Oğlu, Metin Lokumcu için yazdı: Metin Hoca yattığın yerde huzurlu uyu

Oğlu, Metin Lokumcu için yazdı: Metin Hoca yattığın yerde huzurlu uyu
Hopa'da polisin sıktığı tazyikli su ve biber gazı ile fenalaşarak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Metin Lokumcu'nun oğlu Ulaş Lokumcu babası için yazdı.

Devrimci öğretmen Metin Lokumcu'nun öldürülmesinin üzerinden 10 yıl geçti. Lokumcu'nun oğlu, Ulaş Lokumcu babasının kaybının ardından geçen 10 yılda çok şeyin değiştiğini ama değişmeyen tek şeyin "AKP’nin kendinden olmayana karşı fütursuzca kullandığı şiddet, baskı ve zulüm" olduğunu kaydetti.

31 Mayıs 2011’de dönemin Başbakanı Erdoğan’ın miting için Artvin'in Hopa ilçesine geldiği sırada düzenlenen protestolara polisin müdahalesinin ardından yaşamını yitirren Lokumcu’nun öldürülmesine ilişkin protestolar nedeniyle 100’lerce insan gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı. O dönem Trabzon mitinginde konuşan Erdoğan, "Ben Hopa'ya eşkıyaların indiğini bilmiyordum. Meğerse eşkıya Hopa'ya da inmiş" ifadelerini kullanmıştı. 

'SİZİN HOCA'NIZ, BENİM BABAM'

Metin Lokumcu, bugün saat 16.00’da Hopa Parkı’nda anılacak. Lokumcu için oğlu Ulaş Lokumcu'nun BirGün'de kaleme aldığı yazı ise şöyle oldu:

"Metin Lokumcu; sizin Metin Hoca’nız benim babam. 31 Mayıs günü Metin Hoca’nın Hopa Meydanı’nda polis tarafından öldürmesinin 10’uncu, Gezi’nin ise 8’inci yılı olacak. Babamın katillerinin ceza alması için 10 yıldır mücadele etmemize rağmen, geçtiğimiz nisan ayında ilk duruşmasını görebildik. 10 yıl dile kolay. Babamın öldüğü gün ben 22 yaşında üniversite öğrencisiydim. Şimdi ise evli, bir çocuk babasıyım; demek istediğim, 10 yılda hayatımızda değişen çok şey oldu. Değişmeyen tek bir şey var; nerdeyse AKP’nin kendinden olmayana karşı fütursuzca kullandığı şiddet, baskı ve zulüm…

Yine bir mayıs ayı 31 Mayıs’tan 4 gün önce 27 Mayıs’ta, Hopa Meydanı’nda toplanan Hopalı çay emekçilerinin haklı ve meşru olan bir basın açıklaması düzenlenmek istemesi üzerine, Hopa ve diğer illerden gelen çevik kuvvet polisleri tarafından gözaltına alınmaya çalışıldığı görüntüleri izledim. Aradan geçen 10 yıl, koskoca 10 yıl, Hopa’nın Metin Hoca’sız geçirdiği 10 yılda değişmeyen şey halkın haklı talebine karşılık polisin kullandığı şiddet ve gözaltı baskısıydı. İzledikçe hem duygulandım hem de Hopalı gençleri ve kadınları gördükçe gurur duydum. 10 yıl önce babamla son konuşmamızda kendisine, 'Dikkat et' dediğimde, 'Evlat biz bu meydandan çekilirsek, çok genç zarar görecek, onlara sahip çıkmalıyız' demişti. Ne kadar da haklıymış ki 10 yıl sonra aynı meydanda tekrar polisin şiddetini gözlerimizle gördük. O meydanda yapılan zulme karşı arkadaşlarını koruyup polisin elinden almaya çalışan gençleri ve kadınları gördükçe dedim ki; 'Metin Hoca, yattığın yerde huzurlu uyu, Hopa’nın gençleri, arkadaşlarını geride bırakmıyor.'"

Öne Çıkanlar