Bildirici: İstanbul ve Diyarbakır'daki gözaltılara aynı ölçekte tepki göstermeliyiz

Bildirici: İstanbul ve Diyarbakır'daki gözaltılara aynı ölçekte tepki göstermeliyiz
Gazetecilerin gözaltına alınma haberlerinin alternatif medyada yeterince yer almamasından yakınan Bildirici, bu durumun medya içinde bir bütünsellik oluşmasını engellediğinin altını çizdi.

+GERÇEK- Diyarbakır’da 8 Haziran sabahında yapılan ev baskınlarında 20'si gazeteci 21 kişi gözaltına alındı. Gazeteciler, 3 gündür Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’nde tutuluyor. Henüz ifade işlemleri başlatılmayan gazetecilerin dosyasındaki gizlilik kararı ise sürüyor.

ARTI TV’de yayınlanan Gün Başlıyor programında gazetecilere dönük operasyonu, Nazım Alpman’a değerlendiren Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, gözaltındaki gazetecilere ülkedeki bütün gazetecilerin sahip çıkması gerektiğini belirterek "Bu arkadaşları savunmak hepimizin görevi" dedi.

‘ARTIK BU ÜLKEDE BİR DE KÜRT MEDYASI VAR’

21 gazetecinin gözaltına alınması haberinin sadece iktidar yanlısı medyada değil alternatif medyada da yer almamasına değinen Bildirici, "Gözaltı haberleri bağımsız ve eleştirel medya dediğimiz medyada da çok fazla yer bulmadı. Bugün de öyle. Yer verenlerde zaten küçük bir şekilde içeride, küçük bir kibrit kutusu kadar yayınladılar neredeyse haberi. İnsan üzülüyor doğrusu.  Şimdi şunu kabul etmek lazım ne dersek diyelim artık bu ülkede bir de Kürt medyası var. Yani bir Türkiye medyası ve İstanbul kaynaklı olan ve iktidar yanlısı olan medya ya da bağımsız medya, eleştirel medya, alternatif mecralar… Artık sadece bunlar yayın yapmıyor" ifadelerini kullandı.

‘MEDYA İÇİNDE BİR BÜTÜNSELLİK OLMUYOR’

Diyarbakır'da 21 gazetecinin gözaltına alınmasına, İstanbul’daki gözaltılar kadar tepki verilmemesinden yakınan Bildirici, "Diyarbakır merkezli Kürt arkadaşlardan oluşan ve daha çok Kürt vatandaşlara, Kürt seçmene seslenen bir medya oluştu. Bu insanlar habercilik yapıyorlar. Yani 1990'lardan beri üstelik de sürekli baskı altındalar. Onlarca gazeteci öldürüldü. Gazetelerin, televizyonların, haber ajanslarının muhabirleri öldürüldü. Hala hapislerde olanlar var. Buna rağmen hala ülke medyası, yani eleştirel medyasıyla, iktidar medyasıyla bu tarafı görmezden geliyor büyük ölçüde. Bu üzülecek bir durum. İstanbul'dan birkaç gazeteci arkadaş gözaltına alındığında nasıl tepki gösteriyorsak Diyarbakır'daki arkadaşlar gözaltına alındığında da aynı ölçekte tepki göstermemiz gerekir. Ama maalesef böyle olmuyor. Böyle olmaması çok daha üzücü ve bu arkadaşların kopmasına neden oluyor. Medya içinde bir bütünsellik olmuyor" sözleriyle kaygısını dile getirdi.

‘GAZETECİLERİ SAVUNMAK HEPİMİZİN GÖREVİ’

Gazetecilerin habercilik faaliyetinden dolayı gözaltına alındığını ifade eden Bildirici, "Bazı haberlerin içinde neden gözaltına alındıklarıyla ilgili şunu gördüm somut bir açıklama yok ama yurt dışındaki yayınların, bu ajanslardan, gazetelerden, televizyonlardan yapılan yayınların haberlerin incelendiği bu incelemeden sonra gözaltına alındıkları yazıyor. Yani gördüğümüz kadarıyla bu gözaltılar tamamen habercilik faaliyetinden dolayı yapılan gözaltılar. Sadece gazetecilikten doğru yapılan gözaltılar. Dolayısıyla biz bu ülkedeki bütün gazetecilerin bu gözaltılara sahip çıkması gerekiyor. Bu arkadaşları savunmak hepimizin görevi" çağrısında bulundu.

Öne Çıkanlar