı’ndan görüş istedi. Adalet Bakanlığı ise, '15 Temmuz darbe girişimi tehlikesinin sürdüğü , cezaevi yönetmeliğinde yapılan değişiklikler dolayısıyla bir keyfilikten söz edilemeyeceğini' söyledi ve tutuklunun iyi halli olursa açık görüşe izin verileceğini belirtti.

AYM Gülen’in çocuğu ile görüşmesi konusunda, "Demokratik bir toplumda hükümlü ve tutukluların öznel durumları dikkate alınmalı ve esnekliğin temin edilmesi gerekir dedi. Yüksek Mahkeme Anayasa’nın 20. Maddesi’ne dayanarak Aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine hükmetti.

GERGERLİOĞLU: İNSANİ DUYARLILIK GÖSTERİLMİYOR

Mahpuslar ve çocukları ile ilgili hak ihlallerini gündeme getiren HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu ise AYM başvuruya gereke kalmadan da hak ihlalinin giderilebileceğini belirtti.

Artı Gerçek'e konuşan Gergerlioğlu, "Cezaevinde malesef hem kapasite üstü insan var. Bu zaten normal hizmetleri aksatıyor. İkincisi bu tür özel durumlarda cezaevi idareleri, Adalet Bakanlığı insani bir duyarlılık göstermiyor. Çocuğun hali ortada, babanın durumu ortada. açık görüş olmalı. Çocuklar çünkü bunu anlamıyor. Bize gelen birçok şikayette normal çocukların bile sorun yaşadığını gösteriyor. Örneğin kapalı görüşte, gelip camdan annesine sarılmaya çalışıyor. Annesine sarılamayınca küsüyor, ağlıyor. Böyle bir çok manzara var. Bu insani bir durum. Dört yıl aradan geçmeden, cezaevi idaresi insani çözümler bulunabilir. Yasalar insanlar içindir. Ama şu anda adeta yasalar insanın üzerinde. Burada özel bir durum var. Cezaevi Gözlem Kurulu var. Onlar bu kararı verebilirler" ifadesinde bulundu.

'BAKIYORSUNUZ BAKANLAR 'BİZ AYM'NİN GÖZÜNDEN BAKMIYORUZ' DİYOR'

Gergerlioğlu, AYM kararının uygulanıp uygulanmayacağına dair de endişelerini dile getirdi. Gergerlioğlu, "Dört yıl geçmiş. AYM bunun insan hakkı ihlali olduğuna karar vermiş. Şu anda bunun ne kadar uygulanacağını da bilmiyoruz. Çünkü AYM karar veriyor. Bakıyorsunuz bakanlar, 'Biz AYM’nin gözünden bakmıyoru' diyor. Böylesine inanılmaz bir düzen var. Bu ülkenin Anayasası ile ilgili kararlar veren mahkemenin kararlarına umrumda değil diye bakılabiliyor. Bu yaklaşım dört yıldır bu ailenin neden bu zulmü çektiğini gösteriyor" dedi.

Gergerlioğlu hakimlerin baskı altında karar verdiğini vurgulayarak, "İnsani bir şekilde çözüm bulunabilirdi. Kimse insani bir bakıç açısı, adaletli bir bakış açısında değil. Ben bu kararı verirsem, bana şunu derler, başıma iş açarım diyen hakimlerle dolu ortalık. Yani kaliteli adalet değil. Yürütme bana nasıl bakar, beni oraddan oraya mı tayin eder, açığa mı alır şeklinde bilinçaltı olan bir yargı var. Bunun kriteri bu değil" şeklinde konuştu.

BABANIN ÇOCUĞU İLE GÖRÜŞMEK İÇİN YAPMASI GEREKENLER

Söz konusu Adalet Bakanlığı ve mahkemenin işaret ettiği  Ödül Yönetmeliği’nden yararlanmak içinse mahpustan itaat etmesi koşulu getiriliyor.

Yönetmelik, "Tutum ve davranışları ile diğer hükümlü ve tutuklulara iyi örnek olmak,

İyileştirme faaliyetlerine geçerli mazeret dışında sürekli ve etkin bir şekilde katılarak kişisel gelişim göstermek,

İş, eğitim ve öğretim faaliyetlerine geçerli mazeret dışında sürekli katılarak üstün başarı göstermek

Kurumdaki kişisel ve ortak kullanım alanları ile bu yerlerde bulunan eşyaların temizlik, düzen ve korunmasına azami özen göstermek,

Kurum içi ya da dışındaki sosyal, kültürel veya sportif faaliyetlere sürekli ve etkin bir şekilde katılarak kişisel gelişim göstermek,

Kurum işleyişini sürdürmek için gerekli olan kurum iç hizmetlerinin yerine getirilmesinde istekli olmak ve üstün gayret göstermek,

Uyuşturucu, alkol veya sigara bağımlısı olup da bu bağımlılıktan kurtulmak için kurumca yürütülen eğitim veya tedavi programlarına katılarak bu konuda gelişim göstermek,

Kurum asayiş ve düzenini tehlikeye düşürebilecek hukuka aykırı bir eylemin ortaya çıkarılmasını sağlamak" şartlarını öngörüyor.
 

Öne Çıkanlar