Putin, Esad’ın politikalarından sıkıldı mı?
Rusya’nın NATO’nun genişlemesi konusunda sunduğu taleplere yanıt için ABD’ye bir hafta süre tanıması, Ukrayna’ya girme senaryosu üzerinden ele alınıyor fakat tarafların meseleyi oraya taşıyacağını zannetmiyorum. Putin, Biden karşısında el yükseltti. Şimdi ABD de kendi kartlarını ileri sürecek. Bir kızışma olacak ama bunun Russofobik çevrelerde savaş tamtamlarını çaldırması anlamlı değil, üstelik bu yaklaşım Putin’in yürüttüğü stratejiye yarıyor.
Bir haftanın sonunda Rusya’nın yanıtı ne olacak? Daha fazla sınırları güç mü yığacak, Putin’in vaat ettiği yeni silahları NATO’ya karşı mı konuşlandıracak, (Rusya’nın anakara ile bağlantısı olmayan toprak parçası) Kaliningrad ’da dengeyi değiştirecek yeni bir güç yapılanmasına mı gidecek, Soğuk Savaş dönemindeki gibi Latin Amerika’da ABD’nin burnunun dibinde gemi ya da füze bataryaları mı bulunduracak? ABD buna nasıl yanıt verecek? Bekleyip göreceğiz. Bu gerilimde Türkiye yeniden Rusya ve ABD arasında sıkışıyor.
*
Rusya’nın izlediği bir strateji var(dı). Bu strateji farklı odaklarla müzakereler içeriyor. Rus oyun planının tıkandığı yerler söz konusu. Çatışmasızlık aşamasına geçişte Rusya’nın elde ettiği sonuçlar bir çözüm aşamasına taşınamadı. Dera’da sağlanan çatışmasızlığın ardından yaşanan şiddet olayları barışın sadece silahların susmasıyla inşa edilemeyeceğini gösterdi.
Güce, korkutmaya ve sindirmeye dayalı yöntemlere kolayca geri dönülmesi çözüm şansını yok ediyor. Rusların bu konuda kızgın olduklarını sanıyorum. Beri tarafta Esad yönetimi Cenevre sürecinde işi yokuşa sürerek Rusya’nın ABD ve Türkiye ile girdiği pazarlıklardan sonuç almasını da geciktiriyor. Benzer bir durum Kürtlerle ilgili dosyada da geçerli. Rusya’nın önünde direnç kaynağı olarak Suriye yönetimi, caydırıcı faktör olarak Türkiye var. Net olarak bir sıkışmışlıktan söz edebiliriz.
*
Erdoğan’ın Kobani ile ilgili takıntılı tutumu geçen günlerde sahada kendini yeniden gösterdi. Akçakale/Tel Ebyad sınırında üç askerin yaşamını yitirdiği patlamadan sonra Kobani’nin merkezi ilk kez obüs toplarıyla vuruldu. Kobani’nin köyleri de bombalandı. Ben hedef alınan yerler arasında 29 köyün ismini listeledim. Yerel kaynaklar bu rakamı daha fazla veriyor. Saldırılan Tel Ebyad (Grê Sipî), Ras’ul Ayn (Serê Kaniyê), Ayn İsa ve Tel Temir kırsalını içine alacak şekilde devam etti. Sanki Türkiye Kobani’ye girmek için Ruslar ve Amerikalıların tepkisini ölçtü. Türkiye özerk yönetime statü verilmesini önlemek için bütün caydırıcı kapasitesini kullanıyor.
