Bolu'daki sığınmacılar: Göç İdaresi bizi bu şehre kaydetti, mecburuz burada yaşamaya

Bolu'daki sığınmacılar: Göç İdaresi bizi bu şehre kaydetti, mecburuz burada yaşamaya
Bolu'daki sığınmacılar 'Biz aslında burada durmak istemiyoruz. Ancak Göç İdaresi bizi bu şehre kaydetti. Buradan ayrılamıyoruz. Mecburuz burada yaşamaya' dedi.

Fotoğraf: Habertürk


Habertürk yazarı Kemal Öztürk, Bolu Belediyesi önünde şehirde yaşayan sığınmacılarla görüştü.

CHP'li belediye Başkanı Tanju Özcan'ın ırkçı politikaları nedeniyle zor günler yaşadıklarını söyleyen ve altı yıl önce Afganistan'dan gelen A.C., "Bizim burada bir sorununuz yoktu. İnsanlar bize yardımsever davrandı. Ne zaman ki belediye başkanı açıklamalar yaptı, o günlerde çok sıkıntı çektik. Yolda arkadaşımızla Arapça konuştuğumuzda insanlar bağırdı, susturdu bizi. Liseye giden çocuklarımızı okulda dövdüler. Bazı iş sahipleri paramızı vermedi, bir de küfür ettiler üstüne" dedi. 

Öztürk, "Şehirdeki gerilim yüzünden göçmenlere insani yardım yapanlar da yardımı kesmiş. Bu konuda gönüllü çalışanlar, çaldıkları kapılardan hep eli boş dönmüşler" diye yazdıktan sonra "Peki neden ayrılmıyor sığınmacılar Bolu’dan?" diye soruyor:

"Musullu göçmen gözlerime bakarak acı bir tebessümle açıkladı: Biz aslında burada durmak istemiyoruz. Ancak Göç İdaresi bizi bu şehre kaydetti. Buradan ayrılamıyoruz. Mecburuz burada yaşamaya."

"350 bin nüfuslu Bolu’da yaklaşık 13 bin yabancı yaşıyor. Bunun 2 bin 500’ü Bolu merkezde yaşıyor. Bugüne kadar da asayişi bozacak, önlem almayı gerektirecek bir soruna neden olmamış sığınmacılar" diyen Öztürk, şöyle devam etti:

"Bolu ekonomik gücü olan bir şehir.

Tavukçuluk, ormancılık, tarım, turizm nedeniyle çok sayıda iş gücüne de ihtiyaç var.

Tavuk ve hayvan çiftliklerinde çoban, tarım arazilerinde yerli işçi bulunamayınca çok sayıda sığınmacı burada çalışmaya başlamış. Kimsenin de pek şikayeti yokmuş aslında.

Ancak Başkan Tanju Özcan’ın çıkışından sonra şehir karışmış. Birçok apartmandan, evden çıkartılmış sığınmacılar. Mengen, Seben, Göynük gibi ilçelere taşınmış bu göçmelerin bir kısmı.

İşyerlerinde işçilerin, çiftliklerde çobanların, okulda öğrencilerin şiddet görmesi üzerine valilik toplantı yapmış, gerilim artmaması için önlemler almış.

Şehirdeki gerilim yüzünden göçmenlere insani yardım yapanlar da yardımı kesmiş. Bu konuda gönüllü çalışanlar, çaldıkları kapılardan hep eli boş dönmüşler.

Ancak kesin olan bir şey var ki sığınmacılara karşı şiddet, dışlama, sözlü taciz olayları Tanju Özcan’ın açıklamasından sonra başladı. Sadece 2 bin 500 sığınmacı var Tanju Özcan’ın sorumluluk alanında. Bunu idare etmek yerine eşi benzeri görülmemiş dışlayıcı uygulamaları tercih etti.

Şimdi belediye görevlileri ev ev dolaşıp, su sayaçları değişimi bahanesiyle hangi evde yabancı kalıyor onu tespit ediyor. Kullandıkları suya on kat zam yapacaklar. Bir de dolarla hesaplanacakmış.

Dedim ya sığınmacı olmak, bilmediğiniz topraklarda yaşamak çok zordur.

Ancak Bolu’da daha zor. Bu insanların gözünden anlıyorsunuz zorluğu."

Yazının tamamı: https://www.haberturk.com/yazarlar/kemal-ozturk/3266392-boluda-siginmaci-olmak

Öne Çıkanlar