Fikret Bila'dan AKP'li Kurtulmuş'a: Erkek ve kadın kamu hizmetinde eşit olmasın mı istiyor?

Fikret Bila'dan AKP'li Kurtulmuş'a: Erkek ve kadın kamu hizmetinde eşit olmasın mı istiyor?
'İktidar bundan neden rahatsız oluyor?'

Fikret Bila, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın talimatı sonrası AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş'un İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılacağı yönünde beyanına tepki göstererek "Erkek ve kadın toplumda, kamu hizmetinde eşit olmasın mı istiyor? Kadının insan haklarına sahip olmasından neden rahatsızlık duyuluyor? Bu sorulara iktidarın vereceği bilimsel bir yanıt yoktur." dedi.

Fikret Bila'nın T24'te yayımlanan yazısının ilgili kısmı şöyle:

AK Parti Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, İstanbul Sözleşmesi’nden duydukları rahatsızlığın nedenini açıkladı. Birincisi "toplumsal cinsiyet eşitliği", ikincisi de "cinsel yönelim" kavramları…

Toplumsal cinsiyet eşitliği, kadın ve erkeğin toplumda eşit olmasını ifade ediyor. Kamusal alanda ve toplumsal yaşamda kadının "ikinci sınıf" muamele görmemesi gerektiğini bunun da yolunun toplumda, kamuda cinsiyet eşitliğinin sağlanması olduğunu ifade eden bir kavram. İktidar bundan neden rahatsız oluyor?

Erkek ve kadın toplumda, kamu hizmetinde eşit olmasın mı istiyor? Kadının insan haklarına sahip olmasından neden rahatsızlık duyuluyor? Bu sorulara iktidarın vereceği bilimsel bir yanıt yoktur. Sadece erkek yanlı, erkek egemen bir toplum ve devlet düzeni istemek, dolayısıyla kadının aile içinde de erkek tarafından sömürülmesinin inanç ve geleneklerimize uygun olduğunu savunmak dışında.

"Cinsel yönelim" kavramına neden karşı çıkılıyor? Herhalde İstanbul Sözleşmesi’nin eşcinselliği teşvik ettiği düşünülüyor. Oysa Sözleşme’nin bir cinsi veya eşcinselliği teşvik ettiği yok. Sadece cinsiyeti ne olursa olsun insan haklarını uygulamaya ve korumaya çalışan bir uluslararası sözleşme.

Cinsel yönelim kavramına itiraz edilecekse, eşcinselliğin bir yönelim veya tercih olmadığı yönüyle itiraz edilmelidir. Bu konu tıp alanındaki bilim insanlarının konusudur. Onların söylediği de eşcinselliğin doğuştan var olup, sonradan belirgin hale geldiğidir.

İktidarın son dönemde gündeme taşıdığı ve sorun haline getirdiği konular, vatandaşın gerçek sorunlarını örtmek dışında tatmin edici bir gerekçeye dayanmıyor.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ NEDİR?

2011 yılının Mayıs ayında İstanbul’da gerçekleşen, Avrupa Konseyi Bakanlar Kurulu toplantısında imzaya açılan İstanbul Sözleşmesi, kadına yönelik şiddet ve ev içi şiddetin önlenmesini konu alan ve hukuki bağlayıcılığı bulunan ilk uluslararası belge.

 

Öne Çıkanlar