GÖÇİZDER gözaltıları 4 gün uzatıldı: Kişiler ve kurumlar hedef gösteriliyor

Yağmur KAYA 

+GERÇEK- Göç İzleme Derneği (GÖÇİZDER), İstanbul merkezli yürütülen soruşturma kapsamında 3 Mart tarihinde ev baskınları sonucu 22 üyesinin gözaltına alınmasını protesto etmek için Şirinevler'de bulunan dernek binasında basın toplantısı düzenledi.

Cuma günü gerçekleştirilen ev baskınlarında Göçizder Eş Başkanları dahil 22 kişi gözaltına alınmış, dernek binası polis baskını düzenlenmiş, eşyalar dağıtılmış, bilgisayarlarına el konulmuştu. Aynı gün soruşturmaya gizlilik kararı getirilmişti. Basın toplantısına HDP, SYKP, İHD, ÖHD, Doğu-Güneydoğu Dernekler Platformu da katıldı.

Toplantıda söz alan Avukat Baran Çelik sürece ilişkin bilgi verdi. 3 Mayıs tarihinde yapılan gözaltı operasyonuyla 22 kişinin gözaltına alındığını hatırlatan Baran Çelik, aynı gün dosyaya gizlilik kararı verildiğini ve gözaltı süresinin 4 gün uzatıldığını söyledi. 

22 kişinin bugün Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi'nde savcılık tarafından ifadesi alınmak üzere getirildiğini söyleyen Baran Çelik, gözaltı süresinin 4 gün daha uzatıldığını vurguladı. 

Baran Çelik, müvekkillerinin karakol ve savcılıktaki ifadeleri alınmadığı halde iktidara yakın medya kuruluşları tarafından hedef gösterildiklerine dikkat çekti.

İFADELER ALINMADAN KURUM VE MÜVEKKİLLER SUÇLU İLAN EDİLDİ

Baran, "22 kişi 4 gündür gözaltına. Gözaltı süresi 4 gün daha uzatıldı. Soruşturmaya ilişkin herhangi bir bilgiye sahip değil. Buna rağmen yandaş basında ifadeler alınmadan kurum ve müvekkiller suçlu ilan edildi. İnsanlar ve kurumlar linç ediliyor. Birçok basın kuruluşunda müvekkillerin kriminalize edildi" dedi. 

"Gözaltındaki arkadaşlarımız derhal serbest bırakılsın!" pankartının açıldığı açıklamayı GÖÇİZDER adına Şilan Bingöl okudu.

Göç İzleme Derneği'nin kurulduğu 2017 yılından bu güne dil, din, ırk, cinsiyet farkı gözetmeksiniz yerinden edilen insanlarla dayanışma içerisinde olduğunu söyleyen Bingöl, derneğin zorla göç ettirilen insanların Türkiye'de yaşadıkları sorunların çözümü için çalışmalar yaptıklarını göç ve göçmen alanlarında faaliyet yürüten sivil inisiyatiflerle  ortaklaşarak yerinden göçertilen insanların daha insani yaşam koşullarına sahip olması için projeler yürüttükleri bilgisini paylaştı. 

'DERNEK YURTTAŞLARIN YAŞADIĞI HAK İHLALLERİNİ KAMUOYUNA DUYURMAYI AMAÇ EDİNMİŞTİR' 

Bingöl, "Derneğimiz kurulduğu 2016 yılından bugüne , gerek 1990’lı yıllarda köyleri yakılarak yerinden edilmiş yurttaşların; gerek 16 Ağustos 2015 tarihinde uygulamaya konulmaya başlanan sokağa çıkma yasakları nedeniyle  yerlerinden edilen yurttaşların yaşadıkları hak ihlallerini kamuoyuna duyurma amacıyla hareket etmiştir. Aynı zamanda Ortadoğu’da  devletlerin çıkarları amaçlı yürüttükleri savaş politikaları nedeniyle göç etmek zorunda kalan başta Suriyeliler olmak üzere  milyonlarca göçmenin yaşamış olduğu sosyal , ekonomik , psikolojik sorunlar hakkında kamuoyunda farkındalık yaratma  çabası içinde olmuştur.  Derneğimiz zorunlu göç nedeniyle insanların yaşadıkları mağduriyetlerin tanınmasına ve onarılmasına katkı sağlamayı temel hedef olarak belirlemiştir" diye konuştu. 

'ÇALIŞMALARIMIZ İLGİLİ KURUMLARIN DENETİMİNDEN GEÇİYOR' 

Göç İzleme Derneği'nin çalışmalarının şeffaf bir şekilde yürütüldüğünü söyleyen Bingöl, "Yine tüm çalışmalarımız düzenli aralıklarla ilgili kurumların denetiminden geçmesine rağmen 3 Mart 2022 tarihinde hukuksuz bir operasyonla dernek binamıza, üye ve yöneticilerimizin evlerine baskın düzenlenerek 22 arkadaşımız gözaltına alınmıştır . 

Hak temelli çalışan bir kuruma baskın düzenlenip üyelerine gözaltı yapılırken, bir yandan da göç ve sonuçlarını ortaya koyan çalışmamızın ürünü olan kitaplar için yasaklanma ve toplatılma kararı alınıyor. 

'İNSANLARLA DAYANIŞMA İÇERİSİNDE OLAN HAK SAVUNUCULARI HEDEF ALINIYOR' 

Üstelik göçmenlere karşı nefret suçlarında, kitlesel linç ve ırkçı saldırıların arttığı bir dönemde hak savunucularına haksız gözaltılar yapılırken, ırkçılık yapıp nefret suçunu yaygınlaştıranlara sessiz kalarak izin veriliyor. Göçmenlerin artan sorunlarına çözüm üretmeyen siyasal iktidar yargı eliyle, savaş ve çatışmalardan kaynaklı yerlerinden edilen insanlarla dayanışma içerisinde olan hak savunucularını hedef almaktadır .

Gözaltına alınan hak savunucuları arasında yaş itibariyle ve ağır hastalıkları nedeniyle gözaltında tutulamayacak arkadaşlarımız olmasına rağmen keyfi bir şekilde gözaltı süresi uzatılarak sağlık hakkı ve masumiyet karinesi de ihlal edilmektedir . 

Yine derneğimize  yönelik mesnetsiz gerekçelerle açılan bu  soruşturmada gizlilik kararı verilmesine rağmen iktidara yakın basın çevresinden derneğimizin açık, meşru, yasal çalışmaları asılsız iddialarla kriminalize edilerek,  hukuksuz operasyon meşrulaştırılmak istenmektedir. Göç İzleme Derneği olarak bu hukuksuz operasyonu kınıyor, arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını istiyoruz. 

'OPERASYONLAR ÜLKE SORUNLARININ ÇÖZÜMÜNE KATKI SUNMUYOR'

Bizler ülkeyi yönetemeyen iktidarın yargı eliyle demokratik toplumu susturma politika ve operasyonlarının ülke sorunlarının çözümüne katkı sunmadığını bir kez daha hatırlatıyoruz. insan hakları mücadelesinden vazgeçmeyeceğimizi bir kez  daha yüksek sesle dile getiriyoruz" diye konuştu.