Kadın cinayetinde sanığa 'tahrik indirimi'
İstanbul Maltepe’deki Gülensu Mahallesi’nde 30 Mart tarihinde işe gitmek için çıktığı evinin önünde, iş arkadaşı Zeynel Akbaş tarafından öldürülen Fatma Şengül’ün Anadolu Adliyesi’ndeki davasının ikinci duruşması İstanbul 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Sanık Zeynel Akbaş duruşmada hazır bulunurken, duruşmaya Şule Çet'in ağabeyi Şenol Çet ve katledilen Merve Kotan'ın ablası Esra Kotan ile çok sayıda kadın hakları savunucusu katıldı.
Duruşma öncesi adliye önünde açıklama yapan kadınlar, "Bir kişi daha eksilmemek için mücadele ediyoruz" diyerek, davanın takipçisi olacaklarını vurguladı. Davayı takip etmek için adliyeye giren kadınlar, duruşma salonuna alınmadı.
‘BİLEREK VE İSTEYEREK...’
Duruşmada ilk olarak söz alan Fatma Şengül'ün avukatı Aylin Mert, Fatma Şengül'ün tasarlanarak, işkence edilerek canice katledildiğine dikkat çekerek sanığın en ağır cezayı almasını istedi. Mert, "Sanığın avukat eşliğinde savcılıkta verdiği ifadeleri tamamen çelişkilidir. Bu ifadelerle kendini ele veriyor. Sanığın ilk duruşmada verdiği ifadesinin de tamamen gerçeğe aykırı olduğu ortadadır. Fatma Şengül’ün çocukları Açelya ve Koray'ın hatta çevredeki tanıkların ifadeleri de sanığın iddialarını çürütür mahiyette. Sanık Şengül’ün işe gidiş-dönüş saatlerini bilmektedir. Sanık işe gidiş saatini planlayarak, yanında götürdüğü silah ve birçok fişek ile Fatma'nın evinin önünde beklemiştir. Sanık aynı zamanda Fatma'nın kanser hastası olduğunu bilmesine ve cinayet sonrası Fatma'nın yanına yaklaşıp tekrar ateş açması yaşanan cinayetin canavarca hırsla ve tasarlanarak yapıldığını göstermekte. Bizler İstanbul Sözleşmesi gereği sanığa 'tahrik indirimi' gibi indirimler uygulamadan gerekli cezanın verilmesini istiyoruz. Bugün burada bir araya gelen tüm kadınlar sizden bunu istiyor" dedi.
Ardından söz alan avukatlar da kasten öldürme suçunun kesinliğine dikkat çekerek sanığa en ağır cezanın verilmesi talebinde bulundu.
'TANSİYON HASTASIYIM, KENDİMİ KAYBETTİM'
Avukatların savunması ardından sanık Zeynel Akbaş’ın savunmasına geçildi. Akbaş, yaşanan katliamı tansiyon rahatsızlığına dayandırarak, tahliyesini talep etti. Akbaş ifadesinde, "Yaşananlara isteyerek neden olmadım. Tansiyon ve astım hastasıyım. Tansiyonum yükselince ani refleks gösteriyorum. Şu ana kadar herhangi bir olayla ilgili herhangi bir kimseyle bir tartışmam olmamıştır. Yaptıklarıma inanamıyorum. Yoksa yaşananlar aklıselim bir insanın yapabileceği bir şey değildir" iddiasında bulundu.
Ardından savunma yapmak üzere sanık avukatı Özgür Kayacı söz aldı. Ceza mahkemesinin nihai amacının maddi gerçeği araştırmak olduğunu belirterek, müvekkili hakkında "Haksız tahrik indirimi" uygulanması talebinde bulundu. Sanık avukatın savunması sonrası mahkeme heyeti duruşmaya ara verdi. Aranın ardından kararını veren mahkemem heyeti, Fatma Şengül'ü katletmekle yargılanan Zeynel Akbaş'a müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ardından, "Haksız tahrik indirim" uygulayarak 18 yıl hapis cezası verdi.
ÇOCUKLARINDAN KARARA TEPKİ
Karara tepki göstererek duruşma salonundan çıkan Fatma Şengül'ün kızı Açelya ve oğlu Koray fenalaştı. Açelya ve Koray avukatlar tarafından sakinleştirmeye çalıştırılırken, bekleme salonunda mahkeme salonuna alınmayan onlarca kadın sloganlar eşliğinde mahkemenin kararına tepki gösterdi. Avukatlar ve kadın örgütleri daha sonra adliye önünde basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasında Fatma Şengül'ün avukatı ve çocukları tepkilerini dile getirerek hukuki sürecin takipçisi olmayı sürdürecekleri vurguladı. (MA)
